GÜNAYDIN - Ayşe ÖZYILMAZEL Yıllardır film galalarına gitmiyorum. Yok canım, üşendiğimden değil; galada filmin tadına varamadığımdan. Film dediğin keyifle izlenir; giyersin en rahat kıyafetlerini, alırsın patlamış mısırını, yayıla yayıla izlersin, düşünürsün, 'Eee filmimizi nasıl buldun?' etkisi altında kalmadan değerlendirirsin. Hatta olur ya, beğenmezsen arada çıkıverirsin. Cem Yılmaz'ın yeni filmi 'Arif V 216'nın galasına davet etmek için aradıklarında 'Yeni yıl yeni umutlar' dedim ve yılların 'Galaya gitmem' kararını kenara bırakıp Zorlu PSM'nin yolunu tuttum. Türk sinemasının gala tarihinde böyle bir kalabalık görmedim. Sosyetiği, sinemacısı, reklamcısı, çoluk çocuğu, yapımcısı, sosyal medya ünlüsü; duyan gelmiş. Sanırsınız Kennedy Uzay Merkezi'nden roket atılacak. 'Yahu ne oluyor, nerede duracağız, yer bulamıyoruz!' diye deli danalar gibi dolanıp sonunda balkonun en sağında yer bulabildik. Bulduk da, takıntılı insanım işte; 'Ben bu filmi aylardır bekliyorum, kuş bakışı izleyemem, hakkı bu değil' deyip o itinayla yapılmış saçıma, o makyajıma, o topuklu ayakkabılarıma rağmen film başlamadan çıkıp eve gittim. Neymiş? Her zaman yeni yıl, yeni kararlar diye bi'şey yokmuş çünkü bazı kararlar tecrübeyle sabit alınırmış...