KAŞIKÇI SUİKASTINA AİT KORKUNÇ DETAYLAR!
Suudi Arabistan dün, İstanbul Başkonsolosluğu'na 2 Ekim'de girdikten sonra kaybolan gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğünü açıkladı. Kaşıkçı'nın konsoloslukta yaşanan arbedede yaşamını yitirdiği belirtilirken, olayla ilgili 18 kişi tutuklandı. Gelişmeler üzerine Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz, istihbarat servisini yeniden yapılandıracaklarını duyurdu. Kaşıkçı'nın ölümü ile ilgili korkunç detaylar..
ÖZEL JETLE GELEN SUİKAST TİMİ
Kaşıkçı olayında yaşanan en kritik gelişmelerden biri, 2 Ekim, yani Kaşıkçı'nın ortadan kaybolmasından saatler önce İstanbul'a iniş yapan özel jet ve içerisinde taşıdığı 9 kişinin Suudi Konsolosluğu yakınlarında bulunan bir otelde üç günlük rezervasyon yaptırması.
2 Ekim'de Suudi Arabistan'nın İstanbul Başkonsolosluğu'na girdikten sonra kaybolan ve öldürüldüğü değerlendirilen Suudi gazetecı Cemal Kaşıkçı'nın infazında yer alan timin fotoğrafları dünya basınında ilk kez yayımlanan Sabah, suikast ekibinin yenı fotoğraflarına ulaştı.Bu fotoğraflarda 15 kişilik esrarengiz suikast timinin üyeleri, Havalimanı'ndan çıkarken, pasaport kontrol noktasında ve Genel Havacılık Terminali'nde işlem yaparken görülüyor. Güvenlik kamera kayıtlarının incelenmesi sırasında tespit edilen görüntülere göre, Suudi İnfaz ekibindeki bazı isimlerin daha önce birçok kez Türkıye'ye giriş-çıkıs yaptığı belirlendi.
SUUDİ KONSOLOSLUĞUNA GİRİŞ
Rezervasyondan saatler sonra, saat 12.13 sularında Suudi Konsolosluğuna ayak basan 9 kişi, burada Kaşıkçı'nın gelişini beklemeye başladı. Tam 1 saat sonra konsolosluğa gelen Kaşıkçı için burada bilinmezlik süreci başladı.
CEMAL KAŞIKÇI'NIN GİRİŞİ
Cemal Kaşıkçı 9 kişinin gelişinden 1 saat sonra, 13.14'te Suudi Konsolosluğu'na, telefonunu nişanlısına bırakarak girdi. Ona dışarı çıkamaması durumunda birilerinden yardım istemesini söyleyen Kaşıkçı, sonrasında direkt olarak binaya girdiği görülmektedir. Bu görüntü Kaşıkçı'ya ait son görüntü olarak kayda geçti.
KEMİK TESTERESİ AYRINTISI!
Bazı kaynaklar Kaşıkçı'ya içerde iki kişinin refakat ettiğini belirtirken burada önce Konsolos'un odasına, sonrasındaysa bir başka odada dövülerek öldürüldüğü belirtiliyor. 59 yaşındaki adam sonrasındaysa bir başka odaya getirilerek burada öldürülerek cesedinin parçalara ayrıldığı ve parçalama işleminde de özel bir kemik testeresinin kullanıldığı belirtiliyor.
KONSOLOSLUK BİNASINDAN HAREKETLİ DAKİKALAR
Saat 16.00'da konsolosluk binasının arka kapısıdan çıktığı belirtilen grubu 6 aracın taşıdığı söyleniyor. 6 araçtan ikisinin, bir süre sonra konvoydan ayrılarak konsolosluk rezidansına doğru yol aldığı belirtilirken, oraya giden iki araçtan birinin içinde Kaşıkçı'nın cesedinin bulunduğu tahmin ediliyor.
UÇAKLAR İSTANBUL'DAN AYRILDI
İkinci jette de 6 kişinin bulunduğu ve bu uçağın da 18.20'de Kahire üzerinden Riyad'a gittiği beliriliyor. Piste ilk gelen jet ise tamamen farklı bir rota çizerek Dubai üzerinden Riyad'a döndü.
CEMAL KAŞIKÇI'NIN AKILLI SAAT DETAYI
Cemal Kaşıkçı olayında Suudi gazeteciye ait telefonun önemli bir yeri bulunuyor. Kaşıkçı, telefonunu her ne kadar nişanlısına bıraktıysa da kolunda ses kaydı yapabilme özelliği bulunan akıllı saat bulunuyordu.
SES KAYITLARI MERAK EDİLİYOR
Telefonu ile eş zamanlı olarak çalışan akıllı saatin, Kaşıkçı'nın içerde bulunduğu süre boyunca ses kaydı aldığı ve Suudi gazetecinin ölümüne kadar her ayrıntıyı içerdiği belirtiliyor. Türk uzmanlar ses kaydı iddiasına karşı eş zamanlanan telefonu açmaya çalışıyor.
MAVİ IŞIKLI İNCELEME VE KONSOLOSLUK ARAMASI
Gelinen son noktada, Suudi Arabistan Krallığı cinayetle suçlanıyor. Türk topraklarında yaşanan bu olaya karşı hükümet de harekete geçerek inceleme başlattı. Yapılan ve saatler süren incelemelerde Suudi Konsolosluğunda aramalar yürütüldü. Cinayeti çözen gelişme olarak mavi ışıklı aramanın olduğu belirtiliyor.
SUUDİLER KABUL ETTİ: KONSOLOSLUKTA ÖLDÜ
Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA'da yer alan habere göre, Suudi Arabistan Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma neticesinde, Kaşıkçı'nın İstanbul Başkonsolosluğu'na geldiği sırada burada bulunan "başka Suudi vatandaşlarla tartışmaya başladığı, tartışmanın arbedeye dönüştüğü ve bunun sonucunda Kaşıkçı'nın hayatını kaybettiği" belirtildi.
BAŞKAN ERDOĞAN'IN KAŞIKÇI OLAYI İLE İLGİLİ AÇIKLAMASI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı olayı ile ilgili süreci hem siyasi hem de insani yönden yakından takip ettiklerini söyledi. Erdoğan, "Bu olayı kendi haline bırakamayız. Başkonsolosluk yetkilileri 'Buradan çıktı' diyerek kendilerini kurtaramaz. Çıktıysa, bunu görüntülerle ispat etmek zorundasınız" dedi.
MIKE PENCE: BUNUN BİR BEDELİ OLACAKTIR
"Dünya bu konuda ne olduğuna dair bir cevap bekliyor. Olayda sorumluluğu olanlar hesap vermeli. Emin olabilirsiniz ki olaya dair bilgileri bir araya getireceğiz ve Başkan Donald Trump kararını verecek. Eğer bir gazeteci böylesine bir şiddet sonrasında hayatını kaybediyorsa bu özgür ve bağımsız basın adına önemli bir tehdittir. Bunun bir bedeli olacaktır."
TRUMP'TAN KAŞIKÇI AÇIKLAMASI
ABD Başkanı Trump, Washington Post gazetesi yazarı Cemal Kaşıkçı'nın kaybolmasına ilişkin, "Suudi Arabistanlı üst düzey yetkililerle görüştüm, son derece kötü bir durum. Suudi Arabistan hükümetinden sorularımıza yanıt bekliyoruz. Türk yetkililerle yakın işbirliği içindeyiz, sonuna kadar gideceğiz" dedi.
Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Christofer Burger, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın kaderi konusunda endişeli olduklarını söyledi.
CEMAL KAŞIKÇI KİMDİR?
Cemal Kaşıkçı 13 Ekim 1958'de Suudi Arabistan'ın Medine kentinde dünyaya geldi. 1985 yılında ABD'deki Indiana State University'den mezun olan Kaşıkçı, sonrasında ülkesine dönerek gazetecilik yapmaya başladı.
1991 - 1999 yılları arasında Al Madina gazetesinin yazı işleri müdürlüğü ve genel yayın yönetmenliği vekilliği yapan Kaşıkçı, bu süreçte Afganistan gibi ülkelerden haberler geçti, 1987-95 yılları arasında eski El Kaide lideri Usame bin Ladin ile Afganistan ve Sudan'da söyleşiler yaptı.
Daha sonra İngilizce yayın yapan Arab News'in başında dört yıl çalışan Kaşıkçı, buradan geçtiği Al Watan'ın yazı işleri müdürlüğünde 52 gün görev yapabildi, gazetede ülkedeki dini yapıyı eleştiren yazıların çıkması üzerine görevden alındı.
Bunun üzerine ülkeyi terk eden Kaşıkçı, İngiltere ve ABD'de Suudi Arabistan Büyükelçiliği yapan Prens Türki al Faysal'ın danışmanlığına getirildi. 2008 yılında tekrardan Al Watan'ın yazı işleri müdürlüğüne getirildi ve 2010 yılında gazetede yayınlanan eleştirel yazılar nedeniyle bir kere daha görevden alındı.