Venedik'te toprak altından çıkarılan bir mezarın kendi dönemindeki kayıtlara göre "vampire" ait olduğu ortaya çıkarıldı. Burada bulunan çoğu cesetin ağzında taş vardı. "Bunun sebebi ne?" diye soracak olursanız; cesetlerin öldükten sonra canlanıp birilerini ısırmasını engellemekmiş...
O tarihlerde Vampirlerin kan içmekten çok, ölen insanların kefenlerini çiğneyerek veba salgına sebep olduklarına dair inanışlar vardı. İtalyan Floransa Üniversitesi öğretim üyelerinden Matteo Borrini, mezarı kazanların vampir olmasından şüphelendikleri cesetlerin ağızlarına tuğla koyarak buna engel olduklarına inandıklarını söylemektedir.
Vampirler hakkındaki bu inanışın sebebi cesedin taşınması sırasında ağzından kan geliyor olmasından kaynaklanabileceği düşünülmekte.
Bergama antik kentinde tarihin ilk duş sistemi bulundu. Dünya üzerinde duş sistemini ilk kez Yunan İmparatorluğu'nun kullandığı ortaya çıktı.
Paskalya Adası'nda bulunan bu tablet, üzerinde pek çok bilgiyi barındırıyor. Fakat ne yazık ki bu dili okuyabilen son kişi 1900'lerde öldü.
1950'de bulunan bu robot, tam olarak insan gibi hareket edebiliyor.
Bu sarayda üstten ve yerden ısıtma bulunuyor. Bilim insanları yaptıkalrı çalışmalar sırasında binanın özel silindirler ile ısıtıldığını fark ettiler.
Roma ve Pers zamanından kalma bir tünelde bulunan yüzlerce insan iskeleti o kişilerin tünelde hapsedildiğini düşündürüyordu. Fakat gerçek sonradan ortaya çıktı. Karşı taraf tünele kükürt gazı doldurarak insanların ölümüne neden olmuştu.
Torino örtüsü olarak bilinen bu örtü, bilinene göre İsa çarmıha gerildiğinde onun vücuduna sarılmıştı. Bilim dünyası ise bu örtü üzerindeki desenin bir yüz olduğunu ifade ediyor.
L'Anse aux Meadows adındaki bu yer, Amerika'nın keşfinden çok daha önceye dayanıyor. Kalıntılar ise Vikingler'i gösteriyor.
Meksika'nın başkentinde arkeologlar büyük bir keşfe imza attı.
Aztek İmparatorluğu'ndan kalma 676'dan fazla kafatasını buldu.
Kadın ve çocukların çoğunlukta olduğu yüzlerce kişinin, o dönemdeki 'kurban' ritüeli için öldürüldüğü düşünülüyor.
Arkeologlar, bugünkü Meksiko City'nin merkezinde yer alan Aztek İmparatorluğu'nun başkenti Tenochtitlan'daki bir tapınakta 676'dan fazla kafatası keşfetti.
Yüzlerce yıllık insan kafalarının kadın ve çocuklara ait olduğunu açıkladı.
Uzmanlar bulunanların, onbinlercesinden sadece ufak bir parça olduğu görüşünde. Aztekler'in, adeta bir kule gibi görünen kafatası mezarındaki insanları 'güneşe hediye etmek için' 'adak olarak' feda ettikleri, bunun için ayin yaptıkları biliniyor.
Devasa yapının düşmanların içine korku salmak ya da mahkumlara göz dağı vermek amacıyla yapıldığı düşünülüyor.
Antropolog Bolanos, "Burada daha önceki bilgilerimizle açıklayamadığımız, kaydı olmayan bir şey olmuş. Bu kule bulunduğunda, ülkeyi işgal etmeye gelen İspanyol askerlerin kafataslarını bekliyorduk. Oysaki kafatasları kadın ve çocuklara ait. Bu, bölgemizde bir ilk" dedi.
Kafataslarının Tzompantli'de halka açık bir şekilde sergilendikten sonra bölgeye getirildiği düşünülüyor.
Kulenin tabanı henüz ortaya çıkarılamadı.
