Büyükşehir Belediyesi 'Mavi Ev Konuşmaları' ile dünyada yaygın bir hastalık haline gelen Demans ve onun bir türü olan Alzheimer konusunda Antalyalıları bilinçlendirmeye devam ediyor. 'Alzheimer Yaşlının Kaderi mi?' başlıklı bilgilendirme toplantısına Dokuz Eylül Üniversitesi Geriatri Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Turan Işık konuk oldu. Moderatörlüğünü Prof. Dr. İsmail Tufan'ın yaptığı toplantıya hasta yakınları ve vatandaşlar katıldı. Toplantı öncesinde Akdeniz Üniversitesi Gerontoloji Bölümü Yaşam Boyu Egzersiz Uzmanı Hiroshi Nakajima, katılımcılara Alzheimer'ı önleyici 'Rajio Taisou' egzersizi yaptırdı. ALZHEİMER HASTALIĞININ BELİRTİLERİ Prof. Dr. Ahmet Turan Işık, konuşmasında basit unutkanlıklar ile Alzheimer'a bağlı unutkanlıkların ayırt edilmesi gerektiğini vurguladı. Günlük yaşam aktivitelerini destek almadan bağımsız olarak yerine getirebilen yaşlıların durumunu 'selim yaşlılık unutkanlığı' olarak değerlendirmek gerektiğini belirten Işık, hastalık belirtilerini ise şöyle anlattı; 'Hastalık ortaya çıkmadan uyarıcı semptomları ortaya çıkıyor. Titiz bir insan dağınık, çok kibar bir insan küfürbaz bir insan haline geliyor, hasta dikkatini toplayamıyor, çok iyi araç kullanırken bildiği şehirde bile yolları karıştırmaya, kaybolmaya başlıyor. Bununla birlikte çok iyi yemek yapan birinin yaptığı yemekler yenmez hale geliyor, inisiyatifini kaybediyor, toplumdan kendini izole etmeye başlıyor.' HASTALIĞIN ORTALAMA SÜRESİ 12 YIL Alzheimer hastalığının başlangıcından son ana kadar gelişim süresinin ortalama 12 yıl olarak kabul edildiğini belirten Prof. Dr. Işık, hastalığın evrelerini şöyle özetledi; 'Hastalık öyle bir süreç alıyor ki, önce sadece basit unutkanlıklarla, hasta yakınlarının da hoş karşıladığı unutkanlıklar başlıyor. Daha sonra hastanın unutkanlıkları artmaya başlıyor ve tekrar tekrar aynı şeyleri soruyor. Telefonunu kullanamaz hale geliyor, yemek yapamaz hale geliyor, evde tek başına bırakılamaz hale geliyor. Düzgün beslenemiyor, kendi başına banyo yapamıyor, tuvalet ihtiyacını tek başına gideremiyor, altı alınıyor ve en sonunda yatağa düşüyor. Daha sonra da hasta bize bir iki kelime ettiğinde mutlu olduğumuz bir hal alıyor. Bu süreç de ortalama 12 yıl sürebiliyor.' ALZHEİMER ÖNLENEBİLİR Mİ? Alzheimer hastalığının 'Başarılı Yaşlanma Felsefesi' ile önlenebileceğini belirten Prof. Dr. Işık, güçlü yaşama ümidinin önemini vurguladı. Işık, Alzheimer hastası olunmasa dahi başarılı yaşlanmanın takip edilmesi ve çocukluktan itibaren bir yaşam felsefesi edinilmesi gerektiğini belirterek, egzersiz yapılması, kronik hastalıklarla mücadele ve aktif bir yaşam sürdürülmesinin önemine işaret etti. Yaşam şeklinin düzenlenmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Ahmet Turan Işık, 'Özellikle yaşam tercihi değişiklikleri ile sosyal ilişkiler kurarak, kilo kontrolü yaparak, yeterli uyku ile koruyucu bir tedbir alabiliriz. Fiziksel egzersiz oldukça önemli. Yapılan çalışmalar göstermiştir ki fiziksel egzersiz hem hastalığın gelişme riskini azaltıyor hem de hastalardaki hızlı ilerlemeyi azaltıyor. İlaçtan önce fiziksel egzersiz öneriyorum. Zihinsel aktiviteler de aynı şekilde önem arz etmektedir. Kullanmadığımız organlar körelir. Beyninizi kullanmazsanız, beyniniz de sizi kullanmaz. Gerekirse yeni hobiler edinin, dil öğrenin, yeni bir işe, yeni bir uğraşıya kendinizi adayın' şeklinde konuştu. SADECE TIBBİ BİR HASTALIK DEĞİL ABD'de 65 yaş üzerindeki 9 yaşlıdan birinin Alzheimer olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ahmet Işık, nadir bir hastalık olarak ortaya çıkan Alzheimer'ın 100 sene sonra yaygın bir hastalık halini alacağını ifade etti. Alzheimer hastalığının sadece tıbbi değil, ekonomik ve sosyolojik boyutlarına da değinen Prof. Dr. Işık, şunları söyledi; 'Meme Kanseri, Prostat Kanseri, kalp rahatsızlıklarına bağlı ölümler belirgin bir şekilde azalırken, yine ABD'de Alzheimer hastalığına bağlı ölümler hızla artmaktadır. 2015 yılında ABD'nin hastaya ve hasta yakınlarına harcadığı para 236 milyar dolar. 2050 yılında bu oranın 1.2 trilyon dolar olacağı tahmin ediliyor.' Kaynak: İHA