Rüzgar Çetin Yurtdışı yasağını kaldırmak istiyor İtiraz dilekçesinde, 'Tutuklu bir sanığın tahliye edildikten sonra tekrar tutuklanmasının talep edilmesinin usulen bir dayanağı yoktur' denildi Beşiktaş'taki trafik kazasında polis memuru İsmet Fatih Alagöz'ün şehit olmasına, polis memuru Emre Tetik'in ise yaralanmasına neden olduğu gerekçesiyle 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılarak tahliye edilen Rüzgar Çetin hakkında konulan yurtdışına çıkış yasağına itiraz etti. EVDEN ÇIKAMIYOR Çetin'in avukatları aracılığıyla yaptığı itirazda, 'Kamuoyunda oluşturulan olumsuz algı nedeniyle evinden dışarı çıkamadığı, konulan yurtdışı yasağının sanığın durumuna ve amaca uygun olmadığı' vurgulanarak kaldırılması talep edildi. 'USULEN DAYANAĞI YOK' Hakkında 6 yıl 3 ay hapis cezası verilerek tahliye edilen Rüzgar Çetin, savcılığın itirazı üzerine konulan yurtdışı yasağı kararına itiraz etti. Rüzgar Çetin, avukatları aracılığıyla İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne itirazda bulundu. İtiraz dilekçesinde, 'Tutuklu bir sanığın tahliye edildikten sonra tekrar tutuklanmasının talep edilmesinin usulen bir dayanağı yoktur. Tahliye kararı kesin karardır. Cumhuriyet tarihi boyunca tahliye kararlarının kesin niteliği genel kabul görmüştür' denildi. Dilekçede, adli kontrol tedbirinin yasal ve hukuksal bir açıklaması bulunmadığı ve yok hükmünde olduğu ifade edildi. 'OLUMSUZ ALGI NEDENİYLE EVDİNDEN DIŞARI ÇIKAMIYOR' Verilen adli kontrol kararının Anayasa'nın ölçülülük ilkesine, masumiyet karinesi hükümlerine aykırı olduğu belirtilen dilekçede, 'Müvekkil kamuoyunda oluşturulan olumsuz algı nedeniyle evinden dışarı çıkamamakta linç edilmekten çekinmektedir. Konulan yurtdışı yasağı sanığın durumuna da amaca da uygun değildir' ifadelerine yer verildi. 'MAĞDUR VE ÖLENİN YAKINLARIYLA SULH SAĞLANDI' Rüzgar Çetin'in 8 ay 4 gün tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildiği kaydedilen dilekçede, verilen ceza onanırsa 5 ay 11 gün daha cezaevinde kalacağı, bu kadar cezası kalan bir hükümlünün kararla birlikte tahliye edilmemesinin hukuki bir dayanağı olmayacağı belirtildi. Mahkemenin tahliye kararının yasaya uygun ve hatta geç kalınmış bir karar olduğu da belirtilen dilekçede, olaydan sonra mağdur ve ölenin yakınlarıyla helalleşilerek sulh sağlandığı da vurgulandı. 'KİŞİSEL ÖZGÜRLÜĞÜNÜ İHLAL NİTELİĞİNDE BİR KARAR' Suçun taksirli bir suç olduğu, Rüzgar Çetin'in kaçmasının söz konusu olmadığı ifade edilen dilekçede, yurtdışı çıkış yasağı şeklindeki adli kontrol kararının hukuka aykırı olduğu belirtildi. Dilekçede, 'Müvekkilin kişisel özgürlükleriyle seyahat özgürlüğünü ihlal eder nitelikte ve keyfi bir uygulamadır. Bu nedenle adli kontrol kararına itiraz ediyoruz' denildi. Dilekçede, yurtdışı çıkış yasağının kaldırılması talep edildi. Çetin'in talebi, adli kontrol kararının veren mahkemece değerlendirilecek. Öte yandan Çetin'in hakkındaki hapis kararına karşı da önümüzdeki günlerde itirazda bulunabilmek için mahkemeye süre tutum dilekçesi sunduğu öğrenildi. OLAYIN GEÇMİŞİ Rüzgar Çetin, 'Bilinçli taksirle ölüme ve yaralamaya neden olmakö suçundan yargılandığı İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 4 Ekim'de 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılarak tahliye edilmişti. Tahliyesinin hemen ardından mahkeme savcısı, mevcut delil durumu, dosyadaki raporlar, tutuklu kaldığı süreyi dikkate alarak Çetin'in tahliyesine itiraz edip tutuklanmaması halinde yurtdışına çıkış yasağı konulmasını talep etmişti. İtirazı değerlendiren İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi de yeniden tutuklama talebini reddederek Çetin hakkında 5 Ekim'de yurtdışına çıkış yasağı koymuştu.