The Sun'ın haberine göre 45 yaşındaki Heidi Spence, doktorlara karşı çıktı ve hangi ilaçların onun için işe yarayacağını tam olarak belirlemek için çığır açan yeni bir test yaptı. Heidi Spencer, beyninde keşfedilen 25 tümörden sonra adeta bir dedektife döndü. Kabusu geçen yıl Anneler gününde başladı. Sağ bacağı uyuşan Heidi'ye yapılan testler, beyin ve kemiklerine yayılmış dört akciğer kanseri evresini ortaya koydu. Sadece 6 ay ömrü kaldığını söyleyen doktorları umursamadı ve internetten hastalığını iyileştirecek tedavi yöntemlerini araştırmaya başladı. 45 yaşındaki Heidi, hangi ilaçların onun için en iyi işe yaradığını tam olarak belirlemek için çığır açan yeni bir test yaptı. İngiltere'nin önde gelen kanser tedavi merkezlerinden birinde uygulanan testle Heidi'nin beş geninin mutasyona uğradığını buldu. Bunlardan ikisinde de tedavi vardı. Üç ay içinde beyin tümörleri kayboldu ve kemiklerindeki ve akciğerlerindeki tümörlerde ise küçülmeler oldu. Alex Lewis, uzuvlarını ve dudaklarını ölümcül bir enfeksiyon yüzünden kaybetti. 2013 yılında et yiyen bakteri yüzünden kollarını, bacaklarını ve dudaklarını kaybeden 38 yaşındaki Lewis'in hayatı birden kabusa döndü. Kangren yüzünden yüzünün bir kısmı ve dört uzvu da kesildi. Daily Mail'de yer alan habere göre; evli ve bir çocuk babası olan Lewis, hayata bağlanabilmek için çok uzun yollardan geçti. Hayat arkadaşı Lucy Townsend, onu bu zorlu süreçte hiç yalnız bırakmadı. Alex'in elini hiç bırakmadı. Lewis, kesilen uzuvlarının yerine takılan protezler takıldığında çok zor günler geçirdi. Protezler takıldı, onları kullanmaya başladı, dudakları olmadığı için öncelerde plastik ağızlık yapıldı. Ardından görüntüsünün daha normal görünmesi için omuz derisinden dudak yapıldı. Lewis, tek bir deri parçasıyla hem üst hem de alt dudakların bir kerede kaplanması için ameliyat edilen ilk kişi. Dikilen dudakların daha doğal görünmesi için bir de kalıcı makyaj yapıldı. Lewis, dudaklarına yapılan bu dokunuşun ardından hayatının değiştiğini ifade etti. Deri grefti ve tıbbi dövmenin, küçük oğluyla ilişkisini yeniden inşa etmesine izin verdiğini söyledi. O, dünyanın en zor hastalıklarından birinden muzdarip. 25 yaşındaki Tomasz Nadolski, aslında bir yetişkin ama Fabry hastalığı adı verilen hastalık yüzünden küçük bir çocuk gibi görünüyor. İngiliz gazete Daily Mail'de yer alan habere göre; Polonyalı Nadolski, hastalığı yüzünden adeta 12 yaşındaki bir çocuk gibi görünüyor. Göz yaşlarını tutamayan Nadolski, '25 yaşındayım ve yaşımdaki bir erkek gibi görünmek isterdim. Her gün aynada gördüğüm bu erkek çocuğundan nefret ediyorum, çünkü ben değilim' dedi. Nadolski'nin sorunları yedi yaşındayken başladı ve yediği her yemekten sonra kusuyordu, karnında, ellerinde ve ayaklarında ağrılar hissetmeye başladı. Uzun bir süre boyunca, doktorlar Tomasz'ın hastalığının ne olduğunu anlayamadı. Hatta talihsiz çocuğun probleminin fiziksel değil zihinsel olduğunu düşünüyorlardı. Nadolski, 'Ailem doktorlara inanıyor ve daha çok yemek yemem gerektiğini düşünüyorlardı. Evdeyken, sadece odamda oturuyorum ve zamanımı yalnız geçiriyorum. Kendimi yalnız hissediyorum, ailemin desteğinden yoksunum. Hastalık, aile ilişkilerimizi yok etti. Çok uzun zamandır kendimi yalnız hissediyorum' dedi. Hastalığının çok ağrılı geçtiğini, her yerinde ciddi ağrılar olduğunu söyleyen Nadolski, ayakları için de özel ayakkabılar giymek zorunda. 20 saatte bir serum almak zorunda ve ciddi ağrıları için de morfin veriliyor.