Tüm bu zengin tarihi geçmişiyle Türkiye, dünyanın en şanslı ülkelerinden biri. İşte binlerce yıl boyunca birçok kültüre ev sahipliği yapan Türkiye'deki bu ilginç yapı ve oluşumlardan bazıları...
PAMUKKALE - DENİZLİ
Hierapolis Antik Kenti ile birlikte aynı bölge içerisinde yer alan Pamukkale, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan tarihi ve doğal güzelliklerimizden. Ülkemizin en tanınmış doğal güzelliklerinden biri olan Pamukkale Travertenleri ile Antik Havuz, kaynak sularının kirecinden oluşan yüksek bir tepede yer alıyor.
Pamukkale'nin termal sularının şifa dağıtıyor olması ise en çok romatizma, kalp rahatsızlıkları, göz ve deri hastalıklarından şikayetçi olanlar tarafından akına uğramasını sağlıyor.
KAUNOS KRAL MEZARLIĞI - MUĞLA
Dalyan birçok bakımdan hem yerli hem de yabancı turistlerin favori tatil rotaları arasında. İztuzu Plajı, Caretta Caretta'ları ve çamur banyolarının yanı sıra Kaunos'taki kayalıklara oyulmuş kral mezarlarıyla sizi tarihi bir yolculuğa çıkarmak için bekliyor. Antik Çağ'da bir liman kenti olan Kaunos günümüzde kıyıdan hayli içeride kalmış durumda. Etrafı surlarla çevrili Kaunos antik kenti krallar ve statüsü yüksek kişiler için kayalara oyulmuş mezarlarıyla dikkat çekiyor.
NEMRUT DAĞI - ADIYAMAN
Kommagene Krallığı'nın antik kentine ve kalıntılarına ev sahipliği yapan Nemrut Dağı Milli Parkı, yedi metre boyundaki devasa heykelleriyle dikkat çekiyor.
Milli Park içerisinde bulunan bu alanda Kommagene Kralı Antiochos'a ait 2150 metre yüksekliğindeki tümülüsün yanı sıra dev heykeller, kutsal alanlar, Yenikale, Karakuş Tepesi ve Cendere Köprüsü'ne de ulaşım sağlayabilirsiniz.
HASANKEYF - BATMAN
Kültürel zenginliğiyle dikkat çeken Mezopotamya bölgesinin kuzeyinde yer alan Hasankeyf, tamamen sular altında kalmadan mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. Geçmişi yaklaşık 10 bin yıl öncesine dayanan Hasankeyf, 13'üncü yüzyılda Eyyubiler'in eline geçiyor. Günümüze kadar kalabilmiş olan birçok eserde de onların imzası var.
KAPADOKYA
Güzel atlar ülkesi anlamına gelen ve diğer tarihi mekanlara göre daha popüler olan Kapadokya, Peribacaları ve gün doğumunda enfes görüntüler yakalayabileceğiniz balon turlarıyla hem yerli hem de yabancı turistlerin odak noktalarından biri. Küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgar tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkan Peribacaları ise tarih boyunca ev, kilise ve manastır olarak kullanıldı. Binlerce yıllık medeniyetlerin izlerini taşıyan Kapadokya, zamanında İpek Yolu'nun önemli kavşaklarından biriydi.
ŞEYTAN SOFRASI - AYVALIK
Kayalık tepelerin üstünde konuşlanan bu yer, hem romantik dakikalar yaşamak isteyen çiftlerin hem de dileklerinin gerçekleşmesi için gelenlerin akınına uğruyor. Üzerinde şeytanın ayak izinin bulunduğuna inanılan ve madeni para atarak dileklerin dilendiği o özel noktanın yanı sıra Midilli ve Ayvalık manzarasına kuş bakışı bakabileceğiniz Şeytan Sofrası, sönmüş bir volkandan arda kalan lav birikintileriyle oluşmuş bir yer. İsmini de yuvarlak sofra biçimini andırmasından alıyor.
EFES ANTİK KENTİ - İZMİR
İzmir'in UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki turistik çekim merkezi Efes Antik Kenti, İyonya'nın 12 şehri arasında yer alıyor. İzmir, Selçuk'ta bulunan antik kent, farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan MÖ 6 binli yıllara uzanan geçmişe sahip. Efes Antik Kenti'nde Celcus Kütüphanesi, Artemis Tapınağı, Yedi Uyurlar Mağarası ve Meryemana Evi gibi tarihi yapılar bulunuyor.
İSHAK PAŞA SARAYI - AĞRI
İshak Paşa Sarayı ya da İshak Paşa Külliyesi, Ağrı Dağı'nın yakınında, Doğubayazıt'ın 5 kilometre uzağında bulunan bey kalesidir. 116 odalı sarayda türbe, cami, surlar, iç ve dış avlular, divan ve harem salonları, koğuşlar bulunur. Kürt yazar ve bilim adamı Ahmed-i Hani bu sarayda katiplik yapmıştır.
Sarayın yapımına 1685 yılında Çıldır Atabeklerinden Çolak Abdi Paşa tarafından başlanılmış, aynı soydan gelen Küçük İshak Paşa zamanında 1784'te (99 yılda) tamamlanmıştır. Mimarı, Ahıskalı ustalardır. Saray 115X50 m boyutlarında, tesviye edilmiş, Karaburun tepesi üzerine terası, iki avlu ile bu avluları çevreleyen çeşitli yapı topluluğundan meydana gelmektedir.
ASPENDOS - ANTALYA
Aspendos veya Belkıs Antalya ili Serik ilçesinde bulunan Belkıs köyünde yer alan antik tiyatrosuyla meşhur bir antik kenttir. Akdeniz bölgesinde en iyi korunmasıyla ünlü bu Roma tiyatrosu, mimarisiyle dönemini en iyi şekilde yansıttığı bilinir.
Sadece tiyatrosu da değil, Aspendos sizi sur duvarlarıyla çevrelenmiş tepenin üzerindeki agorayı, bazilikayı, anıtsal çeşmeyi, anıtsal takı, meclis binasını, caddeyi ve Helenistik tapınağı görmeye davet ediyor.
MYRA ANTİK KENTİ - ANTALYA
Aziz Nicholaos'ın piskoposluk yaptığı ve bu nedenle tüm Orta Çağ boyunca ününü sürdüren Myra Antik kenti Demre ovasını kuzeybatıdan çeviren dağların denize bakan yamacına kurulmuştur. Önce bugünkü kaya mezarlarının üzerindeki tepeden kurulan şehir daha sonraları aşağıya inerek genişlemiş ve Lykia'nın çok önemli altı büyük kentinden birisi olmuştur.
HATTUŞAŞ - ÇORUM
Hitilerin başkenti Hattuşaş, Çorum'un Boğazkale ilçesinde yer alan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi'nin üyesi olan yerleşim yeri. Anadolu uygarlık tarihine tanık olmak için görülmesi gereken Hattuşaş'ta MÖ 3 binden bu yana yaşamın olduğu, 5 ayrı kültür katmanında keşfedilmiş. Siyasi, dini ve kültürel bir merkez konumunda olan Hattuşaş'taki birçok eser Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergileniyor.
BALIKLI GÖL - ŞANLIURFA
Peygamberler şehri olarak bilinen Şanlıurfa'da Urfa Kalesi'nin hemen önünde yer alan Balıklı Göl Şanlıurfa'nın en çok turist çeken bölgesi olarak biliniyor. Rivayetlere göre Hz. İbrahim'in ateşe atılmasından sonra kendisini çok seven Nemrut'un kızı Zeliha da kendisini ateşe atar ve düştüğü yer göle (Balıklı Göl) dönüşür.
ANİ HARABELERİ - KARS
Bizanslılardan Osmanlıya kadar birçok imparatorluğa tanık olmuş ancak günümüzde ise harabe olarak varlığını sürdürmeye çalışan Ani listemizde 13. sırada yer alıyor.
Kalıntı diyip geçmeyin, her birinde Ermenilerden Gürcülere, Ruslardan Selçuklulara kadar birçok devletin izi var.
SAFRANBOLU - KARABÜK
Batı Karadeniz'in turizm cenneti Safranbolu, benzerlerini Arnavutluk Berat, Makedonya Ohrid, Beypazarı, Göynük gibi yerlerde görebileceğiniz tarihi Osmanlı evleriyle UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde. En iyi korunan 20 şehir listesinde bulunan Safranbolu; evleri, konakları, hanları, köprüleri ve çeşmeleriyle Osmanlı mimarisini yaşatmaya devam ediyor. 3 bin yıla uzanan tarihi geçmişi ile bölgenin en eski yerleşim yerlerinden olan Safranbolu'nun adı safran bitkisinden geliyor.
SÜMELA MANASTIRI - TRABZON
Rum Ortodoks manastırı ve kilise kompleksinden oluşan Sümela Manastırı, Trabzon'un Maçka ilçesinde, sarp bir tepede yer alıyor. Kapadokya'da da örnekleri görülen Hristiyanlığın ilk dönemindeki kilise mimarisi anlayışla inşa edilen Sümela, deniz seviyesinden bin 150 metre yükseklikte. Duvarlarındaki freskler ve figürleriyle ziyaretçilerini büyüleyen manastırda yılda bir kez ayin yapılıyor.
IHLARA VADİSİ - AKSARAY
Tarihi kaynaklardaki adı Peristremma olan Ihlara Vadisi; bitki örtüsü, kilise ve şapelleriyle doğa, tarih, sanat ve kültür olgusunun bir araya geldiği nadir alanlardandır.Aksaray İli Güzelyurt İlçesi sınırları içerisinde bulunan Ihlara Vadisi dünya üzerindeki kanyonlar arasında önemli bir yere sahiptir. 18 km. uzunluğunda, ortalama 150 metre derinliğinde, 200 metre genişliğinde, bünyesinde binlerce yaşam alanı bulunan Ihlara Vadisi diğer kanyonlardan farklı olarak geçmiş dönemlerde içerisinde insanların yaşadığı dünyanın en büyük kanyonu olma özelliğini taşımaktadır.
Ihlara Vadisini şekillendiren ve vadiye hayat veren Melendiz Nehri buradaki yaşamın ana kaynağıdır. Vadiyi çevreleyen kayaçların kolay yontulmasıyla oluşturulmuş yüzlerce kilise ve kaya oyma mekan Ihlara Vadisini dünyanın en önemli kültür ve medeniyet merkezlerinden biri haline getirmiştir.
DİVRİĞİ ULU CAMİİ VE DARÜŞŞİFASI
Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne Türkiye'den dahil olan ilk mimari yapı unvanına sahip. Sivas'ın en önemli turistik değeri olan cami ve darüşşifa, 1229 yılında Mengücekli Beyi Ahmed Şah tarafından yaptırılmış. Cami mimarlık tarihinin en özgün eserleri arasında dünyaca tanınan bir yapı.
İSTANBUL TARİHİ YARIMADA
Dünyada iki kıta üzerinde kurulu olan tek şehir unvanını taşıyan İstanbul, aynı zamanda ülkemizin en çok turist ağırlayan şehri. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de kıtalararası yolculuklarda önemli bir aktarma merkezi olan İstanbul'un dört bir yanı tarihi ve turistik mekanlarla dolu.
İstanbul Tarihi Yarımada, şehrin tarihi geçmişine tanık olmak için en doğru adres. UNESCO Listesi'ndeki Yarımada'da Yerebatan Sarnıcı, Ayasofya, Sultanahmet Camii, Topkapı Sarayı, Dikilitaş ve Arkeoloji Müzesi ve Türk-İslam Eserleri Müzesi bir arada bulunuyor.