Türkiye'nin en büyük dördüncü ihracat ülkesi aynı zamanda 17'nci ticaret partneri olan Birleşik Krallık ile başta savunma ve ağır sanayi olmak üzere son dönemde ciddi işbirlikleri ve karşılıklı yatırımları var. Avrupa Birliği ile ayrıldıktan sonra Türkiye ile serbest ticaret anlaşması için masaya oturan Birleşik Krallık'ın İstanbul Başkonsolosu Kenan Poleo, yeni dönem ile ilgili olarak SABAH'ın sorularını yanıtladı.
BAYKAR'DAN ÇOK ETKİLENDİM
Birleşik Krallık ve Türkiye'nin birinci sınıf savunma teknolojileri geliştirmek için birlikte çalışabileceği çok ciddi alanlar olduğunu belirten Kenan Poleo, buna en güzel örneğin TUSAŞ ile BAE Systems arasında geliştirilen yerli muharip uçak KAAN olduğunu dile getirdi. Poleo, "Türkiye NATO'nun önemli bir müttefiki, dostu ve ortağı; bu nedenle ikili ilişkiye çok fazla enerji ve kararlılık harcıyoruz. Canik ve Nurol gibi firmalar Birleşik Krallık'ta aktif. Gerçekten olumlu işbirliğinin pek çok örneğini görmüş olmak umut verici. Bu sadece birbirimizin pazarı için değil. Türkiye'deki olağanüstü inovasyon ve mühendislik kapasitesi göz önüne alındığında, üçüncü ülkelerde işbirliklerine gitmek de çok mümkün. BAYKAR'ın yeni tesislerine gittim ve çok etkilendim. Burası dünya standartlarında. Türkiye'de bunun gibi dünya standartlarında pek çok tesis ve hizmet var" dedi.
7 BİN 500 FİRMANIN İLİŞKİSİ VAR
Birleşik Krallık, araç, tekstil, elektrik jeneratörleri ve metaller de dâhil olmak üzere 16 milyar sterlinlik ihracat karşılığında, taşıt, giyim ve elektrikli makina gibi ürün gruplarında önemli bir tedarikçi. Türkiye'ye ihracat yapan Birleşik Krallık şirket sayısı 7 bin 500'i geçmiş durumda. 2021 yılında Birleşik Krallık'tan Türkiye'ye gelen doğrudan yabancı yatırım da 8.9 milyar sterlini buldu. Poleo, "İki büyük ticaret ulusunu, iki büyük yenilikçi ulusu ve mühendislik yetenekleri fırsatını bir araya getirmemiz gerekiyor. Savunma yeteneklerine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulan bir zamandayız. Türkiye ile zaten bir ticaret anlaşmamız var, ticaret rakamlarımız büyük. 26 milyar sterlinlik bir hacim var. Daha fazlasına ihtiyacımız var çünkü işletme sayısı, Birleşik Krallık'tan Türkiye'de çalışan binlerce işletme ve bunun tersi de var. Birlikte yapabilecekleri daha çok şey var. Eğer gerçekten modern bir ticaret ilişkimiz varsa, bu dünyanın geri kalanına örnek teşkil edebilir" değerlendirmesinde bulundu. Pek çok Serbest Ticaret Anlaşması'nın esas olarak mallara ve malların erişimine odaklandığını söyleyen Poleo, "Veri, hizmetler ve dijital teknolojiler gibi alanların da anlaşma kapsamına alınması gerektiğini düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
MİKRO NÜKLEER YENİ ALAN
Türkiye'nin enerji çeşitliliği hedefleri doğrultusunda küçük nükleer santrallerin yani Küçük Modüler Reaktörler (SMR) konusunda en gelişmiş teknolojiye sahip ülkelerden biri de Birleşik Krallık. Poleo, "Bu konuda devlet başkanlarımız arasındaki bazı üst düzey görüşmelerin temeli oluşturuldu. Küçük modüler reaktörler (SMR) dönüşümü sağlayabilecek bir teknoloji. Henüz tesisleri kurmadık ama kanıtlanmış bir teknolojiye dayanıyor. Dolayısıyla bu, Türkiye ile yakın çalışmayı umduğumuz bir konu. Türkiye'nin olağanüstü bir üretim merkezi olduğu göz önüne alındığında, Türkiye'de bölgeye veya dünyaya satılabilecek SMR'leri ürettiğiniz bir dünya görebilirsiniz. Birleşik Krallık ve Türkiye'nin birlikte nasıl çalışabileceğine dair bir fikir de bu. SMR ile ilgili Türk hükümetiyle de ciddi görüşmeler yapıyoruz. Türkiye'nin daha düşük karbonlu bir ekonomiye geçiş yaparken aynı zamanda enerji esnekliğini ve kendi kendine yeterliliğini sağlaması için de önemli. Enerji arz güvenliği açısından da çok kritik" dedi.
İSTANBUL'UN FİNANS MERKEZİ ŞANSI ÇOK YÜKSEK
Türkıye'nin enerji çeşitliliği hedefleri doğrultusunda küçük nükleer santrallerin yani Küçük Modüler Reaktörler (SMR) konusunda en gelişmiş teknolojiye sahip ülkelerden biri de Birleşik Krallık. Poleo, "Bu konuda devlet başkanlarımız arasındaki bazı üst düzey görüşmelerin temeli oluşturuldu. Küçük modüler reaktörler (SMR) dönüşümü sağlayabilecek bir teknoloji. Henüz tesisleri kurmadık ama kanıtlanmış bir teknolojiye dayanıyor. Dolayısıyla bu, Türkiye ile yakın çalışmayı umduğumuz bir konu. Türkiye'nin olağanüstü bir üretim merkezi olduğu göz önüne alındığında, Türkiye'de bölgeye veya dünyaya satılabilecek SMR'leri ürettiğiniz bir dünya görebilirsiniz. Birleşik Krallık ve Türkiye'nin birlikte nasıl çalışabileceğine dair bir fikir de bu. SMR ile ilgili Türk hükümetiyle de ciddi görüşmeler yapıyoruz. Türkiye'nin daha düşük karbonlu bir ekonomiye geçiş yaparken aynı zamanda enerji esnekliğini ve kendi kendine yeterliliğini sağlaması için de önemli. Enerji arz güvenliği açısından da çok kritik" dedi.
