Beyköy beldesine bağlı 1100 rakımlı Çınardüzü köyünde 4 çocuk annesi Arzu Çalışkan, 2016'da düzenlenen "Kadın Çiftçiler Yarışıyor" etkinliğinde il genelinde 4'üncü kadın çiftçi seçildi. Yarışmada birinciliği kaçırmasına içerleyen Çalışkan, daha güzel ürünler elde etmek için Bolu'nun Mudurnu ilçesindeki babaannesinden aldığı ata tohumlarını ekse de rakımı yüksek köyünde kış aylarının çetin geçmesi nedeniyle başarılı olamadı.
Çalışkan, ata tohumlarıyla sebze üretimi için Tarım ve Orman Bakanlığının "Genç Çiftçi Projesi"nden 7 yıl önce 30 bin lira destek alarak toplam 600 metrekarelik iki serada domates, biber, patlıcan, maydanoz, fasulye, marul, ıspanak ve diğer sebzelerin üretimine başladı.
"ATA TOHUMUNDAN FİDELERİMİ KENDİM YETİŞTİRİYORUM"
Çalışkan, sebze yetiştirme merakının babaannesinden geldiğini anlattı.
Yıllarca dışarıdan aldığı fidelerin babaannesinin yetiştirdiklerinden farklı olduğu için lezzet alamadığına değinen Çalışkan, "Merakla bahçemizde ufak çaplı sebze yetiştirmeye başladım. Köyde gelir elde etmek için de 'Neden kazanmayalım' dedik. Bu şekilde işe başladık." dedi.
Çalışkan, katıldığı yarışmada birinci seçilememesinin yaptığı işi geliştirmesinde çok önemli etkisinin bulunduğunu vurguladı.
Şu anda 2 serasının bulunduğunu, bölge çok kar aldığı için ilk dönemlerde yetiştirdiği çilek için iklimin uygun olmadığını gördüğünü aktaran Çalışkan, "Sebzecilik ile devam ettim. Bu yıl çilek yerlerine biber diktim, onlar da çok güzel oldu. Biberin, domatesin birçok çeşidini yetiştiriyorum. Tohumlarım ata tohumu ve fidelerimi kendim yetiştiriyorum. Dışarıdan fide almıyorum." şeklinde konuştu.
"BEN BURADA DEVLET DESTEĞİ OLMASAYDI SERAYI YAPAMAZDIM"
Çalışkan, toprakla ilgilenmenin insanın enerjisini atmasını sağladığını, bu nedenle işini severek yaptığını dile getirerek, "Ben çok severek yapıyorum. Çocuklarla yorulunca seraya, burada yorulunca çocukların yanına, bazen de çocuklarımla çalışıyorum." diye konuştu.
Kadınların devlet desteği almadan kendi imkanlarıyla bir şeyler yapmalarının çok zor olduğunu ifade eden Çalışkan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ben burada devlet desteği olmasaydı serayı yapamazdım. Kendi imkanlarım ile imkansızdı. Ama devletimizin bana verdiği seralarla çok iyi işler yapıyor, güzel ürünler elde ediyorum. Kadın isterse yapamayacağı hiçbir şey yoktur. Bir de insan sevdiği işi yapmalı. Seviyorsa bütün zorluklarına katlanıyor. Üretmek çok güzel."