2025 yılında yürürlüğe girecek düzenleme ile birlikte, 31 Aralık 2029'a kadarki kamu yapım işi sözleşmeleri ile alım ihalelerinde, çimentolardaki klinker oranı en fazla yüzde 0,80 olabilecek. 1 Ocak 2030 tarihinden itibaren ise bu oran yüzde 0,75'e inecek. Düşük karbon yol haritası kapsamında kararlı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, bu sektörde yüzde 93 oranında emisyon azalımını hedefliyor.
ÇİMENTO ÜRETİMİNDE ÖNEMLİ DETAY
Türk çimento sektörünün üretim ve ihracat konusunda Avrupa'da lider olduğuna dikkat çeken Nazmi Şahin, "Ülkemiz bu alanda güçlü bir pozisyonda. O sebeple yeni düzenlemenin değeri de bir kat daha artıyor. Çimento üretimi sırasında oluşan emisyon kaynaklarının yüzde 50'si klinker dediğimiz iri taneli malzemedir. Yeşil çimento hamlesi ile kamuda bu oran önce yüzde 0,80'e sonra da yüzde 0,75'e çekiliyor. Yeşil dönüşüm hedefleri konusunda bunu tarihi bir adım olarak görüyor ve destekliyoruz" şeklinde konuştu.
"SEKTÖRÜN DÖNÜŞÜMÜNE BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAK"
Çimentoda geleneksel üretim sürecinin doğal kaynaklara olumsuz etkileri olduğunu dile getiren Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği Genel Sekreteri Dilay Gürsoy, "Çimento sanayii, inşaat sektöründe lider pozisyonda rol alıyor. Çimento üretimi önemli bir alan olsa da karbondioksit emisyonu bakımından çevreye olumsuz yansımaları var. Bu kapsamda 2005 yılında Çimento Sürdürülebilirlik Girişimi Kılavuzu uygulamaya konmuş ve üretimde tutarlılık ve şeffaflık açısından bir standart getirilmişti. Yeşil çimento hamlesinin de sektörün dönüşümüne büyük katkı sağlayacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı.
