Türkiye'nin Libya'da Ulusal Mutabakat Hükümeti ile yaptığı deniz yetki alanları anlaşması ve Libya'da darbeci Hafter'e karşı mücadele eden Libya ordusuna verdiği destek petrol ve gaz çetelerini panikletti. Libya ordusunun en önemli enerji ihraç merkezlerinden Sirte'ye yaklaşması ise darbeci Hafter'i destekleyen ülkeleri telaşlandırıyor. Sabah Gazetesi yazarı Bercan Tutar, Suriye'yi yamalı bohçaya çeviren ABD ve bölgedeki petrol ve gaz çetelerinin kirli oyunlarını yazdı.
Türkiye'nin ağırlığını koymasıyla Libya ve Doğu Akdeniz'deki kirli planları akamete uğrayan ABD liderliğindeki petrol ve gaz çetesi ülkeler, şimdi yedekteki senaryolarını devreye sokmanın hazırlığı içindeler.
PANİK HAD SAFHADA
Türkiye'nin desteklediği Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne (UMH) bağlı güçlerin Libya'nın en önemli enerji ihraç merkezlerinden Sirte'ye dayanmasından sonra darbeci Halife Hafter'i destekleyen ülkelerdeki panik de had safhaya çıktı.
YABANCI AKTÖRLERİN VEKALET SAVAŞI
Şunu unutmayalım ki enerji zengini Libya'ya müdahele eden yabancı aktörlerin Hafter üzerinden yürüttüğü vekâlet savaşı, Türkiye'nin siyasi barış çabalarını sekteye uğratmaya ayarlı.
LİBYA'DA ZORU BAŞARAN TÜRKİYE
Haliyle bütün kem gözler kılı kırk yaran bir stratejiyle hareket eden Türkiye'nin üzerinde. Zira 2011'den beri iç savaşın pençesindeki Libya'da zoru başaran Türkiye sayesinde ilk kez ulusal uzlaşı iklimi doğdu.
TÜRKİYE'NİN ATEŞKES ÇABASI
Burada Türkiye sadece Rusya'ya değil ABD'ye de Libya'daki barış sürecine müdahil olması için özel bir önem veriyor.
Nitekim başta Başkan Erdoğan olmak üzere Sayın Çavuşoğlu da hemen her fırsatta ABD'ye Libya'da ateşkes çabalarına katkı sağlaması çağrısında bulunuyor.
SURİYE'Yİ YAMALI BOHÇAYA ÇEVİREN ABD
Ancak Suriye'yi yamalı bohçaya çeviren ABD'den bu konuda şu ana kadar net bir yanıt gelmiş değil. Üstelik Trablus'taki meşru hükümeti desteklediğini sık sık dile getirmesine rağmen. Türkiye ve Rusya'nın Suriye'de benzer bir işbirliğini Libya'da da hayata geçirmesine karşı çıkan Amerikalı yetkililerin bu sessizliği, ülkeyi nüfuz bölgelerine bölen bir stratejiden yana olduklarının işareti olarak okunmalı.
HAFTER'İN CESARETLENDİRİLMESİNİN SONUÇLARI
ABD, Libya'nın tamamını alamasa da Hafter'in belli bir bölgede direnmeye cesaretlendirilmesinin ülkenin şu anki 'de facto/ fiili' bölünmesini daha da derinleştireceğinin farkında. Çünkü bir ülkenin nasıl 'Balkanlaştırılacağını' kimse ABD'den daha iyi bilemez.
ABD'NİN LİBYA'YI İKİNCİ SURİYE YAPMA PLANLARI
Libya'yı ikinci Suriye yapma planları çerçevesinde beşinci kol faaliyetlerine başlayan Amerikan medyasında daha şimdiden Hafter'in düştüğü hataya -yani tüm ülkeye sahip olma isteğine- Türkiye'nin desteklediği güçlerin de düştüğü manipülasyonu yapılıyor.
HAFTER'İN YENİLGİSİNİ BİLE BİR AVANTAJA ÇEVİRME HESABI
ABD'nin Hafter'in yenilgisini bile bir avantaja çevirme hesabı yapan bir aktör olduğunu unutmayalım. Onlara göre eğer Hafter, Trablus hükümeti karşısında zayıflarsa o zaman meşru hükümetin (UMH) Türkiye'ye olan ihtiyacı da zayıflar.
AbD'NİN SİNSi TEZGAHI
Çok uçuk görünse de bu ihtimalin göz ardı edilmemesinde fayda var. Çünkü ABD'nin bu sinsi yaklaşımına farklı endişelerle de olsa Rusya da destek veren bir pozisyon içinde.
MEŞRU HÜKÜMETİN ÇATISI ALTINDA BİR ULUSAL UZLAŞININ ÖNEMİ
Bu nedenle AB, ABD, Rusya ve diğer bölgesel güçlerden gelen ateşkes çağrılarına meşru hükümetin çatısı altında bir ulusal uzlaşı sağlanana kadar karşı çıkmak gerekir.
Zira ateşkes bahanesiyle çatışmayı bu seviyede dondurmak tam da Libya'yı ABD ve diğer güçlerin kirli planlarına göre bölmek demektir.