Geçtiğimiz haftalarda ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin Tayvan'a yaptığı ziyaret sonrası Ateş Çemberi olarak anılan Çin-Tayvan-ABD üçgeninde sular durulmuyor.
Ziyaret sonrası Çin'in art arda yaptığı tatbikatlardan sonra ise Tayvan'da 'savaş çıkabilir' sesleri yükselmeye başladı.
Özellikle ülkenin Çin kıyılarına yakın rüzgarlı Matsu adalarında, son günlerde yalnızca bu konu konuşuluyor.
Halk, Matu adalarının savunmasızlığı nedeniyle oldukça gergin. Tayvan'ın en kuzey bölgesinde bulunan büyük bir askeri üsse ev sahipliği yapan Dongyin adasında yaşayan 27 yaşındaki Dora Liu, "Kendimi hiç güvende hissetmiyprum. Bu ada, savaşın resmen ön cephesi olacak" dedi.
Kayalık Matsu adaları, Tayvan'ın geri kalan kısımları gibi 1949 yılından beri savaş tehdidiyle yaşıyor. Adalar, Soğuk Savaş'ın zirve yaptığı yıllarda Çin tarafından düzenli olarak bombalanmıştı.
Tayvan halkı, Çin'in askeri varlığının 1950 ve 1960'lardan çok daha 'alçakgönüllü' olduğunu vurguluyor.
Ana Nangan adasında pazarcı olarak çalışan Chien Chun-te de yeni krizden dolayı oldukça endişeli olduğunu dile getirdi.