Emanet Beden' isimli albümünü çıkarmaya hazırlanan Aynur Aydın, ailesinin şarkıcı olmasına tepki gösterdiğini söyledi ve ekledi: Babam, hâlâ pavyona düşmüşüm gibi düşünüyor. Ben de her seferinde 'Baba; pavyona düşmedim, şarkıcı oldum' diyorum! Müzik dünyasına hızlı bir giriş yapan Aynur Aydın, Türkiye'deki kariyeri öncesinde Avrupa'da büyük başarılara imza atmıştı. 'Measure Up' şarkısıyla dünyaca ünlü Virgin Radyo Top 30 listesine girerek, bu listeye giren ilk Türk unvanını almıştı. Ardından 'Life Goes On' şarkısıyla iTunes Belçika'da Top 10'a adını yazdırmıştı. Sıra Türkiye'ye geldiğindeyse, 'Günah Sevap' single'ıyla listeleri zorlamaya devam etti. Telifmetre istatistiklerine göre Türkiye'de en çok yayınlanan klipler arasında Ajda Pekkan, Ferhat Göçer, Gökhan Türkmen ve Simge gibi isimleri sollayarak ilk sırayı almıştı. Bugünlerde 'Emanet Beden' isimli albümünü yayımlamak için gün sayan Aynur Aydın ile hakkında merak edilenleri konuştuk... Röportaj: Oğuzhan TORACI/ Fotoğraflar: Metin ARABACI Bugünlerde nasıl bir serüvenin içindesiniz? Güzel bir serüvenin içindeyim, yaptığım işte farklı olmaya çalışıyorum. Dünyaca ünlü aranjör Moh Denebi ile birlikte bestelediğim 'Bi Dakika' isimli bir şarkım vardı ve klibini de çekmiştik. Albüm öncesi onu yayına verdik ve ciddi bir izlenme başarısı yakaladı. Bugünlerde 'Emanet Beden' adını taşıyacak 11 şarkılık stüdyo albümümün piyasaya çıkması için gün sayıyorum. Albümde ayrıca Mustafa Ceceli ve İskender Paydaş ile de çalıştık. DÜNYA ÇAPINDA İSİM AZ Yurt dışında büyümüş ve Avrupa'daki müzik listelerini zorlamış bir insan neden Türkiye'de kariyer yapmak ister? 'Ülkene geri dön', 'Orada ekmek yoktu, onun için geldin' gibi laflardan pek hoşlanmıyorum. Çünkü Türkiye'de o kadar çok eksiklik var ki; ben bugün bir politikacı ya da yazar olsaydım yine Türkiye'yi seçerdim. Türkiye'de benim müziğime daha çok insanın ihtiyacı olduğunu hissettiğim için buraya geldim. Türkiye'deki sanatçılar o beklentiyi karşılamıyor mu? Hayır, karşılamıyor, karşılasalardı zaten ben gelmezdim. Aklımda 'Türkiye'ye geleyim, albüm yapayım, star olayım' gibi düşünceler yoktu. Yurt dışında yaşadığım dönemde; bir Türk sanatçının farklı bir şeyler yaptığına çok nadir tanık oluyordum ve 'Bizim ülkemizde de böyle sanatçılar var' diyememenin eksikliğiyle büyüdüm. Tamamen Avrupai ve dünya çapında müzik yapabilme kapasitesi çok az sanatçıda var; ben de bu yolda gitme kararı aldım. Türkiye'den dünyaya açılacağım. Bir Avrupalı olarak da dünyaya açılabilirdiniz... Sanat evrensel bir şeydir ve nereden açıldığınızın çok da önemi yok. BABAMLA ÜÇ YIL KÜSTÜK Madem sanat evrensel, neden Türkiye'de albüm çıkarıyorsunuz? Almanya'da da çıkarabilirsiniz, İsveç'te de... Doğru ama bunda biraz kader, kısmet durumu oldu. Ben paralel yürütmek istedim, Türkçe albüm Türkiye'den çıksın, sonra yurt dışında devam ederim diye düşündüm. Prodüktörüm de öyle istedi; 'Stüdyoda ne kadar deneyimin de olsa önce burada piş, televizyonda kendini nasıl ifade edeceğini öğren' dedi. O zaman bu ülkeyi de basite indirgemiş oluyorsunuz. Türk müzik sektörüyle flört edip, dünya endüstrisiyle de evlenmek istiyorsunuz... Bu bir başlangıçtır; Türkiye'yi bir anaokulu gibi gördüm ama anaokulu da her şeyden daha önemlidir. Çünkü anaokulunda geleceğinin temelini atarsın. Bence Türkiye'de başarırsan, zaten her yerde başarırsın; böyle de bir gerçek var. Varlıklı bir aileden mi geliyorsunuz? Sence Almanya'da doğmuş bir insan varlıklı olabilir mi? Olur olur... Zamanında birkaç Türk bakkalı açtıysa, olabilir. Ben varlıklı bir aileden gelmiyorum. Babam memurdu, annem de yaşlı bakım evinde çalışıyordu; sağlığıyla ilgili sıkıntı çıktı, emekli oldu. Zor muydu hayat? Çocukluk dönemim biraz zor geçti ama ilerleyen yaşlarda bunu avantaja dönüştürmeyi başardım. Almanya'ya ilk, dedem ile babaannem göç etmiş. 1970'de Türkiye'yi terk etmişler ve Almanya'da o günkü adetlere göre yaşmışlar. Ailem beni çok disiplinli yetiştirdi. Şarkıcı olma isteğinizi açıkladığınızda ne dediler? Çok büyük tepki gösterdiler ve kesinlikle istemediler. Babam, hâlâ pavyona düşmüşüm gibi düşünüyor. Şaka yapmıyorum. Ben de her seferinde 'Baba, pavyona düşmedim, şarkıcı oldum' diyorum. Nasıl ikna ettiniz onu? Hâlâ pek ikna etmiş sayılmam, babamla üç yıl konuşmadım. Kendisi benim evlenmemi, çoluk çocuk sahibi olmamı istiyor. Onun dışında herkes mutlu ama, Sizinle aynı şartlarda yaşayanlar için 'gurbetçi' diyorlar ama bunu ironik bir üslupla küçümsemek için dile getiriyorlar... Bize ezik muamelesi mi yapıyorlar? Bir daha birisi bana bu imayla gelirse ağzını burnunu kırarım; söylediğiniz iyi oldu. Kendimi gurbetçi olarak görmüyorum. Artık o yıkıldı, bir sürü sanatçımız var. Tarkan, Almanya'da doğdu, Hadise de Belçika'dan geldi... Artık bir şeylerin değişmesi lazım. Bu kadar iddialı olmak korkutmuyor mu? Ben iddialı değilim ki; 'Avrupa tarzında bir kalite yok' diyorum sadece. Dünya tarzlarına bakıldığı zaman, Türkiye'de yapılan melodilerden çok daha farklı. Eksiklik vardı, bu bir gerçek. 'Herkes kötü, ben iyiyim' demiyorum, sadece o eksikliği doldurmak istiyorum. Sizin tarzınızın sevilmeme ihtimali yok mu? Sanmıyorum, eğer o tarz sevilmese; Rihanna ya da Madonna gibi isimler Türkiye'de konser veremezlerdi. iTunes satışlarına baktığınız zaman da bir numara da Rihanna'yı görüyoruz. Demek ki mevcut müzik anlayışında biz bir şeyleri yanlış yapıyoruz ki, yeni nesil yurt dışındaki sanatçıları tercih ediyor. Şu an hayatımda aşk meşk yok Para kazanabiliyor musunuz? Yeni yeni kazanmaya başladım. Ben para konularına çok takılan bir insan değilim, paylaşmayı severim. Bu sene köylere ayakkabı ve kıyafet gönderdik; bu ülkenin böyle şeylere çok ihtiyacı olduğunu düşünen biriyim. Özel hayata gelirsek; aşk var mı? Konuşmak istemiyorum. Ama evlendi o... (Gülüyor) Kıvanç Tatlıtuğ mu? Kandırdı beni, artık geç. Zaten yeni evlendi. Espri yaptım, sakın yazma! Aşk şu an yok ama seveceğim biri çıkarsa olur.