Türkiye, dünyada 5. nesil savaş uçağı üreten 5 ülkeden biri oldu. 1 Mayıs'ta İstikbalin Yüzyılı tanıtım programında, Türkiye'nin ilk insanlı, süpersonik jet uçağı Hürjet ilk uçuşunu gerçekleştirirken KAAN da pistbaşı yaptı. Ülkenin savunma sanayiindeki devrimsel atılımının son ürünlerinden biri olan KAAN ile Türkiye, savunma sanayiinde tarihi gelişmelere imza atıyor.
İSMAİL DEMİR'DEN KAAN AÇIKLAMASI
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Konya'da önemli bir sanayi altyapısı olduğunu, sanayinin Anadolu'ya yayılmaya devam edeceğini söyleyerek, Türkiye'nin Milli Muharip Uçağı KAAN hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
MPG AŞ'nin Konya tesislerinde güçlü araçlar sınıfında devreye girdiğini hatırlatan Demir, "Bize özellikle kurtarıcı araç formatında, gerek tank gerek zırhlı araç kurtarmaya yönelik araçlarla ilgili projelerimizi MPG geliştirdi. Burada önemli bir araç modifikasyon ve geliştirme işlemleri olduğu gibi, zırhlama ve mayına karşı dayanıklılık özelliklerinin de eklendiği bir dizi ürün ortaya çıkmaya başladı" diye konuştu.
"KAAN DIŞA BAĞIMLILIKTAN KURTARACAK"
Demir, milli muharip uçak KAAN'ın önemine işaret ederek şöyle konuştu:
"Malum amacımız 5. nesil savaş uçağı yapmak. Çok fonksiyonlu, çok yönü olan hem bombardıman hem avcı uçağı rollerini üstlenecek. Bizim KAAN'ımızın radara görünmezlik özelliği, tamamen dijital sistem üzerine oturması, her şeyin elektronik olarak çeşitli sistemlerle haberleşiyor olması gibi bir dizi özelliği var. O açıdan KAAN vurucu güç olarak önemli bir fonksiyon görecek. Dünyada da çok az ülkede görülen, çok az ülkenin sahip olduğu bir kabiliyete sahip olacağız. Bu işe soyunan topu topu 5 ülke var. Onlardan bir tanesi biz olduk. Diğer ülkeler, alıcı ve kullanıcı müşteri durumundalar. KAAN, bizi dışa bağımlılıktan da kurtarmış olacak. KAAN'daki millilik hedefimiz şu anda yüzde 70. Bunun yüzde 90'a kadar gitmesi kaçınılmaz. KAAN'ın bütün sistemleri o kadar modern olacak ki bunu dışarıdan almak isteseniz dahi alamayacağınız sistemler var."
TÜRK ORDUSUNUN HAVADAKİ KILICI OLACAK
KAAN'a uygulanabilecek yeni sistemler üzerinde çalışmaların sürdüğünü vurgulayan Demir, özel sektör, vakıf şirketleri, üniversiteler ve TÜBİTAK'ın işbirliğiyle projelerin devam ettiğini dile getirdi.
