Merkez Bankası tarafından geçen hafta yayımlanan Finansal İstikrar Raporu, Türkiye'de hane halkı ve reel sektörün borçluluk probleminin olmadığını gözler önüne sergiledi. Türkiye'de hane halkının finansal borçlarının milli gelire oranının yüzde 15 ile gelişmekte olan ülkelerin ortalaması olan yüzde 45'in çok altında olduğu ortaya çıktı. Reel sektörde finansal borçların varlıklara oranı son 10 yılın en düşük seviyesine geriledi. Firmaların yurt dışı finansmana erişimi güçlü seyrini sürdürürken firmalar dış borçlarını yüzde 100'ün üzerinde yenileyebildi. Reel sektör firmalarının kârlılığı, güçlü iktisadi faaliyet, canlı ihracat ve yeniden stok değerlemeleriyle arttı. Firmaların borç ödeme kabiliyetine yönelik göstergeler 2022 yılının ilk çeyreğinde kurda yaşanan istikrar ve güçlü kârlılık performansıyla birlikte iyileşti.
4.3 TRİLYON TL VARLIK
Hane halkının 2021'in ilk çeyreğinde 937.2 milyar lira olan finansal borcu, bu yılın aynı döneminde 1 trilyon 137 milyar lira olarak gerçekleşti. Borcun milli gelire oranı ise yüzde 17.5'ten 14.6'ya geriledi. Hane halkının finansal varlıkları ise 2 trilyon 690 milyar liradan 4 trilyon 310 milyar liraya yükseldi. Finansal varlıklarının milli gelire oranı yüzde 50.2'den 55.5'e yükseldi. 2021 yılında emsal ülkelerde reel sektör borçluluk oranı 2020 yılına göre 2.1 puan azalırken, Türkiye'de 7.2 puan geriledi. 2021 yılı üçüncü çeyreği itibarıyla Türkiye'nin reel sektör finansal borç/ GSYİH oranı (yüzde 64.9), emsal ülkeler (yüzde 67.8) ve gelişmekte olan ülkeler (yüzde 112.5) borçluluk ortalamalarının altına geriledi.