Servet Çetin'le Özel röportaj

KALIYORUM DİYE BİRŞEY YOK; HER AN GİDEBİLİRİM Galatasaraylı Servet Çetin, sarı kırmızılı taraftarların ne kadar merak ettiği soru varsa hepsini sabah.com.tr’ye yanıtladı. Ünlü yıldız, “kalacak mısın?” sorusuna “hayır her an her şey olabilir” dedi. Röportaj: Taha Dağlı -Servet geçen sene bu zamanlarda Marsilya’ya transferin gündemdeydi. Hatta neredeyse transfer bile olmuştun ama çok büyük şanssızlıklar sonucu bu transfer gerçekleşmemişti? “Ben o zaman Galatasaray’da mutlu olduğumu ama yurtdışında futbol oynamak istediğimi söylemiştim. Gitmem için tek şart kulübüme para kazandırarak gitmekti, Marsilya bu şartı da sağlamıştı. Transfer neredeyse bitmişti, kulüpler anlaşmış, benimle de anlaşma sağlanmıştı hatta başkanımız Sayın Adnan Polat bana “hayırlı olsun” bile demişti. Ben de kendimi artık Marsilya’ya göre hazırlamıştım hatta kendime Fransa’da tercüman bile bulmuştum. Daha sonra kulüp başkanının istifası sonra hocanın takımdan ayrılması nedeniyle bu transfer suya düştü.” -Marsilya’ya gidememek seni olumsuz yönde etkiledi mi? “Etkilemedi ama dediğim gibi tüm hazırlıklarımı yapmıştım son anda transfer suya düşünce biraz motivasyon sorunu yaşadım fakat bunu kısa sürede atlatıp, sezona iyi bir başlangıç yaptım.” -Bir sezon boyu senin eskisi gibi oynamadığın, Rijkaard’ın seni tercih etmemesi, ve benzer sorunlar gündemdeydi. Ne diyorsun bu yorumlara? “Bana kötü diyenlere bir sezon boyu takımda en fazla forma giyen futbolcunun ben olduğumu söylüyorum, milli maçlar hariç 43 kez oynadım, hepsinde de elimden gelenin en iyisini yaptım ama Türkiye’de bize verilen değer bu kadar, medya hep olumsuzları yazdı. Rijkaard ile en ufak bir sorunum olmadı, beni oynatmak istemedi bazı maçlarda ben de yedek oturdum, sesimi çıkarmadım.” -Rijkaard neden oynatmadı seni, hiç sormadın mı ‘hoca niye oynamıyorum’ diye? “Ben de bilmiyorum neden oynatmadığını. Sormadım çünkü benim tarzım değil, bunu kesinlikle yapmam.” -Peki Servet şimdi yeni sezon başlayacak, yönetim senin kalmanı istiyor, Rijkaard ise sana çok sıcak değil, tüm bunları hesap edince yeni sezon başladığında Galatasaray’da kalmış olacak mısın? “Şu an için görünen o ancak her an her şey olabilir çünkü bana İngiltere ve Almanya’dan olmak üzere birkaç teklif var o yüzden kalacağımın garantisi yok.” -Euro 2008’den sonra da vardı bu teklifler, geçen sene Marsilya ile de olmuştu. Şimdi de var diyorsun. Peki senin niyetin ne? “Benim niyetim gideceksem takımıma para kazandırarak gitmek.” -Göztepe, Denizlispor, Fenerbahçe ve Sivasspor, bu takımların hepsinden ayrılırken kulüplerine para kazandırdın. “Evet ben Galatasaray’dan giderken bonservis bedeli ödetmeden gitmek istemiyorum.” -Galatasaray’dan ayrılmamanın tek nedeni para kazandırmadan gitmemek istemen mi? “Birinci sebep bu, ikinci sebep ise benim alacağım para. Çünkü Avrupa’da imza attığın paranın neredeyse yarısını alabiliyorsun çünkü vergi olayı var. Ben de profesyonel bir oyuncuyum ve parayı düşünmek zorundayım, şu ana kadarki teklifleri daha az para kazanacağım için kabul etmedim ama dediğim gibi bundan sonra ne olur bilinmez?” -Servet senin takımında oynamaman milli takımı da etkiler çünkü sen milli takımın vazgeçilmez bir oyuncususun, aynı zamanda kendine çok güvenen hem de boş yere değil gerçekten güvenen bir oyuncusun. “Bunları söylediğiniz için çok teşekkür ederim ama herkes böyle düşünmüyor. İstatistiklere bakmadan konuşuyorlar, bana az oynayan adam muamelesi yapıyorlar, kötü oynuyor diyorlar, oysa ben sakat değilsem, güç sorunum yoksa, karşıma hangi forvet oyuncusu çıkarsa çıksın top yüzü göstermeyecek bir oyuncuyum. Ama Türkiye’de bizim arkamızda durmuyorlar, çünkü Türk futbolcusuna yeterli güveni vermiyorlar, oysa Avrupalılar futbolcularına nasıl sahip çıkıyor” -Servet Dünya Kupasını izliyorsundur mutlaka, bu kadar vasat futbolun oynandığı bir Dünya Kupasında biz neden yokuz diye üzülüyor musun? “Maçlara bakıyorum hele birkaç maç var ki o kadar kötü futbol oynandı, şimdi onları görünce bizim orada olmayışımız büyük kayıp, eğer olsaydık kesinlikle üst turlara çıkardık, Euro 2008’de yaptıklarımız ortada, büyük fırsat kaçırdık diye düşünüyorum.” -Servet biraz da özel hayatından konuşmak istiyorum. Şu an sen aynı zamanda üniversitede spor akademisinde öğrencisin. Çocukken üniversite okuma hedefin var mıydı? -“Ben lise mezunuyum, futbolcu olabilmek için düz lise okudum. Aslında meslek lisesine gidecektim ama düz lisede futbola daha çok vakit ayırıyordum. Allah yardım etti futbolcu oldum yoksa bir işe yaramaz işsiz, güçsüz biri olurdum çünkü hiçbir mesleğim yoktu. Ama meslek lisesine gitsem en azından ekmeğimi kazanırdım. “ -Ne olurdun peki futbolcu olamasaydın? -“Bu fizikle olsa olsa ya bodyguard olurdum ya da koruma.” -Iğdır doğumlusun, ne zaman gelmişsiniz İstanbul’a? -“Ben 1981 doğumluyum, 1 yaşındayken İstanbul’a gelmişiz. 11 kardeşiz tek anne tek babadan. En küçüğü benim, tek bekar da benim, buradan duyurulur?” -Sen küçükken ev çok kalabalıkmış, nasıl futbolcu oldun? -“Benim futbol için yaptıklarım bir kitaba anca sığar. Ben 15 yaşımdan beri hiç evde kalmadım hep tesislerde yatıp kalktım, Fenerbahçe’de oynarken de tesislerde kalıyordum şimdi de. Tesislerde kalınca futbola daha çok veriyorum kendimi.” -Başka neler yaptın futbolcu olabilmek için? -“Küçükken ayakkabı boyacılığı yaptım. Kartal’da Yunus’ta tren istasyonu var, orada ayakkabı boyadım. İyi boyacıyımdır. Bir 10 yaşındayken beni Kartalspor’un alt yapısına alacaklardı lisans için 12 resim istediler, ben de para yok, o gün simit satıp, resim parası çıkardım, sonra o parayla 12 resim çektirip, Kartalspor’un alt yapısına girdim.” Bir de türkü merakın var, Sivas’a da “Sivas’ın yolları” türküsü için gittiğin söyleniyor? -“Sivas’ın yolları diye diye Sivas’a gittim. Bağlama kursları alıyorum, türküleri çok seviyorum, Fenerbahçe’de oynarken ipod’umdaki türkülerim silinmişti. Kamptaydık ertesi gün Lyon maçı vardı, ben sabaha kadar türkü indirdim, birkaç saat uyudum sonra maça çıktım.”