Dünyada büyük değişimlerin tetiklendiği bir dönemin arifesinde duruyoruz. İklim değişikliği, savaşlar ve göçler gibi dünyamızın geleceğini tehdit eden sorunlar tüm gerçekliğiyle insanlığın önünde dururken dünya ekonomileri de bu sorunların getirdiği baskılarla boğuşuyor.
Tüm bu türbülansın ortasında girişimcilik ve bu girişimlerin geliştirdiği inovasyonlar, dünyanın ve ekonomilerin geleceğini tehdit eden sorunlara çözüm olabilecek bir araç olarak giderek yükseliyor. Türkiye'de de 1990'ların sonunda varlığını göstermeye başlayan, son 10 yılda ise büyük bir ivmeyle ekonomik aktör haline girişimcilik, Cumhuriyet'in yeni yüzyılına girerken etrafında oluşturduğu büyük başarı hikayeleri, sağladığı on binlerce yeni istihdam olanağı, ekonomiye getirdiği dinamizm ve özellikle genç nüfusun cazibe alanı olmasıyla ülkemizin geleceğinin inşasında en kritik rollerden birini üstlenmeye hazırlanıyor.
Ancak 2023 dünya genelinde faizlerin arttığı dolayısıyla girişimlere yapılan yatırımların azaldığı bir yıl olarak kayda geçmiş durumda. Ekosisteme yerli yatırımcıların ilgisi sürse bile büyük ölçekli yabancı yatırımcıların eksikliği giderek belirginleşiyor. Son dönemde Türkiye'de faizlerin ve parasal sıkılaşmanın artmasının, girişim yatırımcıları üzerinde nasıl bir etki yaratacağı bilinmezliğini koruyor.
Diğer taraftan yapay zeka başta olmak üzere birçok yeni teknolojinin yükselmesiyle beraber, girişimcilik de kabuk değiştiriyor ve eskinin gözde girişimcilik alanlarını yerini hızla dolduruyor ve yatırımcıların ilgisinin de bu alanlara yönelmesini tetikliyor. Dünyadaki bu teknolojik değişime Türkiye'deki girişimlerin de hızla ayak uydurması ve bu alanlarda yeni girişimler çıkarılması önem kazanıyor.
GİRİŞİMCİLİĞİN GERÇEKLERİ
Bu büyük değişimin ortasında ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci yüzyılına başladığı bu dönemde hayata geçirilen 9. Yeni Nesil Girişimcilik Zirvesi'nde "Cumhuriyet'in Yeni Yüzyılında Girişimciliğin Yol Haritası" tartışıldı.
Girişimcilik Zirvesi'nin ilk özel oturumunda Arizona Üniversitesi Girişimcilik Programı Yöneticisi Prof. Dr. Emre Toker, "İnovasyon Ekonomisinin Gerçekleri" başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi. Girişimciliğe dair pek çok bilinmeyenin olduğuna vurgu yapan Profesör Toker, konunun aslında hem yatırımcılar için hem de girişimciler için idealizm ile realizmi birleştirebilmek olduğuna değindi. Toker, bilinmezleri matematik ile daha rasyonel hale getirebileceğimize işaret ederek hem girişimciler hem yatırımcılar için girişimi büyütme ve yatırım sürecini daha sağlıklı hale getiren ve ABD'de ekosistemde kullanılan sistemin detaylarını paylaştı. Toker, bu matematiksel gerçeklerden yola çıkarak girişimlerin daha sağlıklı büyüyebileceğini anlattı.
KUŞAKLARARASI ETKİLEŞİM
9. Yeni Nesil Girişimcilik Zirvesi'nin İkinci özel oturumun konu başlığı ise "Kuşaklararası Etkileşim"di. The Lifeco Kurucu Başkanı Ersin Pamuksüzer ve Figopara Kurucu Ortak & CEO'su Koray Bahar'ın yer aldığı oturumda dünden bugüne girişimciliğin geldiği nokta ve kuşaklararası işbirliğinin girişimciliğe etkisi konuşuldu. "Türkiye'de 2010 yılına kadar, bugünkü bildiğimiz girişimcilik dünyası finansman modelleri yoktu. O zaman Türkiye girişimci bir toplum ama girişimcilik daha çok esnaflık üzerine kuruluydu" diye söze başlayan Pamuksüzer, 2010 yılı sonrasında melek yatırımcıların, devamında ise yatırım fonlarının çoğaldığına dikkat çekti. "Türkiye'nin girişimcilik ekosistemine baktığınızda aslında kabuk değiştiriyor. Bu kabuk değiştirme süreçlerinde, sermaye her zaman sıkıntılı olduğu için hep zorlandık, bugün de zorlanıyoruz. 2010 yıllarında yatırımcılar ortaya çıkınca bugün ki yeni nesil girişimciliğin önü açıldı. Değişik şanslı ve şanssız dönemleri yaşadık. Bana göre girişimciler 2015-2016'ya kadar şanssız bir dönemdeydi. Çünkü o zaman Türkiye, erken aşama yatırımları finanse edecek bir altyapı yoktu. Ufak ufak emekleyen bir yatırım modeli vardı. 2015-2016 sonrası bir açılma başladı. Bu açılma 2021 sonu 2022'ye kadar devam etti. Fakat sonra 2022'de yine kapandı" diyerek girişimciliğin gediği noktayı anlattı.
Bahar ise "Beklentiler ve işe bakış çok farklı. Genelde sadece başarı hikâyelerini okuyunca, bu kitle doğal olarak zorlanmaya başladı; 'hemen bir şirket kuracağım, yarın yatırım alacağım, üç sene sonra satacağım ve cebime para koyacağım' diye bir yaklaşım oluştu. Ekosistem de bunu yanlış sattı. Bir iletişim problemi yaşandı" diye konuştu. Yeni girişimci jenerasyonun eski girişimcilerden daha zekiler ve kaynağa erişimlerinin daha hızlı olduğuna dikkat çeken Bahar, " Ama aynı dili konuşmakta zorlanıyoruz" dedi.
Globale bakıldığında 2000'lerin başında erken aşama girişimlere yatırım ulaşılabilirliğinin 2010'ların ortasına doğru başladığına değinen Pamuksüzer, "Yani dünya 20 senelik erken aşama girişimcilik serüveni yaşarken, biz bunu 6-7 sene yaşayabildik. Türk yatırımcılarda dünyayı takip ediyorlar. Erken aşama yerine iş satın alma diye bir kavram oluştu. Dünyadaki değişimler bizim tarafa yüklenirken çok yavaş yükleniyor. Fakat negatif gelişimler çok hızlı yükleniyor. Girişimcilik sermayesinin 15 sene sonra Türkiye'de ilgi görür olması çok yavaş gelişirken 2021 sonu 2022 başı geri çekilme harekâtı çok hızlı yer buldu. Onun için değişik bir döneme giriyoruz. Girişimciliğin sermayeye ayak uydurması kadar, girişimcilerin de ayak uydurması gerekir" dedi.
NİTELİKLİ DÖNÜŞÜM
Günün üçüncü özel oturumunda dijital dönüşüm konusu ele alındı. Dijital dönüşüm büyük firmaların ötesinde özellikle KOBİ'ler açısından daha önemli bir konu ve girişimciler açısından da yeni iş fırsatları bulmaları açısından bu dönüşüm kritik. Anadolu'da özellikle KOBİ'ler nezdinde dijital dönüşüm kavram olarak nasıl algılandığını, ne noktada olduklarını TÜRKONFED Dijital Dönüşüm Komisyonu Başkanı Öner Çelebi aktardı. İçinde yaşadığımız dünyada, başarının dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm ve toplumsal dönüşümden geçtiğine işaret eden Çelebi, "Ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasının yolu Anadolu'dan ve KOBİ'lerimizden geçiyor. Kalkınma ve rekabetçilikte aradığımız kaldıracın dijital ve yeşil dönüşüm olduğuna inanıyoruz. Yüksek teknoloji kullanımı, yüksek katma değerli üretim ve markalı ihracat ile dış ticaret açığımızı azaltmak ve son 100 yıldır dünya ekonomisinden aldığımız yüzde 1'lik payı artırmak, yüksek teknoloji ihracatında yüzde 3'lük barajı aşmak elimizde. Bunu da nitelikli dijital dönüşüm ile yapabiliriz" diye konuştu.
YATIRIMCILAR HANGİ ALANLARDA FIRSATLAR GÖRÜYOR?
9. Yeni Nesil Girişimcilik Zirvesi'nin "Yatırımcıların Gözünden" başlıklı ilk panelinde, yerli ve globaldeki girişimcileri destekleyen firmaların yaptıkları çalışmalar, fintech teknolojisinin kullanıldığı alanlar ve girişimcilere yapılan fonlar gibi pek çok konu ele alındı. Panelin moderatörlüğünü Sentez Medya Grup Başkanı & Para Dergisi Bilişim Yazarı Musa Savaş yaptı. Konukları ise DOMiNO VC Kurucusu Mustafa Kopuk, Simya VC Yönetici Ortağı Selma Bahçıvanoğlu ve Insha Ventures CEO'su Hasan Sami Bayansar oldu. Şirketlerin Türkiye pazarındaki ve globaldeki yatırım sayılarından bahsedilirken, panelde yabancı yatırımcı sayısının azlığına dikkat çekildi. Ayrıca fintech teknolojisinin ve yapay zekânın gelecek yıllarda farklı sektörlerde daha çok kullanılacağı anlatan panelistler, 2024'te farklı yatırımlar göreceklerinin altını çizdiler.
Panelde ilk söz alan DOMiNO VC Kurucusu Mustafa Kopuk, yapay zekâ girişimleriyle ilgilendiklerine işaret ederek, DOMiNO fonunun doğuşundaki temel nedenlerden birinin bu olduğunu, buna ek olarak oyun ve metaverse tarafındaki girişimleri de erken aşamada desteklediklerini anlattı. Yatırım ikliminden de bahseden Kopuk, özellikle 2021 ve 2022'nin ilk aylarında yatırımcı aktivitesinin çok fazla ve değerlemelerin yüksek olduğunu fakat 2022'nin ilk yarısında itibaren pandeminin etkisinin de geçmesiyle, piyasada dolaşan sıcak paranın azalmasıyla girişimlere akan paranın da yavaşladığını anlattı. "Bizler girişim sermayedarları olarak zaten kısa vade düşünmemesi gereken insanlarız. Toplamda da sekiz ile 10 yıl içinde geri dönüş almayı hedefliyoruz" vurgusunu yapan Kopuk, "2021 yılındaki o para bolluğundan sonra tekrar yavaşlama olması çok sürpriz değil. 2023 yılında sadece Türkiye'de değil tüm dünyada yatırımlarda düşüş yaşanıyor. Bunun nedeni enflasyon. Tahminim 2024'ün ilk çeyreğinden itibaren girişimlere yapılan yatırımlarda tekrar bir bollaşma dönemine gireceğimiz yönünde" dedi.
Mustafa Kopuk'tan sonra söz alan Simya VC Yönetici Ortağı Selma Bahçıvanoğlu Ocak 2023'te yatırımlara başladıklarını ve hem yerli hem de globalde erken aşamada hızlandırıcı bir fon olmak istediklerini anlattı. Uzun yıllardır bu ekosistemde çalıştığını, globale odaklanmanın bir girişimcinin tek başına yapacağı bir şey olmadığını anlatan Bahçıvanoğlu, Türkiye pazarının da çok değerli olduğuna vurgu yaptı. Bahçıvanoğlu, "Özellikle ilk pilot çalışmalarının nereye yapılacağı, ürünün nereye gideceği gibi sorular için Türkiye güzel bir pazar. Ama daha büyük ölçeklere gelmesi global yatırımcıyı çekebilmesi için girişimcilerin global pazara satış yapması gerekiyor. Şu ana kadar dört yatırımımızı açıkladık. Beş ve altıncıyı da açıklamak üzereyiz. Bu yıl sekiz girişime yatırım yapmayı hedefliyoruz" dedi.
Panelin diğer konuşmacısı Insha Ventures CEO'su Hasan Sami Bayansar ise Insha Ventures'ın bir girişim geliştirme şirketi olduğuna işaret ederek önümüzdeki dönemde fintech alanında sadece ödeme sistemleri değil, yapay zekâ destekli kredi başvuruları, fon yönetimi gibi birçok uygulamanın sıkça görüleceğini söyledi. Bayansar, "Fintech'in kullanım alanı oldukça geniş. 2024'te servis modeli bankacılığı dediğimiz birkaç farklı fintech modeli konuşacağız. Gömülü finans, açık bankacılık kavramlarının daha sık konuşulacağını hatta uygulamalar için de kullanılacağını düşünüyorum" dedi.
YAPAY ZEKÂ DOĞRU YÖNLENDİRİLMELİ
Panelin ardından 9. Yeni Nesil Girişimcilik Zirvesi, Türkiye Yapay Zekâ İnisiyatifi Kurucusu ve Dijitopia şirketinin kurucu ortağı ve CEO'su Halil Aksu ile devam etti. "Yapay Zekâya Nasıl Adapte Olacağız" başlıklı bir konuşma yapan Aksu, yapay zekâ çağına girdiğimizi söyleyerek ChatGPT'nin son üç yılda 100 bin yıllık farkı kapatarak bizim akıl ve medeniyet düzeyimize geldiğine vurgu yaptı. Aksu, "Önümüzdeki üç yılda hangi seviyeye gelecek bunu merakla bekliyoruz" dedi.
Konuşmasında bilgi kirliliği, bilgi manipülasyonu, yalan haber ve sansasyonel haber tüketimi artırma seçimlerinin yaygınlaştığını, hatta bu durumun yapay zekadan da önce var olduğunu sözlerine ekleyen Aksu, bu tür durumların yapay zekadan değil kötü niyetli insanlardan kaynaklandığını da dile getirdi. Diğer bir riskin de finansal piyasalardaki hadiselerden kaynaklandığını belirten Aksu, dünya borsalarında bir algoritmanın bozulmasıyla ya da manipüle edilmesiyle beklenmedik olayların yaşanabileceğini söyledi. Yapay zekâ ile başımıza gelebilecek olumsuz durumların arkasında insanların olduğu görüşünü savunan Aksu, "Yapay zekâ ile ameliyat odasında insan hayatı kurtarabilmek, hepimizin yaşam kalitesini artırmak mümkünken yapay zekâ yasaklanmamalı. Teknoloji ve bilim sayesinde insanlık gelişti. Bilgi devrimini yaşıyoruz. Kanseri çözeceğiz, iklim değişimini çözeceğiz, her vatandaşımıza en kaliteli sağlık hizmetlerini ulaştıracağız. İnsana hizmet edecek şekilde bu yapay zekâ sistemlerini kullanmalıyız. Tüm insanlık için geleceğin geçmişten daha parlak olacağına yürekten inanıyorum" dedi.
YÜKSELEN TEKNOLOJİLERİN GİRİŞİMCİLİĞİ
Günün son oturumu "Yeni Teknolojiler Girişimciliği Nasıl Değiştirecek?" temasıyla gerçekleştirildi. Panelde yükselen teknolojilerin girişimciliği, geleneksel iş kollarını nasıl değiştirdiği, çalışan güvenliği ile esenliği ve siber güvenlik konuları konuşuldu. Moderatörlüğünü İbn Haldun Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Teknoloji Yazarı Cem Kıvırcık'ın yaptığı panele İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Kriptrade CMO'su Dr. Naim Çetintürk, Onlayer Kurucu Ortak & CEO'su Kıvanç Harputlu, BosphorusISS Kurucu ve CEO'su Bekir İçli, Momento Kurucusu Zeynep Dağlı Kastro ve Wellbees Kurucusu Melis Abacıoğlu katıldı.
Wellbees Kurucusu Melis Abacıoğlu, hayata geçirdikleri platform ile çalışanların daha iyi yaşamalarına öncülük etme ve iş yerlerinde esenlik kültürünün gelişimine destek olduklarını söyledi. Momento Kurucusu Zeynep Dağlı Kastro ise İnsan Kaynakları tarafında hizmet veren bir şirket olduklarını ve şirket çalışanlarının başarılarının, özel günlerinin kutlanması üzerine çalıştıklarını belirtti. İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Kriptrade CMO'su Dr. Naim Çetintürk, son 10 yıllık süreçte pazarlama dünyasındaki en çok dijitalleşmenin ve yapay zekanın işin içine girdiğini ifade ederken Onlayer Kurucu Ortak & CEO'su Kıvanç Harputlu, bankaların ödeme kuruluşlarının sorunlarını çözmek için çalıştıklarını belirtti. BosphorusISS Kurucu ve CEO'su Bekir İçli de 10 kişiyle başlayan bu yolculukta bugün yaklaşık 40 kişilik ekiple devam ettiklerini ve uçtan uca çözümler sunan bir firma olduklarının altını çizdi.