Beşiktaş'ta bir önceki yönetimde asbaşkanlık görevini yürüten Emre Kocadağ, son dönemde sıkıntılı süreçten geçen siyah-beyazlı kulüp ve mevcut yönetimi hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Başkan Hasan Arat'ın camiada yükselen gerilimi bitirerek birlik ve beraberliği yeniden sağlaması gerektiğini ve son dönemde yaşanan kavgaların Beşiktaş'a hiç yakışmadığını söyleyen Emre Kocadağ'ın SABAH Spor'a yaptığı açıklamalar şöyle:
"BİRLİK VE BERABERLİK ÇAĞRIMIZ HAVADA KALDI"
Ağustos ayında yaptığım açıklamada Mayıs 2025'te yapılacak kongre için Sayın Hasan Arat'ın adaylığını sezon başı açıklaması gerektiğini belirtmiştim. Beşiktaş tarihinde en çok paranın harcandığı ve Süper Kupa moraliyle taraftarın beklentisinin arttığı bir sezonda camianın birlik ve beraberlik içerisinde seçim atmosferine girmeden saha içine odaklanıp şampiyonluk için topyekun savaşmamız gerekliliğini ifade etmiştim. Ancak maalesef birlik beraberlik çağrımız havada kaldı. Divan kurullarında ve son mali kongrede camiayı birleştirmek yerine düşmanlığın, küfrün, hakaretin ve pusu kültürünün hakim olduğu, Beşiktaş'a yakışmayan tavırlara ve organizasyonlara imza atıldı. Sayın Hasan Arat'ın agresif tavrı şiddeti körüklemekte.
"GEÇMİŞİ BIRAK, GELECEĞİ İNŞA ET!"
Aynı zamanda Milli Olimpiyat Komitesi'nde görev yapan bir spor adamının bu tavrını hayretle izliyorum. Buradan Sayın Başkan'a çağrımı yineliyorum; çıkın adaylığınızı açıklayın ve önümüzdeki dönem popülist söylem ve icraatlardan vazgeçin. 100'e yakın vaadinizi yeniden okuyun, bunları hayata geçirmek için çalışın, bizler de destek olalım. Sakın aday olmamayı düşünmeyin."
"20 senelik bekleyiş, 2 senelik hazırlık sonucu kulübün gelecek gelirleri harcanmış, bonservis ödemeleri haziran sonrasına bırakılmış, gelecek sezon locaları peşinen bugünden satılan bir durumda bırakmak size teveccüh gösteren kongre üyelerine haksızlık olur. Beşiktaş taraftarı, başkan ve yönetimden geçmişle uğraşmayı bırakmasını, geleceği inşa etmesini bekliyor. Yönetim, düşmanı camianın içinde arıyor ancak geçmişi refere ederek başarısızlığa bahane üretmek yerine rakiplere ve başarıya odaklanılmalı.
