Türkiye Çelik Üreticileri Derneğinden (TÇÜD) aldığı bilgiye göre, Türk çelik sektörü yılın ilk yarısını üretimde azalış, tüketimde artışla tamamladı.
Türkiye'nin ham çelik üretimi haziranda geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 1,5 azalarak 2,9 milyon tona düştü. Yılın ilk yarısında ise üretim yüzde 16,3 gerileyerek 15,9 milyon ton seviyesinde gerçekleşti.
Nihai mamul tüketimi ise haziranda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 27,4 artarak 3,3 milyon tona, yılın ilk yarısında ise yüzde 15,8 yükselerek 19,9 milyon tona ulaştı.
DIŞ TİCARET VERİLERİ
Çelik ürünleri ihracatı haziranda, geçen yılın aynı ayına göre miktar yönünden yüzde 40,8 düşüşle 875,9 bin tona, değer yönünden ise yüzde 52 azalışla 740 milyon dolara geriledi.
İhracat, ocak-haziran döneminde de 2022'nin aynı dönemine kıyasla miktar itibarıyla yüzde 46,5 azalışla 4,5 milyon ton, değer itibarıyla da yüzde 52,5 gerileyerek 3,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
Çelik ürünleri ithalatı ise haziranda, geçen yılın aynı ayına göre, miktar yönünden yüzde 12,1 artışla 1,5 milyon tona çıktı. Değer itibarıyla ise ithalat yüzde 9,6 azalarak 1,3 milyar dolara geriledi.
İthalat, ocak-haziran döneminde de 2022'nin aynı dönemine kıyasla miktar itibarıyla yüzde 23 artışla 9,5 milyon tona ulaştı. Değer itibarıyla ise ithalat yüzde 4,3 azalışla 8,1 milyar dolara düştü.
Geçen yılın ilk yarısında yüzde 96,7 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, bu yılın ilk yarısında yüzde 47,9 olarak kayıtlara geçti.
"UZUN ÜRÜNLERDE İTHALAT ARTTI"
TÇÜD Genel Sekreteri Veysel Yayan, geçen yılın ilk yarısında 19 milyon ton ham çelik üretimiyle dünya sıralamasında 8'inci olan Türkiye'nin, bu yılın aynı döneminde 10'uncu sırada yer aldığını söyledi.
Bu gerilemede, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin de etkili olduğunu vurgulayan Yayan, "Türkiye'nin ham çelik üretimi yüzde 16,3 gerilemesine karşın deprem bölgesinin yeniden inşasına yönelik faaliyetlerin de etkisiyle iç piyasada talep artışı oldu. Ocak-haziran döneminde tüketimin yüzde 15,8 artmasına karşılık, ithalatın yüzde 23 artması, ihtiyacın ithalat yoluyla karşılandığını göstermektedir" diye konuştu.
Yayan, yılın ilk yarısında filmaşin ithalatının yüzde 82,5 yükselmesiyle sektörün uzun ürün ithalatında yüzde 43,4 artış görüldüğünü dile getirdi.
Türkiye'nin net ihracatçı konumunda olduğu uzun ürünlerde ithalatın olağanüstü bir seviyede yükselmesinin, sektörün dış ticaret açığını artırdığını belirten Yayan, şunları kaydetti:
"Düşen enerji maliyetleri sayesinde rekabet güçleri artan Çin, Hindistan, Güney Kore ve Endonezya gibi Asya ülkelerinin, Türkiye'nin başta Avrupa olmak üzere, geleneksel pazarlarındaki paylarını giderek artırarak, çelik ihracatımızı azaltmaları ve aynı zamanda dampingli fiyatlarla ülkemize yönelerek, çelik ithalatımızı artırmaları, çelik dış ticaretimiz açısından tehdit oluşturmuş bulunmaktadır. Dampingli ve kalitesiz ürünlerin ülkemize yönelik artan ithalatının engellenmesini ve sektörümüzün ihracatının tekrar eski seviyelerine çıkarılmasını teminen ABD ve AB başta olmak üzere, pek çok ülkenin uyguladığı korunma tedbirlerine benzer tedbirlerin ülkemiz tarafından uygulamaya aktarılması, hem çelik dış ticaretimiz hem de ülkemizin ekonomisi açısından hayati önem arz etmektedir."