RÖPORTAJ: TANSU CEYLAN
'Malazgirt:1071 Bizans'ın Kıyameti' filminin çekimlerine Ekim ayında Konya'da başlandı. GÜNAYDIN ekibi seti yerinde ziyaret etti. Tarihi bir dönemi anlattıkları için çok mutlu olan oyuncular, heyecanlarını paylaştı
Yapımcılığını ve yönetmenliğini Bilal Kalyoncu'nun üstlendiği 'Malazgirt 1071: Bizans'ın Kıyameti' filminin çekimlerine 17 Ekim'de Konya'da başlandı. Ben de soluğu memleketim Konya'da aldım. İlk olarak, hem yapımcılığı, hem de Özgür Bakar ile birlikte yönetmenliği üstlenen Bilal Kalyoncu ile film üzerine sohbet ettik. Şubat 2020'de vizyonda olacak film için 14 milyon TL bütçe harcanmış. Savaş sahnelerinde 100 atın kullanıldığı filmin çekimlerinde gerçek mekanlar tercih edilmiş. Devlet büyüklerinin de projenin yapım aşamasında desteğini esirgemediği 'Malazgirt: 1071'in galası gerekli izinler alınırsa Külliye'de yapılacakmış. Başrollerinde Vildan Atasever, Cengiz Coşkun, Haluk Piyes, Caner Kurtaran gibi isimlerin yer aldığı filmin setinde yaklaşık 250 kişi çalışıyor. Sette çay yerine Konya'nın geleneksel lezzeti etli ekmek tüketiliyor. Sette oyuncularla sohbet etme imkanım da oldu. İşte o röportajlar...
VİLDAN ATASEVER
'Setin kraliçesiyim'
"15 gündür buradayım. Dönem işi çekiyoruz, çok kıymetli Malazgirt hikayesi. Filmde Selçuklu mimarisini kullanıyoruz, platoda değil gerçek mekanlarda çekim yapmak önemli, bu tarihi korumak gerekiyor. Film ekibi genel olarak erkek kadrodan oluşuyor ama ben setin kraliçesiyim. Bizans kraliçesi 'Eudokia'yı oynuyorum. Dönem işlerine yakıştığımı söylüyorlar. 'Keşke o dönemde yaşasaydım' demiyorum, yaşadığım zamandan memnunum. Her şey değişiyor ama insanlık, insan ruhu, psikolojisi aynı kalıyor. Zaman, mekan, kostüm değişse de mücadeleler aynı. Bütün kadınlar bir kraliçe kadar güçlü, ileri görüşlü ve mücadeleci. Bu dönemde milli duygularımız güçlendi, o yüzden tarih merak ediliyor. Filmde İslam sancağı dikmemiz, örfü, adeti, değerlerimizi, musikimizi çok iyi yansıtmak gerekiyor çünkü biz ancak kendi kültürümüzle varolup ilerleyebiliriz. Konya halkı inanılmaz sıcakkanlı. Mevlana ve Sadreddin Konevi türbelerini ziyaret ettim. Sette de yalnız kalmadım, nişanlım buradaydı. Allah evliliği ne zaman nasip eder bilmiyorum ama saygıyla ilerleyen bir ilişkimiz var."
CANER KURTARAN
'Türk halkı rolümü anlayışla karşılasın'
Çekimler güzel gidiyor, dönem işi olması, gerçek bir hikaye olması heyecan verici. Doğu Roma İmparatoru Romen Diyojen'i oynuyorum. 'Romen'i bir Türk'ün oynuyor olması hoşuma gidiyor. Bize ait, aynı zamanda onlara da ait tarihi bir durum, çok kadim olaylar yaşanıyor. Bu medeniyetlerin savaşla, gelenekle, siyasetle birbiriyle karşılaşması, savaşmasını, yer değiştirmesini binlerce yıl önceki bakış açısıyla izliyoruz. 'Romen'in Türklere karşı sert tutumu var, umarım linç edilmem. Halkımızın rolümü anlayışla karşılayacağını düşünüyorum. Ülkemiz çok milliyetçi, birkaç ay sokağa çıkamam ya da korumayla çıkarım. (Gülüyor)
ASELA DEMİR
İçten samimi aile gibi bir set
"Konya; doğal ve tarihsel zenginliklerle dolu bir şehir, tüm dünya için büyük önem taşıyor. Bu zenginlikleri filmimizde de bol bol izleyebilirsiniz. Ayrıca Konya halkı da çok misafirperver. Ben Bizans tarafında yer alan 'Valeria' adlı bir karakteri canlandırıyorum. Kraliçe karakterini oynayan sevgili Vildan Atasever ile aynı sahneleri paylaşmak çok keyifliydi. Film, çok geniş bir oyuncu kadrosuna sahip, herkes çok içten ve samimi, adeta kocaman bir aile gibi olduk.