Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastalıkları Ana Bilim Dalı Doktor Öğretim Üyesi Muhammet Talha Karadoğan son haftalarda çocuk acil servis ve polikliniklerinde yoğunluk yaşandığını belirterek, "Özellikle ishal, kusma, karın ağrısı, ateşle giden gastroenterit (bağırsak iltihabı) dediğimiz hastalıklarda mevsimsel olarak bir yayılma, bir artış görülüyor" dedi.
Mevsim itibariyle çocuk hastalıklarının arttığı bir dönemden geçtiklerini söyleyen Karadoğan; diğer dönemlere ek olarak havaların soğuması, farklı yollardan ulaşan enfeksiyon hastalıklarının artması ile beraber çocuk poliklinikleri, yeni doğan çocuk ünitesi ve çocuk acil ünitelerinde de başvurular arttı. Başvuruların artması üzerine bulaşlardan dolayı kötü kritik hastalarımız vardı bu sebeple çocuk servislerimizde ve yeni doğan yoğun bakım ünitemizde yatışlarımız da arttı.
Bu döneme özgü bulaşıcı hastalıklarda özelikle üst solunum yolu viral bakteriyal, bronşit, ağır üst solunum yolu enfeksiyon tabloları her yaş gurubu çocukları etkilemekle beraber ağırlıklı olarak yeni doğan çocuklar, okul çocuklarını etkiliyor ve ağır seyredebiliyor. Aşıları eksik veya yaptırmamış olan çocuklar da özellikle hastalık çok sert gidebiliyor ve üzücü tablolara sebep olabiliyor. Aşılarını yaptırmış, idol hasta yöntemlerine uyan, hijyen tedbirlerini yerine getiren çocuklarda bu hastalıklar daha az gözüküyor ve bu hastalığı daha hafif atlatabiliyor.
Mevsimin getirdiği etkilerin yanında okulların başlaması, kreşlerin, anaokulların başlaması ve çocukların toplu ortamlarda bir araya gelmeleri uzun süreli okullarda kalmaları da bu enfeksiyon hastalıklarının artmasına sebep olabiliyor. Kreş ve anaokuluna yeni başlayan çocukların toplu alanlarda her evde bulunan mikroplar buralarda bir araya gelmiş oluyor ve tabi ki çocuktan çocuğa aktarılmış oluyor, salgınlarda bu yüzden artmış oluyor. Bundan birkaç ay öncesinde çocuk polikliniklerimizde başvuru sayıları daha düşüktü. Bu bulaş ve enfeksiyonların artması ile birlikte poliklinik sayımızda çok arttı.
KORUNMANIN YEGANE TEMELİ, HİJYENE, TEMİZLİĞE DİKKAT ETMEK
Bu hastalıktan korunmanın yegane temeli, hijyene, temizliğe dikkat etmek, izolasyona dikkat etmek ve herhangi bir semptom şikayeti olduğu zaman çok ilerlemesini beklemeden ilgili branş uzmanına, çocuk hastalıkları uzmanına başvurarak ve muayenesini gerçekleştirerek çocuğumuzun hastalığı çok daha hafifi geçirmesi sağlanabilir. Çocuklarımız bu tedaviyi almadıkları takdirde ya da öteledikleri zaman evde bulunan diğer kardeş veya aile bireylerine bulaştırabiliyor. Bu şekilde hastalarımız çok oldu ve olmaya devam ediyor.
HASTALIKLARDA TEDAVİ SÜREÇLERİ HASTALIĞIN ŞİKÂYET VE TANISINA GÖRE DEĞİŞEBİLİYOR
Tedavi süreci ile ilgili bilgi veren Karadoğan; Hastalıklarda tedavi süreçleri hastalığın şikayet ve tanısına göre değişebiliyor. Biz hastanın şikayetlerini dinledikten sonra muayenelerine göre önce koruyucu tedbirler ardından antibiyotik tedavisine başlıyoruz. Buradan aileleri uyarmak istiyorum. Aileler özellikle uzman doktora danışmadan evde bulunan ilaçları çocuklarına vermesinler. Bu durum biz doktorların çokta istediği bir şey değil. Bizler hastanın durumuna göre special antibiyotik ya da ilaçlar yazabiliyoruz. Evdeki ilaçlar alakasız olabiliyor. Gereksiz verilen antibiyotikler vücutta dirence sebep olabiliyor. Dolayısıyla farklı hastalık ve ilaç tedavilerine başvurmak gerekebiliyor. Bu durum çocuklarda direncin düşmesine sebep olabiliyor. Kesinlikle hekimin tavsiyesi olmadan her hangi bir antibiyotik kullanılmasını istemiyoruz. Viral hastalıklarda antibiyotik kullanmıyoruz sadece destekleyici tedaviler uyguluyoruz. Buda özellikle vitamin destekli, soğuk algınlığı ilaçları, ateş düşürücü kullandırıyoruz. Burun tıkanıklarında burun açıcı ilaçlar başlayabiliyoruz.
Hekimlerin kontrolü altında başlayan tedaviler tedavi sürecine ve takibini yaparak hastalığın tedavisinin daha hızlı bir şekilde sonuç verdiğini görüyoruz. Sonuç mutlu bir şekilde sonlanıyor. Hekim kontrolü dışındaki tedaviler üzücü tabloların çıkmasına sebep olabiliyor." Dedi.