'8 Nisan koronavirüs tablosu' günlük son durum verileri için araştırmalar yapan Sağlık Bakanlığı filyasyon ekiplerince elde edilen verilerle birlikte son dakika haberi olarak duyuruluyor. İlk vakası 11 Mart 2020 tarihinde tespit edilen covid-19 virüsünün ülkemizde oluşturduğu pandemiyle ilgili olarak 'son dakika koronavirüs' haberleri geliyor. En son Türkiye corona virüs tablosu ile birlikte (8 Nisan 2021) bugünkü corona virüsü vaka, ölüm ve hasta sayısı bilgileri öğrenilmek istenerek 8 Nisan koronavirüs tablosu açıklandı mı? sorusuyla araştırılıyor. SON DAKİKA 8 NİSAN KORONAVİRÜS TABLOSU - GÜNLÜK KORONA VAKA SAYISI Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı resmi sitesi ile Türkiye'de güncel Koronavirüs vaka ve vefat rakamlarının yer aldığı 8 Nisan koronavirüs tablosu verileri şöyle; 8 NİSAN TÜRKİYE CORONA VİRÜS VAKA VE ÖLÜ SAYILARI VAKA SAYISI: 55 bin 941 HASTA SAYISI: 2.316 VEFAT SAYISI: 258 İYİLEŞEN SAYISI: 37 bin 914 İşte son 4 günün koronavirüs tabloları ve salgının seyri... 7 NİSAN TÜRKİYE CORONA VİRÜS VAKA VE ÖLÜ SAYILARI VAKA SAYISI: 54 bin 740 HASTA SAYISI: 2.203 VEFAT SAYISI: 276 İYİLEŞEN SAYISI: 35 bin 503 6 NİSAN TÜRKİYE CORONA VİRÜS VAKA VE ÖLÜ SAYILARI VAKA SAYISI: 49 bin 584 HASTA SAYISI: 2.003 VEFAT SAYISI: 211 İYİLEŞEN SAYISI: 28 bin 498 5 NİSAN TÜRKİYE CORONA VİRÜS VAKA VE ÖLÜ SAYILARI VAKA SAYISI: 42 bin 551 HASTA SAYISI: 1.706 VEFAT SAYISI: 193 İYİLEŞEN SAYISI: 25 bin 627 4 NİSAN TÜRKİYE CORONA VİRÜS VAKA VE ÖLÜ SAYILARI VAKA SAYISI: 41 bin 998 HASTA SAYISI: 1.508 VEFAT SAYISI: 185 İYİLEŞEN SAYISI: 22 bin 674 SON DAKİKA CORONA VİRÜSÜ HABERLERİ BAŞKAN ERDOĞAN'DAN D-8 ZİRVESİ'NDE YERLİ AŞI AÇIKLAMASI 'YERLİ AŞIMIZI TÜM İNSANLIĞIN İSTİFADESİNE SUNACAĞIZ' Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan D-8 zirvesinde yapığı açıklamalarda yerli aşıya ilişkin şu ifadeleri kullandı; Vatandaşlarımıza en ileri sağlık hizmeti sunarken dost ülkeleri de yalnız bırakmadık. Zor dönemde dayanışmamızı açıkça ortaya koyduk. Salgının küresel düzeyde borç krizine dönüşmemesi için en yoksul ülkelere yönelik borç ödemelerinin ertelenmesinin başlatılmasını ve süresinin uzatılmasını destekledik. Virüse karşı en büyük gücümüz olan aşı meselesinin çıkarlara ve kar hırsına kurban edilmemesi gerektiğini her platformda açıkça ifade ettik. Türkiye olarak insan deneylerini yaptığımız yerli aşımızı, 'kimsenin geride bırakılmaması' ilkesiyle tüm insanlığın istifadesine sunacağız. BİLİM KURULU ÜYESİNDEN EK TEDBİR AÇIKLAMASI: RAMAZAN'DA... Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Kayıpmaz, 'Nasıl anladık, hayvancılıkta, tarımda, savunma sanayiinde ve bizim sağlık bilimlerinde yerli üretim olmazsa olmazımız. Biz bugün aşılarda neden zorluk yaşıyoruz. Gerçi şu anda 18 milyona ulaştı yaptığımız aşı sayısı, onu da niye yaşıyoruz dışa bağımlıyız. Şu anda bizim üniversitelerimizde, bizim insanlarımız tarafından geliştirilen aşıların ön plana çıkmasıyla, üretilir hale gelmesiyle biz bu pandemi, Covid-19 belasından veya bundan sonra karşılaşacağımız diğer solunum yolu hastalıklarından kendi yerli aşılarımızla ancak kurtulabileceğiz. Bu yerli aşılarımızı düşük maliyetli ülkemizde üretebilirsek belki de yurt dışındaki birçok ülkeye de derman olacak şekilde en uygun şekilde sağlayabileceğiz' dedi. 'AŞIYA İNANCI KIRMAYA ÇALIŞMAK, AKIL VE MANTIKLA BAĞDAŞMIYOR' Çin'deki bir balık pazarında ortaya çıkan koronavirüsün kısa sürede tüm dünyayı kuşattığını belirten Doç. Dr. Kayıpmaz, 'Dünyada 130 milyonun üstünde vaka sayısı ve yaklaşık 3 milyon ölüm olgusu ile karşımıza çıktı. Hala bu hastalığı inanılmaz biçimde küçümseyenler, ciddiye almayanlar, hatta böyle bir hastalığın varlığına inanmayanlar var. Bizim kliniklerde gördüğümüz ise genç yaşta, ileri yaşta, hastalık tablosu çok ağır giden insanlar var. Ortada gerçekten bir hastalık var. Böyle bir durumda bu hastalığı küçümsemek, alınan tedbirleri küçümsemek, bizim hastalığı daha hafif atlatmamızı sağlayacak olan aşıya inancı kırmaya çalışmak ne yazık ki akıl ve mantıkla bağdaşmıyor.' 'Aşılama yaptığımız gruplarda aralık ayına göre mart ayındaki vaka sayılarında bir yükseliş görmedik. Ama toplamda baktığınızda aralık ayına göre mart ayında vaka sayısında ciddi bir artış var. Dün itibari ile günlük 54 bin vakaya ulaşmış durumdayız. Ama aşılanan gruplardaki sağlık çalışanları hastalığın yüzde 10'unu oluşturuyordu, hastaların yüzde 10'unu oluşturan sağlık çalışanlarında bu oran şu anda çok çok azalmış durumda. 65 yaş üstünü aşıladık ve aşılananlarda hasta sayılarının aralık ayına göre hemen hemen aynı veya biraz daha az olduğunu fark ettik. Toplamda vaka sayısı artıyor ama aşılanan gruplarda vaka sayısı yükselişe geçmiyor' diye konuştu. 'ERCİYES ÜNİVERSİTESİ'NDE YAPILAN ÇALIŞMA FAZ 2 AŞAMASINDA' Özellikle son dönemde vakaların yoğunlaştığı yaş grubunun 20 ile 59 yaş arası olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Kayıpmaz, şöyle devam etti: Önümüzdeki günlerde faz 3'e doğru geçecek. Bu hafta itibari ile ülkemizin en kapsamlı klinik araştırma merkezini Ankara Şehir Hastane'mizde kurduk. Bundan sonra aşı çalışmalarının faz deneylerini, aynı zamanda da ilaç çalışmalarını yürüteceğimiz aşı çalışmalarını açmış bulunmaktayız. Resmi açılışını da birkaç gün içinde yapacağız. Kendi insanlarımızın geliştirdiği aşıları çok daha iyi bir konuma nasıl getirebiliriz buna bakacağız. Pandemiyle bundan sonraki mücadelemiz nasıl olmalı? Özellikle Ramazan ayı içerisinde kritik günler bizi bekliyor diyebiliriz. Günlük 54 bin vaka belli bir süre sonra hasta ağır hastaya, ağır hasta da yaşamını kaybeden vefat sayılarına yansıyor' 'YUMRUK ŞEKLİNDE SELAM DA VERİLMEMELİ' Bilim Kurulu'nun mümkün olan en fazla dozda aşının gelmesi için çabalarının devam ettiğine işaret eden Doç. Dr. Kayıpmaz, 'Üretici ülkelerden kaynaklanan sorunlardan dolayı istediğimiz doz şu ana kadar gelmiş değil. Bundan sonrasında inşallah kalan dozlar gelirse biz çok daha fazla aşılamayı yaparken bir yandan da alınacak olan tedbirlerle Ramazan Bayramı'nda şu anda olduğumuzdan çok daha iyi bir konumda olabileceğimize inanıyorum. Ramazan ayı içerisinde de belirli ek tedbirlerin gündeme gelebileceği görülüyor. Kamuda, özel sektörde uzaktan çalışma, bazı kapatma kararları düşünülebilir. Pandemi el birliğiyle mücadele etmemiz gereken bir süreç. Evet devletimiz bazı kararlar alıyor. Biz de vatandaş olarak bu kararlara uymak durumundayız. Yumruk şeklinde selamlama şekli gelişti, burada da fiziki temas vardır ve bulaşma riski vardır. Nasıl el ele tokalaşmıyorsak yumruk şeklinde selam da verilmemeli. Bilim Kurulu toplantısında ramazan ayı içerisinde vaka sayılarını düşürmeye, insan hareketliliğini azaltmaya yönelik tedbirler gündeme gelecek. Burada tartışıldıktan sonra Sayın Bakanımız tarafından Cumhurbaşkanlığı kabinemize sunulacak' dedi. UZMAN İSİM MUTASYONLU VİRÜSÜN 3 FARKLI BELİRTİSİNİ DUYURDU VE UYARDI Koronavirüs salgınına karşı önlemler alınmaya devam ediyor. Ülkemizde görülen İngiltere mutasyonu vaka sayılarında ciddi artışa neden oldu. 'İngiltere, Brezilya ve Güney Afrika'da da olduğu gibi vaka sayıları artıkça ve belli bir sayının üstüne çıktıkça virüsün mutasyona uğrama olasılığı artıyor' diye belirten Prof. Dr. Vefik Arıca, mutasyonlu virüsün 3 farklı belirtisi olabileceğini söyleyerek, sabah.com.tr'ye özel açıklamalarda bulundu. İşte uzmanından dikkat çeken açıklamalar… 'ÇOK HIZLI BİR ŞEKİLDE ZİRVEYE TIRMANIŞ VAR' Prof. Dr. Vefik Arıca: 'Vaka sayıları gittikçe artıyor. Ölüm sayıları ülkemizde nisan ayı itibariyle hızlı bir artış yaşandı. 1. Dalganın 3.pikinin tam zirvesini görmüş değiliz. Bu zirve nerede sonlanacak, çizgi çekecek ve aşağı inecek onu bilemiyoruz. Şu anda vaka sayıları 55 bin civarında ve ölüm sayıları neredeyse 300'e ulaşmış durumda. Hatta önceki tabloyla karşılaştırdığımızda vaka sayılarının ortalama 3 kat, ölüm sayılarının da 2 kat arttığını görüyoruz... Bir ay içerisinde çok hızlı bir şekilde zirveye tırmanış var. Bu zirvenin ne zaman sonlanacağının bilmiyoruz. Tabloya göre zirve bir yere doğru gidip orada sabit durup daha sonra aşağı yönlü kayması bekleniyor. 1.zirvede böyle oldu, 2. Zirvede daha hızlı vurdu, 3.zirve çok daha büyük geliyor. Bizim umudumuz zirvenin son zirve olmasıdır. Toplum bağışıklığı oluşması için ilk yapılacak şey maskeye sıkı sıkı sarılmamız, sosyal mesafeye, hijyene uymamız ve en önemlisi de aşılama hızını bir an önce artırmamız gerekiyor.' diye belirterek sözlerine devam etti. 'TÜRKİYE'YE ÖZGÜ MUTASYON OLMASI YAKINDIR' Arıca: 'İngiltere, Brezilya ve Güney Afrika'da da olduğu gibi vaka sayıları artıkça ve belli bir sayının üstüne çıktıkça virüsün mutasyona uğrama olasılığı artıyor. Ülkemizde de vaka sayıları 55 bin, 60 bine doğru tırmanıyor. Bu nedenle ülkemize özgü bir mutasyondan bahsetmek mümkün olabilir. ABD'den sonra en çok vaka görülen ülke Brezilya'da ölüm sayısı 4 binin üzerindeydi, bu nedenle de mutasyon oluştu. Türkiye'de ülkeye özgü ya da bölgeye özgü bir mutasyon olmuştur ya da olması yakındır. Bunu tespit edecek olan da Sağlık Bakanlığı yetkilileridir' dedi. 'MUTASYONLU VİRÜSÜN PCR NEGATİFLİK ORANI BİRAZ DAHA UZUN SÜREBİLİYOR' Vefik Arıca: 'Ülke olarak İngiltere mutasyonuyla savaşıyoruz. Güney Afrika ve Brezilya mutasyonu çok fazla bulaşmadı. En tehlikeli ve ölümcül olanı da Güney Afrika mutasyonu, ülkemizde yayılmadı bu da iyiye işaret. Mutasyonlu virüsün normalde PCR negatiflik oranı biraz daha uzun sürebiliyor. Bilimsel yayınlar çok kuvvetli olmamakla beraber pozitifliği 1-2 gün daha uzayabiliyor. Şu an İngiltere mutasyonunun bulaştırıcılığı 13 güne kadar uzayabiliyor. Sağlık Bakanlığı, 10 gün karantina diyor ama 10 günün sonunda PCR pozitifliğini takip edip, eğer halen pozitif ise 2 günde bir test yapılıyor negatif olana kadar. Bu özellikle hastanelerde yatan vakalarda bu yapılıyor. Bazen 20 – 21. günde bile pozitiflik gördüğümüz vakalar var. 13 gün ortalama bir gün sayısı, 7.günde de negatiflik görülebiliyor, 21.güne kadar da çıkabiliyor' diye belirtti. 'DEĞİŞİK MUTASYONLAR BİR ARAYA GELEREK, AYNI VİRÜSE ETKİ EDEBİLİYOR' Prof. Dr. Arıca: 'Özellikle dün 50 bin vaka sayısını gördük riskli ve psikolojik sınırı geçmiş durumdayız. İngiltere mutasyonu dışında da birtakım ülkemiz yönelik mutasyonlar bu haftadan itibaren bahsedilebilir. Hatta değişik mutasyonların bir araya gelerek, birkaç mutasyonun aynı virüse etki edebileceğini biliyoruz. Brezilya'da çıkan bir yayında virüsün 18 değişik mutasyonunun birleşip daha da kuvvetlenerek çıkan bir virüsten bahsediliyor. Bunun içinde İngiltere, Güney Afrika ve Brezilya'nın kendine özgü mutasyonları birleşerek, 18 farklı mutasyonun güçlü özellikleri birleşerek yeni bir mutasyon olduğu konuşuluyor. Ülkeler arası giriş çıkışlarda bu mutasyonları tespit edebilmek ve engellemek en ideal yol olacaktır. Mesela İsrail en son aldığı kararla iki doz aşılı ve antikor düzeyi yüksek olan kişiler dışında ülkeye girişi çıkışlar yaşanmıyor. Ülkemiz için de bu kural önümüzdeki günlerde konuşulacaktır. Mutasyonların haddi hesabı yok. Şu anda vakaların nerdeyse yüzde 80'i İngiltere mutasyonu. Aslında İngiltere mutasyonu ülkemize girmemiş olsaydı vaka sayıları nerdeyse 5'te 1 oranında olurdu. Bir mutasyon üçüncü zirveyi bozmuş oldu.' 'BURUN AKINTISI, HAPŞIRMA VE TİTREME' Prof Dr. Vefik Arıca, mutasyonlu virüste görülen 3 farklı belirtiyi açıklayarak sözlerine şöyle devam etti: 'Mutasyonlu virüs, normal virüsten farklı belirtiler gösteriyor. Mutasyonu olmayan virüste burun akıntıları çok görmüyorduk. Ateş görüyorduk ama titreme görmüyorduk. Mutasyonlu virüste burun akıntıları, hapşırma ve ateşle birlikte titreme şikayetleri, farklı 3 semptom olarak görülmektedir. Önceden burun akıntısı ve hapşırma gördüğümüzde alerjik ya da gribal var diyordu fakat mutasyonlu virüste burun akıntısı, hapşırma ve titreme İngiltere mutasyonu olabilir. Ateş, öküsürük, mide bulantıları ve kusma diğer virüste vardır ek olarak bu üç belirti görülebilir.' Önceden burun akıntısı ve hapşırma gördüğümüzde alerjik ya da gribal var diyordu fakat mutasyonlu virüste burun akıntısı, hapşırma ve titreme İngiltere mutasyonu olabilir. Ateş, öküsürük, mide bulantıları ve kusma diğer virüste vardır ek olarak bu üç belirti görülebilir.' 'ÇOCUKLARDA 4-6 HAFTA SONRA ÖLÜMCÜL MIS-C HASTALIĞIYLA ORTAYA ÇIKABİLİR' Prof Dr. Arıca: 'İngiltere mutasyonu çocuk vaka sayılarını artırdı. Hatta son birkaç ayda erişkin vaka sayılarıyla aynı oranda çocuk vaka sayıları da artmış oldu. Çocuklarda korkutucu olan virüs, 4-6 hafta sonra ölümcül MIS-C hastalığıyla ortaya çıkabilir. Yüksek ateş, vücutta dökülmeler, karın ağrısı, ishal, kusma, sıvı kayıpları oluşabilir. Bilinç bulanıklığı ve ölüme kadar giden vakalar bulunmakta. Bu nedenle tedbirlere eskisinden daha çok uymalıyız. Bizi kurtaracak diğer bir şey intranazal aşı, eğer sonbahara doğru yetişirse, burundaki virüsün gideceği bölgeyi kapatacağı için çok yüksek sayıda antikor ve koruma düzeyiyle burun için aşı kurtarıcı olacaktır. ' dedi.