Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı öncülüğünde düzenlenen 12. Ulaştırma ve Haberleşme Şurası kapsamında hazırlanan "Sektör Raporları"nda, önemli tespitlerde bulunuldu. Deniz ulaşımına yönelik raporda, Kanal İstanbul projesinin, Karadeniz'deki gelecek yük hareketliliğine hazırlık ile büyük ve özellikle tehlikeli yük taşıyan gemilerin İstanbul Boğazı'ndaki geçişlerine ilişkin tereddütlerin giderilmesi konusunda önemli bir stratejinin parçası olduğu belirtilerek, "Bu küresel fırsatın Türkiye için kazanıma çevrilebilmesi adına İstanbul'un kuzeyinde, bütün ulaşım modlarının entegre olacağı bir lojistik ve kalkınma üssü oluşturulmaktadır" denildi.
İSTANBUL'UN COĞRAFİ VE JEOPOLİTİK AVANTAJI FIRSATA ÇEVRİLECEK
İstanbul'un Kuzey Marmara Otoyolu, bu hattan geçecek demiryolu, İstanbul Havalimanı, kuzeyde inşa edilecek Karadeniz Limanı ve Kanal İstanbul ile küresel ticaretin kavşak noktası haline geleceği ifade edilen raporda, "Türkiye'nin Ulusal Araştırma ve Lojistik Master Planı çerçevesinde en stratejik hamlelerinden olan Kanal İstanbul ve İstanbul Vadisi, bütün Türkiye'nin ekonomisini ve ihracatını ateşleyecek yeni bir odak noktasıdır. Kanal ile birlikte İstanbul'un coğrafi ve jeopolitik avantajı, fırsata çevrilmektedir" vurgusu yapıldı.
BOĞAZ KÜLTÜREL VE SPORTİF FAALİYETLERDE KULLANILACAK
Rapora göre, Kanal İstanbul projesi kapsamında, 2023 ile 2035 yılları arasında bir dizi düzenleme hayata geçirilecek. Buna göre, Kanal İstanbul'un gemi trafik yönetimi, kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetleri ve acil durum hizmetlerinin tamamını kapsayan kanal emniyeti sağlanacak, bunun için işletme modeli belirlenecek. Kanal İstanbul ve Marmara Denizi için demirleme alanları ve kılavuz alma-bırakma noktaları belirlenecek. Kanal İstanbul hizmete alınarak, İstanbul Boğazı'ndaki trafik kademeli olarak kanala yönlendirilecek. Bu kapsamda, Kanal İstanbul içinde yer alan liman projeleri için işletme modelleri belirlenecek. Uzun dönemde ise Kanal İstanbul'un İstanbul Boğazı'ndaki gemi trafiğinin azalmasına sağladığı katkı ile İstanbul Boğazı'nın kültürel ve sportif faaliyetler için vatandaşlarca kullanılması sağlanacak, bu kapsamda düzenlemeler yapılacak, yatırımlar hayata geçirilecek.
TAM ZAMANLI KULLANILMAYAN TSK MEYDANLARI SİVİL HAVACILIĞA AÇILSIN
Havacılık sektör raporunda ise tam zamanlı kullanılmayan hava alanlarının ile TSK ve Türk Hava Kurumu'na ait atıl durumdaki meydanların sivil havacılık için kullanılması gerektiği ifade edildi. Havacılık endüstrisinin bilişim teknolojilerine bağımlılığının, sektörü ciddi ölçüde etkileyebilecek siber riskleri de beraberinde getirdiği vurgulanan raporda, siber tehditlerle baş etmek için stratejilerin ortaya konulması gerektiği kaydedildi.
ARAÇ MUAYENESİNDE BORÇ ŞARTI KALDIRILMALI
Rapora göre, köprü gibi büyük yapıların bakım yönetiminin kamera ve sensörlerle donatılmış drone'lar aracılığıyla yapılması planlanıyor. Bu şekilde yapıların 3 boyutlu modelinin çıkartılmasıyla, bakım maliyetlerinin azalması öngörülüyor. Muayenesini zamanında yaptırmayan otomobiller için yüzde 5'lik gecikme bedelinin düşük olduğuna dikkat çekilen raporda, "Geciken araçlar muayenelerini yaptırdıkları zaman muayene tarihleri ileriye kaymaktadır. Motorlu taşıtlar vergisi, trafik para cezası ve geçiş ücreti para cezası borçlarının araç muayenesinin ön şartı olmaktan çıkarılması trafik ve yol güvenliği açısından büyük önem arz etmektedir" önerisinde bulunuldu.