Dilan-Engin Polat çifti ve Bahar-Nihal Candan kardeşlerin kara para aklama davaları... Seçil Erzan ve ona parayı kaptıran ünlü futbolcular vs... Son dönemde ülkece dolandırıcılık haberlerine doyduk... Haftalardır bu olayları konuşuyoruz.
Arda Turan, Emre Belözoğlu gibi futbol starlarının milyon dolarları elden teslim etmeleri... Karşılığında not defterinden kopartılmış kağıt parçalarına 'para teslim' edildi gibi notlar almaları... Bir koyup üç alacaklarını düşünmeleri... Hepsine hayret ediyoruz!
Dilan-Engin Polat çifti ve Bahar- Nihal Candan kardeşler ve Seçil Erzan'ın insanları nasıl böyle dalga geçer gibi dolandırdıklarını şaşkınlıkla okuyoruz.
AKIL TUTULMASI
Peki, bu insanlar nasıl böylesine büyük akıl tutulması yaşıyorlar?
Bu sorunun cevabı Türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük dolandırıcısı olarak bilinen Sülün Osman'ın yıllar önce mahkemede verdiği ifadede gizli. O ifade, bugünlerde sosyal medyada yeniden gündem oldu...
Dolmabahçe Saat Kulesi'ne bakarak saatini ayarlayan bir vatandaşa Saat Kulesi'ni satan... Taksim Meydanı'nın kendisine ait olduğunu söyleyip gelenden geçenden para toplamayı başaran... Ve en son Galata Kulesi'ni satarken yakalanan Sülün Osman'ın işte mahkemede verdiği o meşhur ifadeden bir bölüm:
"On tane bilezikle geliyorum adamın önüne akşam vakti. Kuyumcunun kapısındayız.
Bilezikleri bozdurmam gerektiğini, o an nöbetçi eczaneye gidip hastaneden istedikleri ilaçları almamın şart olduğunu söylüyorum falan.
Hakiki olsalar bileziklerin fiyatı bin lira. Diyorum ki 300 liraya ihtiyacım var. Paranın gerisi umurumda değil, yeter ki karım ameliyat masasında kalmasın... Adam sabah kuyumcuya gidip bilezikleri bin liraya bozdurabileceğini ve birkaç saat içinde havadan 700 lira kazanacağını düşünüyor. 300 lirayı verip alıyor bilezikleri.