Türkiye'de tarihi dava başladı, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya yargılanmaya başladı. Dünyada da birçok demokratik ülkede zor da olsa darbeciler yargılandı. Darbeci diktatörler iktidarlarını kaybetse de uzun süren çabalardan sonra hakim karşısına çıkarıldılar. Kimileri ise hala yargı önüne çıkarılamadı. İşte o örnekler... ARJANTİN- Jorge Videla Mart 1976'da Arjantin'in yönetimini alan askeri yönetimin sonu 1982'de İngiltere'ye karşı yapılan Falklands Savaşı'nda alınan yenilgiyle geldi. 1983'te seçim kararı alan son cunta, kendilerine dokunulmazlık kazandırdı. Dokunulmazlık zırhına giremeyen 9 cunta üyesi 1985'te halka karşı işledikleri suçlar yüzünden yargılandı. General Jorge Videla ve Amiral Emilio Massera ömür boyu, General Roberto Viola 17 yıl hapse çarptırıldı. 3 general de 4.5 ile 8 yıl arasında hapis cezası aldı. Suçlu bulunan yöneticiler 1989 ile 1990'da yeni cumhurbaşkanı Carlos Menem tarafından affedildi. 2010'da dokunulmazlıkların kaldırıldığı düzenlemenin ardından ise 600'den fazla kişi için soruşturma açıldı. YUNANİSTAN- Dimitrios İoannidis 21 Nisan 1967'de albaylar cuntası iktidara el koydu. Kasım 1973'te güvenlik güçlerinden sorumlu Dimitrios İoannidis (sağdan ikinci)yönetimi ele geçirdi. Türkiye'nin Kıbrıs harekatından sonra etkinliğini yitiren İoannidis, sivilleşme adımlarına engel olamadı. Ocak 1975'te vatana ihanet ve isyan suçlamalarıyla tutuklanan 20 darbeci hakim karşısına çıktı. Diört isme verilen ölüm cezası ömür boyu hapse çevrildi. Papadopoulos 1999'da bir hastanede ölünceye kadar hapiste kaldı. Pattakos ve Makerezos, sağlık sorunları nedeniyle 1990'da serbest bırakıldı. İoannidis ise 16 Ağustos 2010'da hapiste yaşamını yitirdi. ŞİLİ- Agusto Pinochet 1973'te genelkurmay başkanıyken demokratik bir şekilde seçilmiş Salvador Allende'yi deviren General Agusto Pinochet 1990'a kadar ülkeyi demir yumrukla yönetti. Yönetimi boyunca 3 bin kadar insanın öldürüldüğü ve 30 bin kadar kişinin işkenceye uğradığı düşünülüyor. 1999'da İngiltere ziyareti sırasında tutuklandı. İspanya'ya iade davası sürerken, 2000'de serbest bırakılarak ülkesine geri dönmesine izin verildi. 2002'de ülkenin Yüksek Mahkemesi, Pinochet'nin bunama dâhil olmak üzere sağlık sorunları yüzünden suçlamaların düşmesi gerektiği kararını verdi. 2004'te kararını değiştiren Yüksek Mahkeme, mahkemeye çıkabileceğine hükmetti. Ev hapsine alınan Pinochet, çeşitli katliamlar ve cinayetlerle suçlandı. Suçlu bulunmadan önce, 10 Aralık 2006'da öldü. PAKİSTAN- Pervez Müşerref General Pervez Müşerref 1999'da anayasayı askıya alarak ülke çapında sıkıyönetim ilan edip muhaliflerini tutukladı. Başbakan sürgüne gönderildi. 2011'de genelkurmay başkanlığı dışında cumhurbaşkanlığı görevini de yürüteceğini açıklayan Müşerref, 2003'te siyasi partilerle anlaşma yapıp meclisten 1999'daki darbenin yasal olduğunu belirten bir kanun geçirdi. 2007'de sadece cumhurbaşkanı olarak ülkeyi yönetmeye başladı. 2008'deki seçimlerden sonra kurulan meclis Müşerref'e karşı soruşturma açılmasına karar verince istifa eden darbe lideri Londra'ya gitti. Pakistan meclisinin Müşerref'i vatana ihanetle yargılanması yönünde çabaları da henüz meyvesini vermedi. MISIR- Hüsnü Mübarek Monarşi'nin devrildiği 1952'den 2011'e kadar Mısır askeri diktatörlükle yönetildi. Enver Sedat'ın 1981'de suikasta kurban gitmesi üzerine Cumhurbaşkanı Yardımcısı olan Hüsnü Mübarek yönetimi devraldı. 2011 başında başlayan halk ayaklanmasıyla istifa etmek zorunda kalan Mübarek, 24 Mayıs'ta savcılık tarafından ayaklanma sırasında halka ateş açılmasını emretmek ve yolsuzlukla suçlandı. Suçlu bulunması durumunda ölüm cezası alabilir. Avukatları, Mübarek'in resmen istifa etmediğini ve cumhurbaşkanı olarak bu tür suçlara karşı dokunulmazlığı olduğunu öne sürüyor. ENDONEZYA- Suharto 1967'den itibaren 31 yıl Endonezya'yı demir yumrukla yöneten Suharto, 1997 Asya Krizi'nden sonra çıkan güven bunalımıyla büyük zarar gördü. Mart 1998'de 5 yıllığına yeniden cumhurbaşkanı seçilen Suharto, binden fazla kişinin öldüğü olaylar sonrası mayısta istifa etmek zorunda kaldı ve ülke resmen demokrasiye geçti. Yolsuzlukla suçlanan Suharto'yu yargılama çabası eski diktatörün sağlık sorunları yüzünden sonuç vermedi. Ancak 2008'de ölen Suharto'nun oğlu dâhil birçok akrabası yolsuzluk suçlamalarıyla çeşitli hapis cezaları aldı. GÜNEY KORE- Chun Doo-hwan Orgeneral Chun Doo-hwan 1980'de ordudan emekli olup cumhurbaşkanı seçildi. Tüm siyasi partileri kapatan Chun, kendi partisini kurdu ve yeni bir anayasa yürürlüğe koydu. 1988'e kadar cumhurbaşkanlığı görevini yürüttü. Seçimlerde, yerine kendi partisinden yakın arkadaşı emekli General Roh Tae-woo seçildi. 1993'te göreve gelen yeni Cumhurbaşkanı Kim Young-sam, ikisinin de yolsuzluk ve insanlığa karşı suçlardan yargılanması gerektiğini söyledi. 1995'te Chun ve 16 darbe lideri devlete karşı isyan suçlamasıyla tutuklandı. Dava 1997'de Chun ve Roh'un isyan, görevi kötüye kullanmak, cinayet ve yolsuzluktan suçlu bulunmasıyla sonuçlandı. Chun ömür boyu hapis cezası alsa da cumhurbaşkanı tarafından affedildi. Ancak tüm askeri nişanları ve rütbeleri geri alındı. Roh'un aldığı 22.5 yıl hapis cezası da daha sonra affedildi.