Fetullahçı kalkışmadan sonra uzun süre Türkiye'nin ve demokrasinin yanında olduğunu açıkça beyan etmekte tereddüt eden ve teröristbaşı Fetullah Gülen'i Türkiye'ye vermeyen Amerika Birleşik Devletleri 'İkna edici delil gerekiyor' teziyle bu tutumunu sürdürüyor. 85 KOLİ'YE RAĞMEN İKNA EDİCİ BELGE İSTİYORLAR AMA... Gönderilen 85 koli belgeye rağmen ikna edici delil talebini sürdüren ABD'nin asıl sorununun 'İkna olmak istememesi' olduğu ortaya çıktı. KENDİ İSTİHBARAT ÖRGÜTÜ UYARMIŞ! ABD'yi sarsan Wikileaks skandalında dünyaya faş edilen istihbarat kuruluşu Strafor'un belgelerinde FETÖ'ye ilişkin çarpıcı raporların olduğu ortaya çıktı. Gölge CIA olarak tanımlanan ABD'li istihbarat örgütü Strafor 2010'da ortaya çıkan Wikileaks sızıntısında FETÖ için 'Çalışma sistemi bir istihbarat örgütüne çok benziyor' diyor ve ekliyor: 'Türkiye'de her şehirde belli ülke sorumluları yer alıyor...' İşte Strafor'un Wikileaks ile ortaya çıkan rapor ve maillerinde FETÖ'nün anıldığı bölümler; 'GÜLENCİ MODEL SON DERECE BAŞARILI' '(...)Gülenci model açık biçimde son derece başarılı... ABD'Lİ DİPLOMATLAR GÜLEN'DEN ETKİLENİYOR: GÜLEN TÜRKİYE'Yİ BİZE YAKLAŞTIRIYOR! ABD'li diplomatlar bile aşama aşama daha fazla etkilenir hale geliyorlar. Onlar, Kemalist modelin Türkiye'yi batıya yaklaştırmakta başarısız, ancak Gülen'in kendi iş alanındaki ve diplomatik çabalarının başarılı olduğunu söylüyorlar... EĞİTİM ÇALIŞMALARI TAMAMEN ZIRVA! Kaynak da bizim gibi, Gülenci okulların bir veri tabanını elde etmeyi denedi. Bize verdikleri cevabı verdiler. Yani 'eğitim çabaları merkezi değil ve bu nedenle iyi bir veri tabanları yok.' Kaynak bunun tamamen bir BS (zırva) olduğuna hemfikir. Okullar hareketin diğer çabalarının merkezi. Bu listeyi sıkı tutuyorlar...' 'PROFESYONEL BİR İSTİHBARAT ÖRGÜTÜNE BENZİYOR' CIA analisti Reva Bhalla'nın mailinde de şu ifadeler geçiyor: '(...) Bu profesyonel bir istihbarat örgütünün çalışmasına çok fazla benziyor... Tüm bu çabalar, 1980'lerin başında start aldı ancak Gülen'in gerçekten çekiş gücü kazandığı yıllar 1990'lardır... ŞEFFAF DEĞİLLER! BELLİ ŞEHİRLERE ÜLKE SORUMLULARI ATIYORLAR! Fonlamaya gelince, yıllardır, Gülenciler çok şeffaf olmamıştı. O Türkiye'de her şehirde nasıl belli ülkelerden sorumlu olanların bulunduğunu anlattı. Yani, Ankara'daki Gülen örneğin, Azerbaycan'dan, Türkmenistan'dan vs sorumlu oluyor. İŞADAMLARI ÜLKELERİ FONLUYOR Bu Türk şehrindeki işadamları o zaman, bu ülkelerdeki fonlama inisiyatiflerinden sorumlu oluyor. VALİZLERLE NAKİT TRANSFERİ YAPTILAR, TUSKON İLE YASALLAŞMA YOLUNA GİTTİLER! Kelimenin tam anlamıyla bu ülkelere transfer edilen nakit valizleri vardı, ama daha sonra, TUSKON gibi örgütler yoluyla, süreci daha çok yasallaştırmışlardır.' '80'LERDE START ALDI 90'LARDA ASIL GÜCÜ ELDE ETTİ' Polis gücünde Gülenciler daha fazla manevra alanına sahip. Tüm bu çabalar, 1980'lerin başında start aldı ancak Gülen'in gerçekten çekiş gücü kazandığı yıllar 1990'lardır. Poliste, geçmişin çek edilmesi sözkonusu olduğunda, orduda olduğu kadar gizli değillerdi. Yani, örneğin, camiye gitmeniz, başörtü giyen bir eşinizin olması sorun değildi vs. Gülenciler poliste aşırı biçimde güçlü ve kaynağın tahminine göre şu an itibarıyla gücün çoğunluğunu kontrol ediyor olabilirler. 'İLK GÖREV 'MUTLAK İTAAT TESTİ' İÇİN ÖNEMLİ' Görev başlangıçta gerçekte önemli olmuyor. Görmek istedikleri, onlara itaat etmeniz ve onların her arzusuna karşılık vermeye hazır olmanız. Bu tamamen onların sadakatini test etmeye yönelik bir süreç. 'EN ÜST DÜZEY ÖĞRENCİLER ASKERİ AKADEMİYE...' O zaman, üniversite sınavlarında sonuç aldıklarında, en üst düzey öğrencileri askeri akademiye yerleştiriyorlar. -Oradan, kendi kendilerini kurumu etkileyecek şekilde yerleştiriyorlar. ORDUNUN YÜZDE 30'UNDA ETKİ GÜCÜ VE TAKİYYE... Kaynak kabaca ordunun yüzde 30'unun halihazırda Gülen ile bağlantılı ya da onun etkisi altında olduğunu tahmin ediyor. Onlar çok küçük yaşlardan itibaren askeri personelle nasıl etkileşim içine girecekleri konusunda eğitiliyorlar, rütbeleri ve laik davranma vs. gibi şeyleri öğreniyorlar. KARAR ALIRKEN 12 ADAMI VAR! Gülen hareket içinde, alışıldığı gibi, faal değil. Daha sık rahatsızlanıyor (şekeri var). Şu anda bir yaşlılar konseyine, 12 'bilge adam'a sahip. Büyük bölümü burda ABD'de Fethullah'a yakınlar. Düzenli görüşüyorlar ve hareketi etkileyecek önemli konularda kararlar alıyorlar.