Ziraat Mühendisleri Odası'ndan yapılan açıklamaya göre, akıllı tarım teknolojileri ile birlikte çiftçilerin üretim süreçlerindeki verimlilik yüzde 25'e kadar artış gösteriyor. Bu teknolojiler arasında hava durumu tahmin sistemleri, dronlar ile bitki sağlığı takibi, sulama sistemlerinin otomasyonu ve hassas gübreleme gibi birçok uygulama öne çıkıyor. Uzmanlar, "Bu teknolojilerin maliyetleri düşürdüğünü ve üretici gelirlerini artırdığını belirtiyor. Tarımda akıllı sistemler, kaynakların daha etkin kullanılmasını sağlarken, çevresel etkileri de azaltıyor. Özellikle su ve gübre kullanımında ciddi tasarruf sağlanıyor. Verilerin analizi ile çiftçiler, ekim zamanından hasada kadar tüm süreci daha kontrollü yönetebiliyor" dedi.
KÜÇÜK ÇİFTÇİLER DESTEKLENMELİ
Ancak, uzmanlar küçük çiftçilerin bu teknolojilere erişiminde bazı engellerin bulunduğuna dikkat çekiyor. Küçük ve orta ölçekli tarım işletmeleri, akıllı tarım teknolojilerine geçiş yaparken maddi desteklere ihtiyaç duyuyor. Bu noktada, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın sağladığı teşviklerin önemi artıyor. Bakanlık yetkilileri, 2024 yılı bütçesinde tarımda teknoloji kullanımını artırmak amacıyla yeni teşvik paketleri hazırladıklarını duyurdu. Özellikle kırsal alanlardaki çiftçilerin dijital dönüşüme ayak uydurabilmesi için çeşitli eğitim programları da başlatılacak.
İHRACATTA REKABET GÜCÜ ARTIYOR
Türkiye'nin tarım ihracatında da akıllı tarım uygulamaları büyük bir potansiyel yaratıyor. Özellikle organik tarım ve hassas üretim teknikleri ile elde edilen ürünler, küresel pazarda daha fazla talep görmeye başladı. Tarım uzmanları, "Dünya genelinde sürdürülebilir tarım ürünlerine olan talep hızla artıyor. Akıllı tarım teknolojileri ile üretilen ürünler, hem kalite hem de maliyet açısından rekabet avantajı sağlıyor. Türkiye'nin bu teknolojilere daha fazla yatırım yapması, tarım ihracatında önemli bir fırsat yaratabilir" açıklamalarında bulundu. Türkiye tarım sektörü, iklim değişikliği ve artan dünya nüfusuna karşı çözüm üretmek için dijitalleşmeye hızla adapte oluyor. Akıllı tarım uygulamalarının yaygınlaşması, yalnızca üretim verimliliğini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda tarımın geleceğini de güvence altına alıyor. Uzmanlar, tarımsal dijitalleşmenin hem ülke ekonomisine hem de küresel rekabete önemli katkılar sunacağını vurguluyor.