Diyarbakır-Batman karayolu Çihan İlçesi yakınındaki Bismil yol ayrımında bulunan Şehit Emniyet Amiri Murat Uçar Bölge Trafik Denetleme İstasyonu'na dün saat 13.10 sıralarında bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda polis memurları Siraç Balpetek (32), Yakup Kılınç (26), Salih Zengin (45), Nazif Kaplan (29), Ahmet Gülbahar (34) ile polis memuru Ahmet Gülbahar'ın minik oğlu Hüseyin Utku Gülbahar ve akaryakıt istasyonunda pompacı Mehmet Sarı şehit oldu. 8 polis, 2 teknisyen yardımcısı ve 2 İŞKUR görevlisinin de aralarında bulunduğu toplam 46 kişi de yaralandı. Şehit 5 polis memuru ile polis çocuğu Hüseyin Utku Gülbahar için bugün Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü önünde cenaze töreni düzenlendi. Törene şehitlerin yakınlarının yanı sıra Vali Hüseyin Aksoy, 7'nci Kolordu Komutanı Korgeneral Ali Sivri, Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Erkut Güre, Emniyet Müdürü Adnan Taştan, askeri mülki amirler, emniyet müdürleri ile polisler katıldı. Gözyaşlarının sel olduğu törende şehitlerin cenazeleri ambulansla tören alanına getirildi. Ambulanstan alınan şehit polis memurlarının cenazeleri katafalka bırakılırken, Hüseyin Utku Gülbahar'ın Türk bayrağına sarılı küçük tabutunu görenler, gözyaşlarına boğuldu. Şehitlerin özgeçmişlerinin okunduğu törende ağıtlar yakan şehit yakınları, cenazelere giderek gözyaşları döktü. Şehit Utku Gülbahar'ın annesi Betül Gülbahar kucağındaki 1,5 yaşındaki kızı Reyyan ile oğlunun küçük tabutunun başına gelerek, 'Canım yavrum, kuzum, ikinizi yan yana koysaydılar, ikisi de gitti' diyerek feryat etti. Güçlükle tabutların başından uzaklaştırılan aileleri polis memurları sakinleştirirken, baygınlık geçirenlere sağlık ekipleri müdahale etti. 'BENİN YAVRUM, KUZUM KORKAR' Duaların okunmasının ardından şehitlerin cenazeleri, silah arkadaşları ve yakınlarınca omuzlara alınarak ambulanslara götürüldü. Kadınların da tabutları omuzladığı törende Hüseyin Utku Gülbahar'ın küçük tabutu götürülürken, annesi Betül Gülbahar arkasından giderek, 'İkisini bir koyun ne olur, benim yavrum korkar, korkar benim kuzum annesiz' diyerek feryat etti. Anne Betül Gülbahar güçlükle sakinleştirildi. ŞEHİT ANNESİ; 'ANAN KURBAN OLSUN' Şehit polislerin cenazelerinin katafalktan alınmasından sonra Adıyaman'ın Kahta ilçesinden olan polis memuru Nazif Kaplan'ın tabutuna omuz veren annesi Bedriye Kaplan Kürtçe 'anan sana kurban' diyerek feryat etti. Bedriye Kaplan, şehit polis memuru oğlunun tabutunu ambulansa kadar taşıdı. Ambulansa konulan şehit Ahmet Gülbahar ile 5 yaşındaki oğlu Hüseyin Utku Gülbahar'ın cenazeleri Kahramanmaraş'a, Yakup Kılınç'ın cenazesi Elazığ'a, Nazif Kaplan cenazesi Adıyaman'a, Salih Zengin'in cenazesi Erzincan'a, Siraç Balpetek'in cenazesi ise Diyarbakır'ın Çermik ilçesine uğurlandı. Bu arada saldırıda şehit olan akaryakıt istasyonundaki pompacı Mehmet Sarı'nın cenazesi de dün gece otopsinin ardından ailesi tarafından teslim alındı. Mehmet Sarı, gece merkez Sur İlçesi'ne bağlı Sarılar Köyü'nde toprağa verildi. Diyarbakır şehidi polis ile oğlunun cenazesi Kahramanmaraş'ta Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'nde, PKK'lı teröristlerin bomba yüklü araçla düzenlediği saldırıda, tayin nedeniyle mesai arkadaşlarıyla vedalaşırken şehit olan polis memuru 35 yaşındaki Ahmet Gülbahar ile oğlu 5 yaşındaki Hüseyin Utku Gülbahar'ın cenazeleri, memleketleri Kahramanmaraş'a getirildi. Kucağında 1.5 yaşındaki kızı Reyyan'la, eşi ve oğlunun cenazesinin bulunduğu uçaktan gözyaşlarıyla inen Betül Gülbahar, 'Kalkın diyorum, kalkmıyorlar' diyerek gözyaşı döktü. 'KALKIN DİYORUM, KALKMIYOLAR' Betül Gülbahar, kucağında 1.5 yaşındaki kızı Reyyan ile birlikte oğlu ve şehit eşinin bulunduğu uçaktan inerken uzun süre gözyaşı döktü. Polislerin yardımıyla aprondan yürüyerek çıkan Betül Gülbahar, 'Kalkın diyorum, kalkmıyorlar' diyerek ağıt yaktı. Havaalanına sandalyede oturarak katılan şehidin annesi Şadiye Gülbahar ise 'Kuzularımı aldılar, niye kalkmıyorlar?' diyerek sinir krizi geçirdi. Kayınpederi İbrahim Demir ile kayınvalidesi Gülden Demir'in de ağır yaralandığı saldırıda şehit olan polis memuru Gülbahar ile oğlu Hüseyin Utku Gülbahar'ın Türk bayraklarına sarılı cenazeleri, polislerin omuzlarında taşınarak cenaze aracına konuldu ve ikindi vakti defnedilmek üzere Afşin İlçesi'ne götürüldü.