APara ekranlarında Uğur Korkmaz'ın sunumuyla yayınlanan KOBİ Platformu programında KOBİ'lere verilen destekler ve sürdürülebilirlik konuları masaya yatırıldı. Devlet desteklerinin yansımalarını KOBİ'lerin nasıl okuması gerektiğini aktaran BENOVA Consulting Genel Müdürü Erdinç Mert, "KOBİ'lerin desteklerden haberi yok. Bilse, düşük faizle kredi çekebilir, hibe alabilir, sermaye ihtiyaçlarına destek bulabilir, vergi indirimlerinden, ihracat teşviklerinden faydalanabilir ya da yatırımları için finansman desteği alabilir" ifadelerini kullandı.
KOBİ'lerin % 85'i verilen desteklerden habersiz
% 15'İ YARARLANIYOR
Devlet desteklerinin yansımalarını KOBİ'lerin nasıl okuması gerektiğini aktaran Mert şöyle konuştu: "Devletimiz uzun zamandır KOBİ'leri destekliyor. Özellikle KOSGEB ve TÜBİTAK gibi genel desteklerle ciddi oranlarda destekler mevcut. Ama KOBİ'lerin yalnızca yüzde 15'i bu desteklerden yararlanıyor. Bazı KOBİ'lerimizin çoğu destekten haberi bile yok, ne yapacağına dair bir bilgisi yok ve mevzuata dair bir fikri yok. Destekler daha fazla dile getirilmeli ve duyurulmalı."
12 MİLYON İSTİHDAM
KOBİ'lerde sürdürülebilirliğin nasıl sağlanacağı hakkında konuşan BENOVA Consulting Genel Müdürü Erdinç Mert, "Şu anda ülkemizde 3.5 milyona yakın KOBİ faaliyet gösteriyor. Bu da toplam şirket sayısının yüzde 99.7'sine denk geliyor. Çok ciddi anlamda bir KOBİ sayısı var yani. 12 milyon çalışanı KOBİ'ler istihdam ediyor. Ekonomik büyümeyi desteklemek adına bunlar çok önemli detaylar. KOBİ'ler inovasyon ve yenilik anlamında da ciddi öneme sahip çünkü daha küçük yapılar olduğu için daha inovatif daha yenilikçi yapılar halinde gözlemlememiz mümkün" diye konuştu.
YÖNETEMEME SORUNU
KOBİ'lerin genelde aile şirketlerinden oluştuğuna dikkat çeken Erdinç Mert, sözlerini şöyle sürdürdü: "Aile şirketleri de ne yazık ki nesilden nesile aktarımda ciddi sıkıntı yaşıyor. Analiz yaparken dönem dönem yapmakta fayda görüyorum. Ben ilk döneme tutunma dönemi diyorum. Şirketin açıldığı ilk dönem yani. Maliyetler düşük, çalışan sayısı az, makine teçhizat az. Yoğun bir şekilde çalışılan dönem yani. Tutunmada başarılı olursanız büyüme dönemine geçiyorsunuz. Büyüme dönemini de atlatınca KOBİ'ler sıkıntılı döneme geçiyor. Yönetememe sorunu başlıyor. KOBİ'ler maalesef tutunma dönemindeki gibi yönetmeye çalışıyor fakat bu mümkün olmuyor. Eninde sonunda tüm KOBİ'ler yönetememe sorunu yaşıyor. İki tane yol çıkıyor önümüze: İlk yol; değişim, dönüşüm ve kurumsallaşma. İkinci yol ise; küçülme ve yavaş yavaş yok olma dönemi. Bu sebeple KOBİ'ler değişmeli, dönüşmeli ve kurumsallaşmalı" diye konuştu.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÇOK ÖNEMLİ
Erkman Hukuk Bürosu Kurucu Ortağı Av. Onur Erkman ise KOBİ'ler açısından ticari hayattaki sürdürülebilirliğin önemine vurgu yaptı. Erkman şu ifadeleri kullandı: "Ticari işletmelerin yüzde 99'unu, ithalat ve ihracat hacminin ise yüzde 50'ye yakın bir kısmını KOBİ'ler oluşturuyor. KOBİ'lerin ekonomimizdeki yeri çok önemli. Değişen ticari kriterler açısından sürdürülebilirlik raporlaması artık şirketler için olmazsa olmaz. Çevresel, sosyal ve ekonomik faktörlere önem ve öncelik veren firmalar daha öncesinde sürdürülebilirlik raporlaması yapmış olan firmalarla ortak bir yolda kesişme imkânı bulabilecekler. Bilinçli firmalar sürdürülebilirlik raporlamalarını, yol haritalarını çizmiş durumdalar." Finansman açısından sürdürülebilirliğe dikkat çeken Erkman, "Devletimizin Orta Vadeli Programında da çok geniş yer verdiği yeşil dönüşüm ve yeşil finansman için çok büyük destekler var. Başta Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olmak üzere ülkemiz KOBİ'lerimize bu yolda destekler veriyor. Ülkemizde birçok imkân var" dedi.