Yazdığı senaryoda kendisine 'mağdur şarkıcı', bana ise (ne alakası varsa) kadın düşmanı, şiddet yanlısı bir adam rolünü uygun görmüş. Amacı kolay yoldan kahraman olmak... İşte olayın aslı: Bakırköy Emniyet Müdürlüğü "Etkinlik alanında sosyal mesafe kurallarına uyulmadığı ve konserin yasa dışı yapıldığı tespit edilmiştir", konserin yapıldığı mekan ise "Kontroller uzayınca Mosso kendi isteğiyle son şarkısını söylemeden konseri bitirdi" dedi. Olay budur, algı operasyonu yapma Melek!
Çarşamba günü Melek Mosso'nun Aqua Florya Hayal Kahvesi'nde verdiği konserde ilginç bir olayın yaşandığını yazdım. Üstelik, olayla ilgili olarak Mosso'nun ekibini aradığımı, konuyla ilgili bir açıklamalarının olup olmadığını sorduğumu da belirttim.
Ama kendisi sessiz kalmayı tercih etti. Haber çıktı ve olaydan 28 saat sonra şarkıcı, akla ziyan bir açıklama ile herkesi şoke etti. Belli ki Mosso, haberin ardından kafasında bir oyun kurmuş. O oyunda kendisine 'siyasi mağdur şarkıcı', bana ise kadın düşmanı, şiddet yanlısı bir adam rolü vermeyi uygun bulmuş.
LİNÇ KAMPANYASI
Gelelim Mosso'nun kurduğu oyundaki çelişkilere. Şarkıcı, haberimi yalanlayamıyor. Yani haber doğru. Sıkıntı ise bunun hemen ardından beni konumlandırdığı nokta. Ne alakası varsa beni kadınlara şiddete ve tecavüze karşı sessiz kalmakla itham ediyor. Üstelik bu deli saçması suçlamanın ardından sevenlerini ve hazır kıta bekleyen tetikçileri sosyal medya üzerinden harekete geçirip bana karşı bir linç kampanyası başlattı. Kısa süre içinde sosyal medyadan yüzlerce hakaret ve ağza alınmayacak küfüre maruz kaldım.
Mosso, bir günde 'ucuz' kahraman ilan edilirken, ben hedef tahtasına oturtuldum. Buradan, mesaj atarak şahsıma küfür ve hakaret yağdıran yüzlerce isme tek tek manevi tazminat davası açacağımı belirtmek isterim. Bu arada tek bir şarkı üretmeden kolay yoldan şöhret olma yolunu seçen Melek Mosso'nun beyanatlarıyla çelişen iki açıklamaya da yer vermek istiyorum.
