Musul'dan sonra Telafer'de DAEŞ terör örgütüne yönelik operasyon gerçekleştirildi. Telafer'in merkezinin DAEŞ'ten temizlendiği duyuruldu. Peki Türkmen şehri Telafer'in önemi ne, Telafer kim için ne ifade ediyor, Taha Dağlı sabah.com.tr için yanıtladı. TELAFER'İN ÖNEMİ? Telafer, Irak'ta Musul vilayetine bağlı bir ilçe. Türkmenler açısından en büyük önemi Irak'taki en büyük Türkmen bölgesi, nüfusun tamamına yakını Türkmenlerden oluşuyor. TELAFER STRATEJİK OLARAK NEDEN ÖNEMLİ? Telafer, 2014 Haziran'dan itibaren DAEŞ terör örgütünün işgali altındaydı. DAEŞ teröristleri, Irak'ta Musul'u bir gecede Irak ordusundan aldıktan sonra Telafer'i de işgal etti. Bölgede Sincar'a da giren DAEŞ teröristleri yaklaşık 2 yıl boyunca, Suriye'deki en önemli kaleleri olan Rakka ile Irak'taki karargahları kabul edilen Musul arasındaki bağlantıyı bu güzergah üzerinden sağladılar. O nedenle Telafer'in de içinde bulunduğu güzergah, Irak-Suriye bağlantı yolları üzerinde olmasından dolayı stratejik öneme sahip bir yer olarak kabul ediliyor. TELAFER'DE HANGİ RİSKLER VAR? Telafer operasyonuna Irak Ordusu, Haşdi Şabi militanları katıldı. Bununla birlikte ABD askerleri de operasyonun direksiyon koltuğundaydı. Türkmen kenti Telafer'de Haşdi Şabi militanlarının yer alması, bundan sonraki süreçte Telafer'in geleceği konusunda belirsizlikleri beraberinde getiriyor. Bir Şii-sünni çatışması yaşanabilir, bununla birlikte bölgedeki ABD güdümlü PKK gibi terör örgütlerinin de Telafer'de yoğunlaşmasının yolu açılabilir. Benzer durum Sincar'da yaşanmıştı ve Sincar'da PKK teröristlerinin varlığı söz konusu. BAŞİKA'DAKİ TÜRK ASKERİNİN VARLIĞI ABD İÇİN NE İFADE EDİYOR? Türk askerinin Kuzey Irak'taki varlığı Musul operasyonunun başladığı Ekim 2016'dan bu yana ABD için bir endişe konusu. Bu nedenle Türkiye'yi, bizzat Iraklılar tarafından davet edildiği Irak'ta işgalci ilan etmeye bile kalktılar. Çünkü Türk askerinin Başika'daki varlığı, ABD'nin gerek Musul gerek Sincar ve Telafer'deki planları karşısında caydırıcı bir unsur olarak göze çarpıyor. TÜRKİYE'YE TELAFER İÇİN NELER YAPTI? Türkiye, Musul operasyonunun başladığı Ekim 2016'dan bu yana Telafer'e dikkat çekti. Tüm baskılara rağmen Başika'daki askeri üssü kapatmadı, askerlerini çekmedi. Türk askerinin bölgede kalması, Telafer için de Musul için de bir garanti. Zira Türkiye bu bölgelerdeki yerel unsurlara katkı yapıyor, yerel silahlı gruplar, Türk askerleri tarafından eğitiliyor. En önemli risk bölgenin demografik yapısının değiştirilmesi, Türkmenin çıkarılıp Kürtlerin getirilmesi ya da Sünnilerin kovulup, Şiilerin getirilmesi gibi. Bunun dışında terör tehditleri var, Türkiye tüm bunlara karşı Telafer başta olmak üzere Türkiye sınırına yakın tüm noktalarda gerektiği an gerekli müdahaleleri yaptı. ABD MUSUL OPERASYONUNU NEDEN KENDİ TEKELİNDE TUTUYOR? ABD'nin Kuzey Irak'ta çeşitli planları var. Irak'ın kuzeyinden Suriye'nin kuzeyini de içine alan bir koridorla Akdeniz'e açılmak ve bu hattı PKK-PYD teröristlerine bırakmak gibi. Türkiye bu planın karşısındaki en önemli büyük engel. Bu nedenle ABD, başından beri Musul operasyonu başladığından bu yana Türkiye'yi operasyonun dışında tutmaya çalıştı. Operasyon için bir kadro kurdu, bu listede yerel unsurlar ve Türkiye dışında, terör örgütleri de dahil olmak üzere bir çok silahlı gruba yer verdi. Ancak Türkiye, Başika'dan çekilmeyerek, ABD'nin bu planlarına karşı direndi. Yerel unsurları eğiterek, Musul operasyonuna dahil etti. TÜRKMENLER KUZEY IRAK'TA HANGİ ŞEHİRLERDE? Kuzey Irak'ta referandum süreci var, Kerkük'te Türkmenler bu duruma tepkili, Erbil'de KDP'ye yakın az sayıda Türkmen grup var, onlar ise destekliyor. Kerkük, Musul, Tuzhurmatu, Telafer gibi bölgeler, Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı yerler TELAFER OPERASYONUNDA SON DURUM NE? Telafer'i DAEŞ terör örgütünden kurtarma operasyonu 20 Ağustos'ta başlamıştı. Telafer 16 Haziran 2014'ten bu yana DAEŞ işgalindeydi, şu an itibariyle Telafer'in merkezinin terör örgütünden temizlendiği duyuruldu, sadece birkaç mahallede operasyonun sürdüğü söyleniyor. MUSUL VE TELAFER OPERASYONLARINDA GÖZE ÇARPAN DETAY? Musul, Irak'ın en büyük ikinci vilayetiydi, 2014'te bir proje hayata geçirildi. DAEŞ terör örgütü Musul'u bir gecede merkezi Irak yönetimine bağlı olan asker ve polisten adeta teslim aldı. Teslim aldı diyoruz çünkü o gün Musul'dan kaçan Irak askerleriyle polisleri, talimatın Bağdat'tan geldiğini söylüyor, askerler kaçarken silahlarını ve araçlarını bile geride bıraktılar. Yani bugün Irak ordusu, Musul'u geri alıp zafer ilan ediyor, Telafer'e girip zafer ilan ediyor ama bu yerleri 3 yıl önce bırakıp gitmişlerdi, asıl sorgulanması gereken bu. Çünkü bu proje ile Kuzey Irak'ta tartışmalı bölgeler el değiştirmeye başladı. DAEŞ'ten geri alma vakti geldiğinde bu kez devreye terör örgütleri ve ABD girdi. Musul'da, Telafer'de, Sincar'da, DAEŞ sonrası hep demografik yapının değiştirilmesi, bölgelerin terör örgütlerin alanı haline getirilmesi gibi bir durum oluştu. DAEŞ'İN SURİYE-IRAK TERÖR GÜZERGAHI KİME VERİLECEK? Suriye-Irak hattında DAEŞ'in 2014'ten bu yana kullandığı bir terör koridoru var, bu koridoru daha genişletilmiş haliyle ve nihayetinde Suriye'den Akdeniz'e uzanacak şekilde PKK-PYD terör örgütüne verilmesi ABD'nin Suriye-Irak politikasındaki bir numaralı ajandası olarak göze çarpıyor. PKK TERÖR ÖRGÜTÜNÜ IRAK'TA NERELERDE YAPILANDIRILIYOR? ABD'nin Suriye ve Irak politikaları PKK-PYD terör örgütü üzerinden şekillendiriliyor. Bunun Irak'taki örneğinde PKK'nın Kandil dışında, DAEŞ'ten alınan Sincar'da, tartışmalı bölge olan Türkmen kenti Kerkük'te de yapılandığını görüyoruz.