LEVENT TÜZEMEN - HAFTAYI KURTARDI
Galatasaray kadro istikrarını kaybetmenin sıkıntılarını yaşıyor. Her maça çıkan değişik onbir yüzünden oyuncular birbirleriyle uyumlu pas iletişimi kuramıyor. 1 puanlı Ankaragücü takımı Galatasaray'dan daha iyi pas yaptı, daha fazla hücuma çıktı, çok adamla Galatasaray'ın üzerine gitti. Etebo-Taylan ikilisi topu oyuna çabuk sokan oyuncular değil.
Ömer Bayram temposuz. Emre Kılınç ise yorgun ve verimsiz. Top ayağına yakışan, ne yaptığını bilen, çalım atan pas veren Babel ile hatalı paslar yapmasına rağmen coşkulu, istekli ve ısrarla hücuma katkı veren Sarrachi Galatasaray'ın ilk yarıda elle tutulan en iyi iki oyuncusuydu. Galatasaray'ın golüne de bu ikili imza attı. Sarrachi'nin ortasından gelen topu ancak Babel kalitesindeki bir oyuncu gol yapabilirdi.
Galatasaray'da Terim ile yönetim arasında barış sağlandıysa bu oyunculara da yansımalı. Yaratıcı Feghouli'yi kulübede oturtmak Galatasaray'ı cezalandırmaktır. Galatasaray'ın kötü oyunu "Feghouli oyuna girmeli" diye bağırıyordu. Fatih Terim, Feghouli ile ilgili kararı nedense 75'nci dakikada verdi. Arda'dan önce bence oyuna Cezayirli yıldız girmeliydi.
Çünkü Galatasaray'ın sorunu mücadele etmekte değil yaratıcı oyuncuya sahip olamamanın yaşattığı verimsizlikti. Taylan-Etobo top kazanıyor ama oyuna sokamıyordu. Emre Kılınç da katkısızdı.
Galatasaray çok iyi oynamadığı maçta sahanın en isteklisi Babel'in golü ile sadece üç puanı alıp haftayı kurtardı. Terim sezon başındaki kadro istikrarı oluşan takıma bir an önce dönmeli. Ayrıca Oğulcan'ı hazırlamalı. Galatasaray'ın bir başka sorunu da topu Onyekuru gibi rakip sahaya hızlı taşıyacak oyuncusunun olmaması.
Sekidika çabuk ve hızlı ama futbol bilgisi eksik. Bence Terim, Sekidika'yı eğitmeli ve hızlı hücumcu olarak kullanmayı da düşünmeli.
SERKAN KORKMAZ - BOŞ KAĞIT
45+2'deki gole kadar Galatasaray resmi Twitter hesabı ilk 45 bittiğinde maçla ilgili yalnızca iki mesaj atabilmişti. Mesaj 1: "22' Ömer Bayram'ın serbest vuruştan şutu yandan auta çıkıyor." Mesaj 2: "32' Etebo'nun ceza sahası dışından şutu auta çıkıyor." Maçı izleyenler biliyor; bu iki enstantaneyi bildirmek ancak sosyal medyacıların 'boş kağıt vermeyelim' zorlamasıyla mümkündü (tıpkı benim görevim gereği bu yazıyı oluşturmak zorunda olduğum gibi).
Sekiz oyuncusu Kovid-19 ile boğuşan A.Gücü karşısında, G.Saray'ın ilk isabetli şutu gol olmuştu. Golü atan da sezon öncesi kurtulmaya çalışılan, hatta 'Arda'nın boşluğunu doldurmak için' oynatıldığı belirtilen Babel'di. Sarı-kırmızılılarda olumlu bir şeyler yapmak için debelenen başka isim Saracchi'nin goldeki payı büyüktü.
Çocuk öyle efor sarf etti ki beden 55'te tepki verdi ve sakatlanarak yerini Taşdemir'e bıraktı. Fatih Hoca, aynı dakikada sahada (adeta) yer işgal eden Diagne'yi oyundan alıp Arda'yı sürdü. Nitekim o dakikadan sonra rakip kaleyle daha çok haşır neşir olan bir takım izledik. Yazılarımı takip edenler, "Terim illa Arda'yı oynatacaksa Falcao ile Diagne'yi kesip Babel'i en uçta oynatmalı" dediğimi anımsayacaklar.
Babel'in bu derece önemli bir oyuncu olduğuna inanıyorum. Falcao'nun geçen haftaki performansı bir istisna olursa sezon boyunca o cümlemi hatırlatmaya devam ederim. Az eleştirdiğim Feghouli'yi bir kenara bırakın, her fırsatta eleştirdiğim Belhanda bile vazgeçilmez konumda (Arda'dan hala emin değilim).
Galatasaray dün akşamki ilk 11'i ve oyunuyla, bırakın Süper Ligi, bir alt ligde bile şampiyon olamaz. Babel'i zor da olsa kanıksayan Terim, Donk'un; Etebo, Taylan ve Ömer üçünden de daha kötü olmadığını kabul etmek zorunda. Tüm Galatasaraylılara sabır diliyorum; galiba çok zor bir sezon olacak.
REHA KAPSAL - MESAJ
Ankaragücü, Galatasaray deplasmanına yarım kadrosuyla hazırlandı, yarım kadrosuyla geldi. Zaten genel olarak kadrosu lig için yetersiz. Henüz galibiyeti yok. Bu sebeplerden dolayı maçın tartışmasız favorisi Galatasaray'dı.
Sarı-kırmızılıların kadrosuna baktığımızda Omar, Etebo ve Emre Kılınç daha önce birlikte oynamadılar. Geçmişte bu bölgede birbirini tanıyan, tamamlayan oyuncular vardı.
Galatasaray'da oyun pratiği ve oyun planı hiçbir türlü gelişmiyor. Günlük, anlık performanslarla skoru belirlerseniz, takım içi organizasyonunda özellikle de hücumda sıkıntı yaşarsınız. Galatasaray'ın topa sahip olacağı ve rakip yarı alanda set hücumu oynayacağı maç öncesi belliydi.
Fatih Terim gereken hücum setlerini belirleyip, antrenman hafızasını ve oyun hafızasını oturtması gerekirdi.
Saha içinde ağır ve temposuz futbol, oyuna akıl koyamayan, saha içi coşkusu olmayan sarıkırmızılıların belki de şu anda karşılaşabilecekleri en güçsüz takımla oynamaları şanstı. Günümüz futbolunda yalnız maç önü motivasyon konuşmaları, saha dışından müdahalelerle yok. Daha fazla planlanmış, kurgulanmış, saha içi organizasyon çeşitliliği var.
Detaylar üzerinde saatlerce kafa yormak var. Sarı-kırmızılıların bariz olarak gelişmesi gereken nokta burası. Buradaki eksiklikten belki skor çıkar, puan çıkar (zaman zaman) ama asla oyun çıkmaz.
Galatasaray şampiyon olur olmaz o ayrı ama bu futbol, yapılan mücadele yeterli değil. Seviye atlamaları gerekiyor. Galatasaray oynadığı oyunla rakiplerine 'korku mesajı 'değil, 'umut mesajı' veriyor.
ERMAN TOROĞLU - KRAL ÇIPLAK
Galatasaray'daki dahili kargaşa takıma da yansımış. Dün gece Ankaragücü kötü, Galatasaray ondan kötü. Galatasaray kötü, Ankaragücü ondan kötü. Al birini vur diğerine… 90 dakika boyunca futbol oynamadılar, top oynadılar. Hani veteranlar sözleşmişler, cumartesi akşamı saat 19.00'da Ali Sami Yen'de buluşalım, aramızda top oynayalım demişler! İnanın öyle bir maç.
Galatasaray yatıp kalkıp dua etsin dün gece Ankaragücü ile oynadı. Normal bir lig takımına karşı paçavra olurlardı.
Sarı-kırmızılılarda bazı futbolcular koşuyorlar, bazıları yürüyorlar. Fatih Terim, Diagne'yi oyundan alıyor, niye aldığını anlamak mümkün değil. Diagne'ye top mu getirdiniz de Diagne gol atmadı! Fatih Terim, Fenerbahçe'yi kastederek beyanat vermiş. "Duyuyorum ki bazıları şimdiden şampiyonu ilan etmiş" diye…
Yahu sevgili Fatih, adamlar sahada mücadele ediyorlar, iyi oynamaya çalışıyorlar, teknik adamları da sahaya-takıma vermiş, iyi olmak için uğraşıyorlar. Onlarda bir ışık var. Kimse onlara "şampiyonluk oldu' demiyor. Ama sende ve senin takımında ışık yok Fatih Hoca…
Sen böyle olursan, Trabzonspor böyle olursa, Beşiktaş da bir şeyler yapamazsa haliyle şu görüntüyle tek takım Fenerbahçe kalacak. Alanyaspor'un ne kadar nefesi yeter onu bilemeyiz tabi.
Galatasaray takımına bakıyorum hani iyi oynayan biri var mı diye. Bulamıyorum! Ankaragücü'ne bakıyorum, onda da yok. Yani maçta bir tane adam çıkarıyım, zorluyorum, yok… Bunun sorumlusu kim? İki takımın teknik direktörleri. Yani bu maçı seyretmeyen hiçbir şey kaybetmiş olmaz.
Zaten ilk 15 dakikada maçın ne olacağı belli oldu. Yıllardır lafla peynir gemisi yürüttünüz, gemiler karaya oturdu. Türkiye'de bu takımlar futbol severleri aldatıyorlar. Seyirciler, dava açsalar "Bizi aldatıyorlar" diye kesin kazanırlar.
Futbolumuz iyi hatırlıyorum yıllar önce bir ihaleye çıkmıştı. Miktar da fazlaydı. Digiturk Genel Müdürü ile Fenerbahçe Başkanı basın toplantısı yaptılar. Bu paralara malı sattık. Artık Türk futbolu yükselecek, marka değerini yükseleteceğiz dediler.