Pandemi ile birlikte çalışma hayatına yeni modeller girdi. Uzaktan çalışma, esnek çalışma, kısa mesai, part-time mesai gibi modeller değişik şekillerde uygulandı. Ancak bu modellerin yasal zeminlerinin hazırlanması ve kalıcı olarak uygulanması da tartışma konusu oluyor.
Türkiye'de de yeni çalışma modelleri üzerinde çalışmalar başlamış durumda. Bir yandan kamu personeli için taslak yönetmelikler hazırlanırken bir pandan da özel sektörde yeni modellerin uygulanması değişik ülkelerde pilot olarak deneniyor.
TATİLİMİZ DE ÇOK MESAİMİZ DE
Ülkemize baktığımızda yasal çalışma süresi haftada 45 saat olarak uygulanıyor. Bunun 35 ya da 40 saat olarak uygulanması gündemde. Bu çalışma sürelerinin yetip yetmeyeceği ise tartışma konusu. Çünkü Türkiye'de fazla çalışma saatlerine bakıldığında dünyada üst sıralarda görülüyoruz. Türkiye'deki ortalama çalışma süresi ise 47.8 saat. Buna göre her işçi haftada en az 3 saat mesaiye kalmış oluyor.
OECD verilerine göre, Türkiye'de çalışanların yüzde 30'a yakını haftada 50 saatten fazla çalışıyor. Bu oran OECD ortalamasında sadece yüzde 10 civarında. Türkiye'de 'ücretli işlerde' erkeklerin yüzde 47'si, kadınların ise yüzde 33'ü çok uzun saatler çalışıyor. 60 saatin üzerinde çalışanlar listesine baktığımızda ise Türkiye'de yüzde 20'ler civarında. OECD'de aynı oran yüzde 7 civarında seyrediyor.
Bütün bunlara rağmen Türkiye'de resmi tatiller veya en çok da kamu tarafında ortaya çıkan idari izinlerle 9-10 güne çıkan bayram tatilleri de eklenince yıl içindeki tatil günlerimiz 100 günü geçiyor. Resmi tatillere baktığımızda ise yine Avrupa'da ön sıralarda yer alıyoruz. 9 günlük tatiller haricinde resmi tatil gün sayımız 15.5 gün. Diğer ülkelerde ise resmi tatiller 12-13 gün arasında değişiyor.
ÇALIŞAN SAĞLIĞI ÖNE ÇIKIYOR
Kısa çalışma sürelerini deneyen ülkelerde yapılan araştırmalara göre çalışanların daha sağlıklı olduğu, ailelerine ve kendilerine daha fazla zaman ayıran çalışanların daha verimli oldukları gözleniyor. Bu durum hem üretim kalitesini artırıyor hem de iş barışının sağlanmasına yardımcı oluyor. Uzun süreler fazla çalışma yapan işçiler eğer bunun karşılığını da yeterince alamıyorlarsa hem mutsuz oluyorlar hem de verimlilikleri düşüyor. Bu yüzden yasalarımız günde 3.5 saatten daha çok fazla çalışma (mesai) yapılmasını yasaklıyor. Bu durumda yıllık fazla mesai sınırı da 270 saat olarak belirleniyor.
KARŞILIĞI ÖDENMELİ
Türkiye'de mesai yapan işçinin onayının alınması şartı bulunuyor. İşveren işçinin yaptığı fazla çalışma saatlerini hesaplayarak bunları yüzde 50 fazla ücret ile ödemek zorunda. Parası ödenmezse haklı fesih şartları oluşuyor. Bu durumda çalışan isterse tazminatını talep edebiliyor. Bunun dışında fazla çalışılan saatler için işçi isterse para almak yerine serbest zaman da talep edebiliyor.
Serbest zaman da aynen para hesabında olduğu gibi yüzde 50 fazlasıyla veriliyor. Yani 2 saat mesai yapan bir işçi 3 saat serbest zaman kazanıyor. Denkleştirme yöntemiyle de fazla çalışma yaptırılıyor. Bu durumda da mesai ücreti ödenmiyor. Belli günlerde kısa belli günlerde uzun çalışılarak haftalık 45 saat tamamlanmışsa buna denkleştirme yöntemi deniliyor ve mesai ücreti oluşmuyor.