"RİSK PRİMİ 260 PUANIN ALTINA GERİLEDİ"
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, makro finansal istikrarın güçlenmesiyle ülkenin risk priminin düştüğünü, kredi notunun arttığını dile getirerek, 2023 yılı Mayıs ayında 700 baz puana yükselen risk priminin 260 puanın altına gerilediğini kaydetti. Türkiye'nin risk primindeki iyileşmeyle gelişmekte olan ülkelerden olumlu ayrıştığını vurgulayan Şimşek, "Bu dönemde gelişmekte olan ülkelerin ortalama risk primindeki düşüş 47 baz puanken, ülke risk primimiz 445 puan azaldı. 2024'te üç büyük kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notu iki kademe artırılan tek ülkeyiz." ifadelerini kullandı.
"Yüksek enflasyon, karşı karşıya olduğumuz en önemli makro dengesizliktir." diyen Şimşek, uyguladıkları programın temel amacının fiyat istikrarını sağlamak olduğunu, bunun da uzun soluklu çaba gerektirdiğini söyledi.
Bu nedenle programın ilk yılını dezenflasyona geçiş dönemi olarak planladıklarını, yüksek enflasyonun öngördükleri gibi mayısta zirveye ulaştığını anlatan Şimşek, şunları kaydetti:
"Haziranda başlayan dezenflasyon süreci devam ediyor. Son 5 ayda yıllık enflasyon 26,9 puan azalarak yüzde 48,6'ya geriledi. Para politikasına hassasiyeti yüksek olan temel mallarda enflasyon düşüşü daha belirginken, dünyada olduğu gibi bizde de hizmetlerde atalet yüksek seyrediyor. Özellikle geriye dönük fiyatlama davranışının yüksek olduğu kira ve eğitim grubundaki yıllık artışlar ve kiralardaki yüzde 25'lik tavan uygulamasının kalkması enflasyondaki düşüşü sınırladı. Enflasyondaki katılıkların giderilmesi zamana yayılsa da ekim ayında tüm kesimler için 12 ay sonrası enflasyon beklentilerinin son 2,5 yılın en düşük seviyesine gerilemesi bu konudaki olumlu gidişata işaret ediyor."
Şimşek, gelecek dönemde dezenflasyonda 3 temel hususun belirleyici olmasını beklediklerine işaret ederek, bunları; para politikasının enflasyona gecikmeli etkisinin zamanla daha net görülmesi, 2025'te bütçe açığının milli gelire oranının azalmasının negatif mali etki yaratması ile bütçe imkanlarının elverdiği ölçüde yönetilen ve yönlendirilen fiyatların enflasyon hedefiyle uyumlu olması olarak sıraladı.