SABAH'ın FETÖ'cülerle ilgili yayınlarından rahatsız olan Almanya, kendi basınının yaptığı benzer haberciliği araştırmacı gazetecilik olarak basın özgürlüğü kapsamında değerlendirirken, SABAH'ın haberlerini ise 'ifşa etmek' ve neredeyse ajanlık faaliyeti olarak görüyor. SABAH'ın araştırmalar yaparak hazırladığı haberlere benzer Almanya'da yüzlerce haber yayınlanırken hiç sorun yaşanmadı.
Bu haberlerin ardından tek bir gazetecinin evi basılmadı, böyle bir uygulama gerçekleşmedi. Hatta Alman basını son olarak Almanya'da hakkında şikâyetler olduğu için Türkiye'ye kaçan ünlü aşçı Attila Hildmann'ı bulunca, bunu "büyük bir özel haber başarısı" olarak lanse etti. Hildmann'ı Türkiye'de izini sürüp saklandığı yerde bulan tek bir gazeteci hakkında hiçbir soruşturma açılmadı.
ÇİFTE STANDART
Dün ise Bild gazetesi, Rheinland Pfalz Eyaleti'nin Kusel kasabasına bağlı Rammelsbach ve St. Julian köylerinde yapılan bir baskının haberini yayınladı. Çok gizli bir operasyon olduğu belirtilen haberle ilgili Bild, iki evin korunduğunu veya dinlendiğini yazdı. Hatta bir evden polis aracına kablo çekildiğini ve muhtemelen evin dinlendiğini yazan gazete, bu evlerin fotoğraflarını yayınladı.
EMİR CIA'DAN GELMİŞTİR
SABAH Gazetesi Almanya Temsilcisi İsmail Erel ve SABAH Avrupa Gazetesi Haber Müdürü Cemil Albay'ın, FETÖ'cü Cevheri Güven'in şikâyeti üzerine Alman polisi tarafından gözaltına alınmasının yankıları sürerken, Alman siyasetçi ve yazar Christoph Hörstel, A Haber'e açıklamalarda bulundu. Hörstel, Almanya'da basın özgürlüğünün güvence altında olmadığına ve Almanya'daki SABAH çalışanlarına yapılan operasyonun seçim arifesinde gerçekleştirilmesine dikkat çekti.
Hörstel, "Sabah Avrupa gazetesine yapılmış düşmanca bir baskın. Açıkça görülüyor ki artık Almanya'da basın özgürlüğü güvence altında değil. Eğer Alman istihbarat servisi bu iki Türk gazetecinin peşine düşüyorsa bu emir direkt olarak CIA'dan gelmiş demektir. Çünkü Alman istihbarat servisleri ile CIA çok yakın çalışıyor" dedi.
