İşgalci İsrail kuvvetlerinin, Gazze Şeridi'ne yönelik katliamlarında 27'nci gün yine savaş suçlarıyla geçti. Gazze Şeridi'nde öldürülenlerin sayısı 265 artarak, 9 bin 61'e yükseldi.
7 Ekim'den bu yana hastaneleri, mülteci kamplarını, yerleşim yerlerini ya da ibadethaneleri hedef alan İsrail dün de yine sivilleri bombaladı.
İsrail ordusunun Gazze'de, Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na ait (UNRWA) okulun çevresine düzenlediği saldırıda en az 27 kişi öldürüldü.
İsrail ordusu saldırıyı beyaz fosfor bombası ve top mermileri ile düzenledi. Dün ayrıca fırını da hedef aldılar. Yaralananlar arasında çok sayıda kadın ve çocuğun bulunduğu bildirildi.
Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi UNOCHA'nın güncellemesine göre, 7 Ekim'den bu yana Gazze'deki 11 fırın vuruldu ve yıkıldı.
ÜÇ MÜLTECİ KAMPINA BOMBARDIMAN
İsrail'in 24 saat içerisinde iki kez hedef aldığı Cibaliye Mülteci Kampı'ndaki bilanço da ağırlaşıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı "Cibaliye katliamında şehit, yaralı ve kayıp sayısı bin kişi" açıklamasını yayınladı.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), İsrail'in Cibaliye Mülteci Kampı'nda düzenlediği saldırılarda çok sayıda çocuğun hayatını kaybettiğini açıkladı.
Cibaliye'den sonra İsrail devlet terörünü diğer kamplara yöneltti. Düzenlenen saldırılarda Bureyc ve El-Magazi kampları hedef alındı. Bureyc'te 15, El Magazi kampında ise çoğunluğu çocuk ve kadın 18 kişi hayatını kaybetti.
Onlarca binanın yerle bir olduğu saldırılarda çok sayıda sivilin enkaz altında kaldığı belirtildi. Ayrıca İsrail, Şati Mülteci Kampı sakinlerine bildiri atarak bölgeyi terk etmeleri çağrısında bulundu.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği mülteci kamplarına saldırıların "savaş suçu" olabileceğini açıkladı. İsrail yönetimi kamuoyunu aldatarak Gazzelilerin kuzeyden güneye tahliye olmasını söylüyor.
Ancak İsrail'in bu yalanı da çürütüldü. İngiliz yayın kuruluşu BBC, İsrail'in Gazze'nin güneyine de saldırdığını kanıtladı.
SUÇ ORTAĞI ABD YİNE SUSPUS
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, İsrail'in yaptıklarının "savaş suçu" teşkil edip etmediği yönündeki sorulara, bu konuda bakanlığın bir değerlendirmesinin olmadığı yanıtını verdi ve saldırıları neden kınamadıklarına ilişkin soruları da yanıtlamaktan kaçındı.
56 YILLIK DEVLET TERÖRÜNÜN ADI: YAHUDİ YERLEŞİM BİRİMLERİ
İşgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilerin yıllardır maruz kaldığı saldırıların ve Yahudi yerleşimci şiddetinin son günlerde daha da artmasıyla Avrupa Birliği ve ABD'nin de bu saldırıları "terör" olarak tanımlamaya başlaması konuyu yeniden gündeme taşıdı.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te inşa edilen toplam 262 Yahudi yerleşim biriminin varlığı, burada egemen bir Filistin devletinin de kurulmasını imkânsız hale getiriyor.
Birleşmiş Milletler (BM), işgal altındaki Batı Şeria'da son haftalarda Filistinlilere yönelik saldırılarda yüzde 100'e yakın artışa dikkati çekerek uyarıda bulundu. Bugün 230 bini Doğu Kudüs'te olmak üzere bölgede 690 bin Yahudi yerleşimci yaşıyor.
İSRAİL'İ BOYKOT YAYILIYOR
Ürdün'de Gazze'deki soykırımda Washington'un İsrail'e verdiği destek nedeniyle Amerikan, İngiliz ve Fransız markaları boykot ediliyor.
Belçikalı nakliye işçileri, İsrail'e silah sevkiyatını boykot edip malları yüklemiyor.
Sırbistan'ın Novi Pazar sakinlerinin yanı sıra kasabadaki restoran ve kafe sahipleri, İsrail ürünlerini ve İsrail ordusunu mali olarak destekleyen uluslararası şirketlerin ürünlerini boykot etmek için güçlerini birleştirmeye karar verdi.
Mısır'da piyasaya çıktıktan bir asırdan sonra, meşhur meşrubat markası Spiro Spathis yeniden ilgi odağı oldu. Satışları üçe katlandı.
2005 yılından bu yana faal olan Boycott, Divestment and Sanctions (Boykot, Tasfiye ve Yaptırımlar) hareketi her zamankinden daha popüler hale geldi.
İngiltere'nin başkenti Londra'da Filistin destekçisi bir grup, İsrail ordusuna destek verdiği gerekçesiyle İtalyan havacılık ve savunma şirketi Leonardo'nun girişine kırmızı boya atarak protesto eylemi düzenledi.
DİPLOMATİK AMBARGO BÜYÜYOR
ABD ve Avrupalı devletlerin tam desteğini alan İsrail'e karşı bir yandan da birçok ülkenin tepkisi giderek büyüyor.
Şili, Kolombiya, Brezilya ve Venezuela gibi ülkelerden sonra dün de Avustralya ve Somali'den Tel Aviv yönetimini hedef alan açıklamalar geldi.
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese , sivillerin korunması için her türlü çabanın gösterilmesi gerektiğini belirterek, "Her Filistinlinin hayatı, her İsraillinin hayatı gibi önemlidir" açıklamasında bulundu.
Bolivya, İsrail ile diplomatik ilişkilerini kesen ilk Latin Amerika ülkesi oldu.
Ürdün: Büyükelçisini geri çağırdı.
Bahreyn: Elçilerini çağırdı.
