28 Ekim 1957 yılında doğan Kaya 16 Kasım 2000 tarinde de aramızdan ayrıldı. MALATYALI İŞÇİ BİR AİLENİN ÇOCUĞU Malatyalı bir ailenin beşinci çocuğu olarak dünyaya geldiğinde takvimler 1957'yi gösteriyordu! Babası Sümerbank'ta çalışan bir fabrika işçisiydi. ÇOCUK YAŞLARDA MÜZİKLE TANIŞTI Müzikle tanışması o meşhur ifadeyle 'çocuk yaşlarda' oldu. Altı yaşında babasının hediye ettiği bağlama müzik dünyasına ilk adımını attı. ikinci adımsa okuldan arta kalan zamanlarında çalışmaya başladıdığı plakçı dükkanıydı. Ailesi geçim sıkıntısı nedeniyle 1972'de İstanbul Kocamustafapaşa'ya göç etti okulu bırakmak zorunda kaldı! Ahmet Kaya İstanbul'a uyumda yaşadığı zorluğu daha sonra şöyle anlatacaktı: Onlarla konuşmuyordum çünkü onlarla konuşamıyordum. Giyimleri başkaydı, konuşmaları başkaydı. Onlar gibi konuşmaya çalışıyordum. Mesela terziye gidip, onlar gibi pantolon diktirmeye filan başlamıştım. Terzinin yaptırdığı pantolonların üzerime uymadığını görüyordum. Onlara yakışıyordu bana yakışmıyordu. Bir kız vardı bizim okulda; herkesin bir aşkı vardır, çocukluk aşkı. Bir gün gittim dedim ki: 'Biraz seninle konuşak beş dakika, kaçıyorsun hep...' Bana dedi ki: 'Rica ederim.' Öyle bir ağrıma gitti ki: 'Ben de sana rica ederim,' dedim.. Ben o zaman anlamını bilmiyordum, yani onu bir küfür zannettim. ON ALTI YAŞINDA HAPİSLE TANIŞTI Ahmet Kaya'nın hapisle tanışması on altı yaşında yasadışı afiş marifetiyle oldu! Sonraları fikir adamlarının aslında çok da derinlemesine bir birikimi olmamakla itham ettikleri Kaya, yolun sol tarafından yürümeye başlamıştı. Bu yürüyüş aynı zamanda daha sonraları kitleleri peşinden sürükleyeceği müzik yürüyüşünün de başlangıcıydı. Gelibolu'da askerlik sırasında da orkestra çalışmalarına devam eden Ahmet Kaya askerlik dönüşü Emine Kaya ile evlendi ve 1982 yılında Çiğdem doğdu. İLK ALBÜMÜ TOPLATILDI İşsizlik ve parasızlık sebebiyle ekonomik zorluklar çektiği sırada eşi kendisinden ayrılır. Belki de ismini kızından ilham aldığı 'Ağlama Bebeğim' albümünü çıkardı. Yayımlandığı yıl albüm toplatılır fakat daha sonra sansürü kaldırılır. 1985'te ikinci albümü Acılara Tutunmak'ı çıkardı. GÜLTEN HAYALOĞLU İLE EVLENDİ Ahmet Kaya ikinci evililiğini Gülten Hayaloğlu ile yapar. Albüm yayımlandıktan sonra evlenirler. Gülten Hayaloğlu hapishanede idam cezasına mahkûm olan Nevzat Çelik'in Şafak Türküsü şiirini Ahmet Kaya'ya iletir. Böylelikle geniş kitlelerce tanınması sağlanan albüm 'Şafak Türküsü' ortaya çıkar... Albümde hemen tüm besteler kendisine aittir. HAYATINDA DÖNÜM NOKTASI Ahmet Kaya'nın hayatındaki dönüm noktalarından biri de daha sonra birlikte birçok şarkıya imza atacakları Yusuf Hayaloğlu'nun şiirleriyle tanışmasıyla olur. Sözlerinin çoğunun Yusuf Hayaloğlu'na ait olduğu Yorgun Demokrat adlı albümü 1987 yılında yayımlanır... REKOR KIRAN ALBÜM Şarkılarım Dağlara albümü basılan 2.800.000 bandrolle rekor kırar ama bu albümde yer alan bazı şarkılardan dolayı albüm toplatılır, konser vermesi yasaklanır. Boğaziçi Üniversitesi'nde Ruhi Su ile tanışıp 'Mahsus Mahal' isimli türküyü çaldığı zaman, Ruhi Su bağlamanın bu şekilde, at teper gibi çalınmayacağını söyler. Yıllar sonra Ahmet Kaya bir konserinde bağlama çalarken bu olaya gönderme yaparak 'Bağlama böyle de çalınır,' der. HAFIZALARA KAZINAN O GECE Ahmet Kaya'nın kariyerindeki belki de hayatındaki en önemli noktaysa 10 Şubat 1999'da Magazin Gazetecileri Derneği'nin Princess Otel kongre salonunda düzenlenen ödül töreninde gerçekleşir. Yılın en iyi sanatçısı ödülünü alan Ahmet Kaya konuşmasında yeni albümünde Kürtçe şarkılar seslendireceğini ve klip çekeceğini belirtirken tam o esnada oluşan havayla ortam gerildi. Kendisine çatal bıçaklar fırlatılırken törenin gerçekleştiği yerden ayrılmak zorunda kaldı. MANŞETLER SONU HAZIRLADI Bu olayın hemen sonrasında Ahmet Kaya'yla ilgili atılan manşetlerin ve akabinde hakkında İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde toplam 10.5 yıl ağır hapis istemiyle iki ayrı dava açıldı. Haziran 1999'da Türkiye'den ayrıldı. Yargılamaların sonucunda gıyabında toplam 3 yıl 9 ay ağır hapis cezasına çarptırıldı. Ne hazindir ki daha sonra bu görüntülerin 'düzmece' olduğu ortaya çıktı! 2000 YILINDA HAYATINI KAYBETTİ Ahmet Kaya, 2000 yılında Hoşçakalın Gözüm isimli albümünün kayıtlarını yaparken, Paris'in Porte de Versailles semtindeki evinde bir gece kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.