Usta gazeteci ve fotoğrafçı Savaş Ay, Samatya'daki İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde vefat etti. 14 yıldır gırtlak kanseriyle mücadele eden Savaş Ay, bir ropörtajında hastalığıyla olan mücadelesini 'Yaşamı çok sevdiğim için ölümü de sevdim, ondan korkmadım' sözleriyle dile getirmişti. 14 yıllık kanser mücadelesini geçen yıl Sabah Gazetesi'nden Pervin Metin'e verdiği ropörtajda şu sözlerle anlatmıştı usta gazeteci, 'Teflon gibi olmak lazım, üzerine hiçbir şey yapışmayacak. Bir de annem hastalığımı öğrendiğinde 'Sakın üzülme' demişti. Ben de anne sözü dinledim.' Savaş Ay 26 Mart 1954 yılında İstanbul'da doğdu.Çocukluk yılları İstanbul Üsküdar Selamsız'da geçen Savaş Ay nam-ı diğer 'Savaş Abi', Ünlü ses sanatçısı Şükran Ay ile Ünlü sihirbaz ve gösteri sanatçısı Turan Ay'ın oğludur. Çocukluk yılları anne ve babasının ünlü birer sanatçı olması sebebiyle kulislerde ve birçok şehirde dolaşmakla geçmiştir. Annesi Şükran Ay'ın daha kundakta bebek iken çalışması sebebiyle yalnızlığı o yaşlarda hissetmeye başlamıştır. Annesi Şükran Ay'ın sahne aldığı bir akşamı bakın Savaş Abi şöyle anlatmış; 'Bir keresinde annem, 'Makber'i' yani 'her yer karanlık'ı okurken her yeri kararttılar diye korkup ağlamışım.Gıpti kemancı Cemal'in karısı Melek abla memesini, yaşıtım olan oğlunun ağzından çekip,beni emzirmiş susmuşum.Annem azsonra sahneden indiğinde duymuş olayı. Çok telaşlanmış.Parmağını gırtlağıma sokup kusturmuş beni...Ama herhalde hepsi çıkmadı' Anneme göre zaman zaman yaptığım şımarıklıkların, yüzsüzlüklerin ve küfürbaz oluşumun nedeni sırf bu yüzden : 'Benim içimde çingene sütü kalmış.Kanımda azda olsa çingenelik işlemiş'. Bu sebepten olsa gerek Savaş Ay çingeneleri bazı insanların yaptığı gibi dışlamamıştır. Ve hatta 2001 yılında çingenelerin hayatını konu alan 'Dansöz' filminin senaristi ve yönetmeni olarak hayata geçirmiştir. Marmara Üniversitesi İktisat ve idari bilimler fakültesi mezunu olan Savaş Ay, daha sonra İİTİA' da eğitim görmüştür. Ve mesleğe yani gazeteciliğe 1974 yılında Dünya gazetesinde muhabir olarak başlamıştır.Daha sonra bir çok gazete ve dergilerde çalışmıştır. Bunlardan birkaç tanesi ; Tercüman,Vatan,Milliyet,Sabah,Posta gazetelerinde ve Akajans'ta çalıştı.Halen Takvim gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır.Televiyon hayatına ise 32.gün programında çalışarak atıldı.Burada Ali KIRCA, M.Ali Birand, Coşkun ARAL, gibi ünlü isimlerle çalışmıştır. Daha sonra 18 Ağustos 1993 yılında 'A Takımı' adlı bir haber programı yaptı ve uzun yıllar bu programdan ne Türkiye'yi nede kendisini vazgeçiremedi. ATV,Kanal 6,star tv, TGRT, kanal 1 gibi tv kanallarında A takımının yanısıra; Savaş Ay'la show biz', 'Savaş Ay'la tozlu yollar', 'Savaş Ay'la sokak arası', 'studyo 4' 'Savaş Ay'la Muhabir' gibi programlar yaptı fakat A takımından tam 15 senedir vazgeçemedi. Bu programla bir çok ilke imza atan Savaş Ay, Ağrı Doğu Beyazıt'a okul kampanyası sebebiyle bir gecede tam 1 trilyon(eski TL) para toplayarak adından uzun yıllar bahsettirdi. Bunun yanısıra yapmış olduğu 'Beyaz Tebeşir' kampanyası ile yine bir çok çocuğun okumalarına sebeb olarak yüzlerini güldürdü.Bunun yanısıra kendi meslek dalında almış olduğu 600 ün üzerinde birçok başarı ve ödüller mevcuttur.Bu ödüllerden en ilginç ve kendimce en iyisi ise Türkiye gazeteciler cemiyeti 1992 yılın gazetecisi ödülü' dür. Savaş Abi travesti kılığına girip onların yaşadığı bir takım zorlukları gözler önüne sermiş ve bunu haberle harmanlamasını bilip bu ödülü layıkıyla haketmiştir. Yaşadığı ve yaptığı tüm haber ve tecrübelerin meyveleri olan 6 kitaba sahiptir.Bunlar;'Ay Hikayeleri', 'Göz Tanığı', 'Ara Sokak', 'Sokak Çocuğu', 'Çamur Şevketin Torunu' ve son olarak da 'Anlat Savaş Abi'ne adlı kitaplara sahiptir. Savaş Ay'a göre Savaş Ay kimdir sorusuna cevap ise ; 'Daha ilkokuldayken, dedem Çamur Şevket'in manav dükkanında özenle dizdiğim elmalar ve müşteriye verdiğim fazladan para üstleri sayesinde, alnımın teriyle kazandığım aşırmacalardayken ellerim, kulağımı tabure sohbetlerinden kalına bir 'çenebaz çamur'um. 'Bunları bir kenara bırakırsak ; esasında ben yalnızca,1954 Mart' ının bir sis çocuğuyum...Doyar mıyım ki zafere? Düşler görürüm ayaküstü... Şöyle bir estirdim mi rüzgarımı dağılır düşlerimin sisi... SABAH gazetesinin usta kalemi, A Takımı'nın kaptanı duayen gazeteci Savaş Ay Samatya'daki İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşam savaşını kaybetti. KANSER TEŞHİSİ TESADÜFEN KONULMUŞ Önceleri program nasıl devam edecek diye düşünen sanatçı, her hafta birisinin sunması için ünlü dostlarına rica etmiş. Hepsi teklife sıcak bakarak kabul etmiş ancak daha sonra buna gerek kalmamış. HASTANEDE HEP MORAL KAYNAĞI OLDUM HER TERAPİDE ÜNLÜ BİR KİŞİ YANIMDA HAZIR BULUNUYORDU