Darbesi çok sertti... Hâlâ kendime gelmiş değilim...
Atv'nin yeni dizisi Sustalı Ceylan'dan söz ediyorum. Ne yazık ki sıfatı "baba" olan bir insan müsveddesi, metresine para yetiştirmek için öz evladını organ mafyasına sattı.
Hem de bir an bile düşünmeden. Çocuğun merdiven altında böbreğini aldı vicdansızlar. Kanaması olmasına rağmen ölüme terk ettiler.
Ne yalan söyleyeyim, bir baba olarak izlemesi zordu. İster istemez empati yaptım ve karanlık bir girdapta kayboldum. Henüz sersemliğimi üzerimden atamamam bundandır...
Evlatlarımızı bir dakikalığına gözümüzün önünden ayırmanın faturası çok ağır hale geldi, bunu bir an bile aklınızdan çıkarmayın" diyor Sustalı Ceylan.
Neyse, benim gibi evladı için yüreğini vermeye dünden razı babalar burada mı?..
Çocuk zaafı üzerine kurulan senaryoları sevmem aslında. Reyting adına fazla "iliştirme" bulur ve sık sık da eleştiririm. Ama bu kez yazılan hikayenin "haberci" ve "uyandırıcı" yönü daha ağır basmıştı.
Evet, ne yazık ki bunlar masal değil. Böyle anne babalar yaşıyor aramızda. Yeni doğan bebeğini çöp konteynırına atanlar, 5 aylık bebeğini bile bile komşunun sapık gençlerine teslim edenler, ailece bir olup Narin'e kıyanlar, ekran kaydırmaya dalıp, bebeğini küvette unutarak boğulmasına sebep olanlar, Adana'da minicik bebeğine yatakta işkence eden babalar, adına dünya denilen bu setin rezil karakterleri değil mi?