Soğuk havanın yanı sıra alışveriş merkezleri, kreş ile okul gibi kapalı ve kalabalık ortamlarda geçirilen zamanın artması, virüs ile bakterilerin çevreye kolayca yayılmalarına yol açarak hastalıklara adeta davetiye çıkarıyor. Özellikle de üst solunum yolu enfeksiyonları kış aylarında çocukların peşini bırakmıyor. Bu hastalıkların çoğu antibiyotik gerektirmeden yakınmalara yönelik tedavilerle ortadan kaldırılsa da, bazen hastaneye yatmayı gerektirecek kadar ciddi bir tabloya da neden olabiliyor. Bu yüzden kış aylarında çocukları bakteri ve virüslerden korumak çok önemli. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nurcan Ertem özellikle kreş öncesi yaştaki çocukları hastalıklardan korumanın en etkili yolunun onları kapalı ve kalabalık ortamlardan uzak tutmak olduğuna dikkat çekerek, 'Bunun nedeni ise mikropların kapalı ortamlarda çok daha kolay bulaşabilmeleri. Öyle ki su damlacıkları iki saat boyunca havada asılı kalabiliyor ve içindeki mikroplar solunum yoluyla bulaşabiliyor' diyor. Dr. Nurcan Ertem kış aylarında çocuklarda en sık görülen 5 hastalığı anlattı, önemli öneriler ve uyarılarda bulundu. GRİP (İNFLUENZA) Grip çocuklarda en sık görülen kış hastalığı. Damlacık yoluyla ya havanın solunması ya da eşyaların ortak kullanılması sonucu bulaşıyor. Çoğunlukla ateşli hafif bir üst solunum yolu enfeksiyonu şeklinde görülürken, bazen yaşamı tehdit eden bir hastalığa dönüşebiliyor. Yüksek ve inatçı ateş, burun akıntısı, boğaz ağrısı, kas ve eklemlerde ağrı, karın ağrısı, titreme, gözlerde kızarıklık, öksürük bulantı, kusma bazen ishal en sık görülen belirtilerini oluşturuyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nurcan Ertem bakteriyel enfeksiyon söz konusu değilse tedavide antibiyotiklerin yeri olmadığını belirterek, 'Çocuğun şikayetlerine göre semptomatik ateş düşürücü, bol sıvı ve gerekirse öksürük şurupları ile antiviral ilaçlar verilebiliyor' diyor. SOĞUK ALGINLIĞI (NEZLE) Çocuklar bir kış boyunca 7-8 kez soğuk algınlığı geçirebiliyorlar. 100'den fazla virüsün yol açtığı bu hastalık büyük çocuklarda bulaştıktan 3-4 gün sonra boğaz ağrısı, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, hafif ateş, baş ağrısı ve yorgunluk gibi bulgularla seyrederken, bebeklerde ise ateş, beslenme güçlüğü, iştahsızlık, huzursuzluk ve nefes almada güçlük gibi daha ağır belirtilerle ortaya çıkıyor. Genelde 1 haftada düzelse de, öksürük bazen 2 haftaya uzayabiliyor. Rutin tedavisinde antibiyotiklerin yeri olmuyor, çocuğun istirahat etmesi, bol sıvı alması, ortam ısısının iyi ayarlanması ve sağlıklı beslenmesi yeterli geliyor. AKUT BRONŞİYOLİT En sık 2 yaş altı ve özellikle ilk 1 yaş altındaki bebekleri etkileyen viral bir enfeksiyon. Üst solunum yolu bulguları sonrasında gelişen hışıltı ve solunum sıkıntısı olarak tanımlanıyor. 1 yaş altında olan, kalabalık ortamlarda yaşayan, sigara içilen ortamlara maruz kalan çocuklarda daha sık görülüyor. İlk başlarda burun akıntısı ve hafif ateşle seyrederken, hastalık ilerledikçe akciğerlere inerek solunum sıkıntısı, hızlı nefes alma, göğüste çekilmeler ve hışıltılı solunum gelişebiliyor. Bu belirtilerde mutlaka hekime başvurmak gerekiyor, çünkü tedavi edilmezse ciddi solunum sıkıntısı, solunum durması (apne), sıvı kayıpları (dehidratasyon) ve kalp yetmezliği gibi ciddi problemler gelişebiliyor. PNÖMONİ (ZATÜRRE) Akciğerlerde bakteri ve virüslerin yol açtığı bir enfeksiyon. Yüksek ateş, öksürük, iştahsızlık, halsizlik, sık ve zor nefes alma, bazen de göğüs ile karın ağrısı belirtileri veriyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nurcan Ertem erken tanı ve tedaviyle tamamen iyileştirilebilen pnömoninin tedavide geç kalındığında ise dünyada ve ülkemizde, özellikle 1-4 yaş arası çocuklarda yüksek oranda ölüme neden olduğu uyarısında bulunuyor. Dr. Nurcan Ertem bu nedenle üst solunum yolu enfeksiyonlarında 3 günden sonra devam eden ateş, solunum sıkıntısı, hırıltılı solunum, taşipne (hızlı nefes alma) göğüs, sırt veya karın ağrısı, genel durumda bozulma ile beslenme güçlüğü sorunlarında mutlaka hekime başvurmak gerektiği uyarısında bulunuyor. OTİT (ORTA KULAK İLTİHABI) Özelikle grip, soğuk algınlığı ve farenjit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında bakteriler ile virüsler; boğaz ve kulak arasında uzanan östaki kanalı aracılığıyla orta kulağa geçerek enfeksiyona neden olabiliyorlar. Hastalık kulak ağrısı, bazen ateş ve işitme azlığı gibi bulgularla görülüyor. Kulak iltihabı çoğunlukla geceleri şiddetleniyor, çünkü yatmak kulaktaki basıncın değişimine neden oluyor. İhtiyaç halinde antibiyotik tedavisi uygulanabiliyor.