Röportaj : Oğuzhan TORACI - GÜNAYDIN Fotoğraflar : Yağmur DİNÇ 'Oyuncu olmasaydım kendi mesleğimi yapardım' diyen Furkan Palalı: Jeoloji mühendisliği okudum ve Konyalıyım. Eskiden orada bir sondaj şirketi açma fikrim vardı. Yani kendi işimi kurmayı planlıyordum ama hiç öyle olmadı Televizyonun yeni jönlerinden Furkan Palalı, tiyatro oyuncusu olarak başladığı kariyerinde, 2011 yılında Türkiye'de ve dünyada Best Model seçilen ilk manken olmuştu. Başarılı dizilerin ardından bu yıl 'Somuncu Baba: Aşkın Sırrı' isimli sinema filmiyle beyazperdeye transfer olan başarılı oyuncu ile fit fiziğine inat The Market at Bosphorus'un mutfağına girip hem ekmek yapıp afiyetle yedik, hem de hakkında merak edilenleri konuştuk.. Birçoğu mankenlikten sonra oyuncu olur ama siz oyunculuktansonra mankenlik yaptınız. Tiyatro kökenlisiniz değil mi? Evet, tiyatro kökenliyim. Dizi oyunculuğuna Best Model yarışmasından sonra başladım ama yarışma öncesinde tiyatroya başlamıştım. Sporun oyunculuğumun bir parçası olduğunu unutmamak lazım ve fiziğime bakmak zorundayım. Niye tiyatro gibi meşakkatli bir yolu seçtiniz? Zoru seçeyim diye düşünmedim ama kendimi daha donanımlı hale getirmek için tiyatroyla başlamayı tercih ettim. Televizyondaki başarınıza basamak olan şey; mankenlik miydi, tiyatro muydu? Biri tanınma adına daha ön plana çıkardı, diğeri de oyunculuk performansımı geliştirdi. Bir proje için kilo alıp fiziğinizi deforme etmeniz istenirse kabuleder misiniz? Dizide mi, sinemada mı? Benim için ikisinin ayrımı önemlidir; sinema için yaparım. BÖBÜRLENMİYORUM 'Somuncu Baba: Aşkın Sırrı' sinema filmindeki rolünüzdenetkilendiğinizi söylemişsiniz. Hayatınızda ne değiştirdi? 'Değiştirdi' demek büyük bir kelime olabilir ama 'Etkiledi' diyebiliriz. Sekiz ay film üzerine çalıştık ve tasavvufun ne olduğunu daha çok anlayabildim. Bu tecrübeden sonra, daha sakin bir adam oldum ve insanlara önyargıyla yaklaşmamaya başladım. İnsanoğlu çoğu zaman kendisiyle övünmeyi seviyor ama maneviyatı kaybedince hiçbir şey tatmin etmemeye başlıyor. O yüzden böbürlenmeyi bıraktım. Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği'nden mezun olduğunuzu öğrendim. Öğrencilik dönemleri zor muydu? Çok parlak bir öğrenci değildim. Çalışkanlar, orta halliler ve zayıflar vardır ya, ben hep o ortadaki adamdım. Jeoloji okuduğunuza göre günün birinde sizi de Deprem Dedeolarak görür müyüz? Ben Konyalıyım ve orada bir sondaj şirketi açma fikrim vardı. Yeni binalara su kuyuları falan açacaktım. Yani kendi işimi kurmayı planlıyordum ama hiç öyle olmadı. İş dünyasındaki planlara geri döner misiniz? Oyunculuk devam ederken de yapabilirim. İleride bir kafe açabilirim. Yüksek lisans da yapmışsınız. Günün birinde sizi bir okulda dersanlatırken görebilir miyiz? Öğretmenlik yaparsam keyifli olabilir ama öğrenciler tiye almaya kalkarlarsa, adım sıfırcı Furkan'a çıkar. ÇOCUĞUMLA ARAMDA FAZLA YAŞ FARKI OLSUN İSTEMEM 30 yaşına girdiniz ve erkekler için '30 yaş sendromu yaşar' derler. Sizde durumlar nasıl? Yaşım büyüyor diye hiç o triplere girmedim. Her yaşın ayrı güzelliği var. Ben buna inananlardanım. 30'a geldiğinize göre aile kurma zamanı gelmedi mi? 30'a girdiğim anda bu geyikler döndü ama 20'li yaşlarımınbaşındayken '30'dan sonraki dönemde evlenmeye niyetim olur' demiştim. Eğer hayırlı bir kısmetim olursa tabii ki evlenmek isterim. Düşündüğüm yaş sınırlarındayım, çok uzatmamam lazım. Çünkü çocuğumla aramda fazla yaş farkı olsun istemem. Ailenizin evlilik baskısı oluyor mu? Annem ara sıra 'Evlilik için ne düşünüyorsun?', 'Yok mu biri?' gibi sorular soruyor. Espri yapıyor, 'Birini buldum, sizi tanıştıracağım' diyor. Acaba gerçek olabilir mi diye bu muhabbeti ilerletmiyorum. BU ÜLKEDEN BAŞKA YERE GİTMEM Son yıllarda Türkiye'nin üzerinden kara bulutlar geçiyor. Yaşananlar size neler hissettirdi? Tabii her şey tatsızlaşıyor. Her an benim de başıma gelebilir. Mesele giden değil, gidenin arkasında kalanın acılarını paylaşmaktır. En büyük korkum sevdiklerimin zarar görmesidir. 'Daha ne kadar İstanbul'da yaşayabiliriz?' diyor musunuz? Ülkeyi terk etme fikrine sıcak bakmam. Çünkü ne olursa olsun bu ülkenin topraklarından çıkmak istemem.