Son dakika haberi: Erman Toroğlu'ndan flaş Galatasaray sözleri! "Fenerbahçe'nin beraberliği..."

Trendyol Süper Lig'in 21. haftasında Galatasaray, deplasmanda Trabzonspor'u 5-1 mağlup etti. SABAH Spor yazarları Erman Toroğlu, Ahmet Çakar, Levent Tüzemen, İskender Günen ve Bülent Timurlenk de bu karşılaşmayı detaylıca değerlendiren yazılar kaleme aldı. Usta isimler birçok konuya değinirken, Erman Toroğlu Galatasaray ile ilgili flaş ifadeler kullandı. İşte o yazılar... LEVENT TÜZEMEN: PSİKOLOJİK ÜSTÜNLÜK G.SARAY'DA Kupada Ümraniye ile oynanan maçtaki yorumumda şöyle yazdım; 'Okan Hoca keşke C.Palace'ta 75 maç santrfor oynayan, 24 gol atıp 11 asist yapan Zaha'yı santrfor olarak oynatsaydı. Barış'ı hücumda kullanıp sol bekte Kaan'a görev verebilir.' Teşekkür ederim Okan Buruk. Zaha'yı santrfora, Barış'ı sağ kanada, Kaan Ayhan'ı da sol beke koyarak başlattı. Okan Hoca'nın bu doğruları, en zor deplasmanda G.Saray'ın maçı farklı kazanmasını sağladı. Santrfor Zaha iki kaliteli gol atarken sol bekte görev yapan ve hücuma çıkan Kaan Ayhan'a golde asist yaptı. Kaan'ın da vuruşu çok kaliteliydi. Barış Alper de Zaha'ya gol asisti yaparken enerjisiyle, gücüyle, mücadelesiyle Trabzonspor'un sol kanadını dağıttı. 1982 Dünya Kupası dahil kulüplerin Avrupa maçlarını izledim. EURO 1984 dahil Avrupa Şampiyonalarını canlı izledim. Oyun sistemlerini, oyuncuların özelliklerini not ettim. Teknik adamlara hep önerilerde bulundum. Ucundan da olsa topa dokunmuşluğum vardır. 2006'da İtalya için şampiyon olur dedim ve İtalya kupayı kaldırdı (Atilla Gökçe büyüğüm, şahittir) 2008'de İspanya kupayı alır dedim ve İspanya aldı (Şansal Büyüka büyüğüm, şahittir). Fransa'nın ve Arjantin'in şampiyon olacağını vurguladım. İki ülke Dünya Kupası'nı kaldırdı (Şahidim gazetedeki yazılarımdır). Mesleğimde araştırmayı, not tutmayı hiç bırakmadım ve bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmadım. Tekrar Okan Hoca'ya, önerilerime değer verdiği için teşekkür ediyorum. Trabzon galibiyeti G.Saray'a öz güven getirecektir. Şampiyonluk yarışında psikolojik üstünlük sağlayacaktır. Gövdeli galibiyet ile G.Saray'ın yeniden rayına oturup ritmini yakalayacağını düşünüyorum. İcardi ile Sanchez'in dönüşü de Okan Hoca'nın elini güçlendirecektir. BÜLENT TİMURLENK: DOĞRU BİLGİ ZAMANI! Evinden uzakta portatif bir analog radyoda bol cızırtılar arasında bir müziği ararsın da bulamazsın ya öyle başladı Galatasaray oyuna. Ayağının ayarı düzgün kimse yoktu sahada. Oysa ki Okan Buruk bir büyük maça daha iyi hazırlanmıştı. Taşların yerine oturması budur. Defans temelli Kaan'ın sol bekte Visca'yı karşılayacağı, güçlü fiziğiyle Barış'ın bu sezon ligde ilk kez 11 çıkan Hüseyin'in üzerine yürüyeceği ve gezgin oyunu, adam eksiltme yeteneğiyle Zaha'nın rakibin iki stoperinin dengesini bozacağı bir oyun. Trabzonspor, rakibinin bu cızırtılı oyunundan faydalanamayıp 1-0 geriye düştüğünde sadece sağ kanatta Visca ve ona yakın oynayan Mendy ile direniyor, ön alan baskısından kaçmak isteyen Avcı'nın takımı sürekli yüksek vuruyordu. Bunları iyi savuşturan Galatasaray'ın bu sezon en düşük pas yüzdesiyle devreye önde, direkten dönen ve artı 2 net pozisyonla gitmesi de ev sahibinin problemiydi. Antalya deplasmanındaki Trabzonpsor'u izleyenler kenardan getirecek esaslı gücü olmayan takımın, ikinci 45'te düşeceğini tahmin etmişlerdir. Bu devrede skor avantajıyla geçiş oyunu geçen sezonun iki referans maçı Başakşehir ve Fenerbahçe derbilerini hatırlattı elbette. Aktürkoğlu savunma için de çok çalıştı, 2 golle de kendine geldi. Zaha için de bu bir ton moral demek! Temiz asistler ve usta vuruşlarla farka koştu Galatasaray. Trabzon'a 'Davinson'un 12 milyonluk artı opsiyonu', 'Buruk'un ödenmeyen maaşı' gibi organize dezenformasyonların kuru gürültüsüyle gelmişlerdi. Doğru bilgi şu: 'Puan farkını kapattılar, 5 gol atıp döndüler.' AHMET ÇAKAR: ZAHA VE KEREM'İN ŞOV GECESİ Maça Zaha'nın golüyle 1-0 önde başladı G.Saray. Ardından çok iyi oynamıyormuş gibi görünse de kontralardan çok şey yakaladı. Gol oldular yağdılar. Aslında skor daha da farklı olabilirdi. İcardi son 10 dakikaya kadar yoktu ama Zaha ve Kerem, önemli işler başardılar. Sonuçta her geçen hafta ligimizde puanlar açılıyor, kapanıyor. Psikolojik üstünlük bir F.Bahçe'ye, bir G.Saray'a geçiyor ve heyecan tüm hızıyla devam ediyor. Görünen o ki son haftaya kadar da devam edecek. Hakem Abdulkadir Bitigen iyi maç yönetti. Zaten bu kadar farkın olduğu bir karşılaşmada da hakemin olumsuzlukları fazla göze batmıyor. İSKENDER GÜNEN: TARİHİNE YAKIŞMADI! Sorunlarla yaşanılan bir süreç... Ve böylesi büyük bir maçta kendi sahanızda elinizdeki en iyi 11'i sahaya sürmek zorunluluğunuz var. Fakat bir başka gerçek var ki bu takımın tarihinde en olumsuz koşullarda bile kendi gerçeğini ve devrimi yaratan ruhu sahaya böylesi maçlarda yansır. Ama geçen süreçler, düşüncelerin ve beklentilerin aksi bir kişiliğine büründü. Rakibin gücünü ve alınan sonucu kabul etme modu... Geçen yıllar ve gelinen nokta, eksikliklerin böylesi maçta önemli olduğu gerçeğini ne yazık ki öne çıkardı. Yenilen birinci golde savunmanın yaptığı büyük bir hata. İlk yarı rakibin direkten dönen topu dışında herhangi bir gol pozisyonu yok. Fakat üçüncü bölgede topla buluştuğunuzda sorunlar hâlâ devam etmekte. Bütün hücum girişimleri Visca'nın bulunduğu kenardan gerçekleşti. Sonucu alabilme, final pası yetersizliği üretkenlikten uzak bir görüntüyü ortaya çıkardı. Oyunun ikinci yarısında ise Trabzonspor'a yakışmayan mücadele yoksunluğu ve yapılan hatalar sonucunda rakibin rahatlıkla sonuca giden ve farkı yaratan oyununu kabul etmek çok zor. Sorgulanması gereken bir sonuç olduğu gerçeğinin göz ardı edilmemesi gerektiği düşüncesindeyim. Çünkü her ne kadar kadroda sorunlar varsa da böylesi farkı bu takımın tarihi ile kendi sahasındaki maçta kabul etme şansı yok. ERMAN TOROĞLU: İSTANBUL'DAKİ SONUÇ G.SARAY'A YARADI! Yukarıdaki çekişme devam ediyor. Biri sahasında hem futbolcularıyla hem de teknik adamıyla hatalar yapınca Samsunspor'a puan verdi. Hiç beklemiyorlardı. Trabzon'da da Galatasaray, rakibini eksik yakalayınca hiç acımadı. Arada büyük fark vardı kalite olarak. Zaten bu da skora yansıdı. Bunlar öyle maçlar ki Fenerbahçe'nin İstanbul'daki beraberliği, Galatasaraylı futbolculara tabii doping oldu. Yine geldiler aynı hizaya. Hani namazlarda saf tutarsınız ya ligde de onun gibi. Biri hata yapıyor veriyor puanı, bu sefer öteki hata yapıyor veriyor puanı. Anlaşıldı ki bu sezon sonuna kadar gidecek. Gene geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi iki takım hiç ummadıkları bir takım veya takımlara takılıp şampiyonluğu verecekler. Galatasaray böyle bir sonuçtan sonra iştahla Trabzonspor'un önüne çıktı. Zorlu deplasmanda doğru oynadılar, güzel goller attılar, maçı da rahat rahat kazandılar. Zaten bu kadar eksik Trabzonspor karşısında başka bir sonuç düşünülemezdi. İki takım için de şu klasik cümleyi söylemek lazım: Yola devam...