Suriye'de Beşar Esad rejiminin devrilmesiyle birlikte yeni bir dönem başladı. Bu gelişme, bölgedeki jeopolitik dengeleri değiştirmekle kalmadı, aynı zamanda Türkiye için lojistik ve ticaret açısından yeni fırsatların kapısını araladı. Yeni sınır hatlarının açılması, ticaret kapılarının yeniden düzenlenmesi ve hava taşımacılığında yeni rotaların eklenmesiyle Türkiye'nin Ortadoğu, Afrika ve Körfez ülkelerine olan erişimi daha da genişleyecek.
HAVADA YENİ ROTALAR
Öte yandan bölgenin yeniden inşasında hava taşımacılığı büyük rol oynayacak. Rotaların kısalmasıyla yeni hatlar gündeme gelecek. 10 yıldan fazladır kapalı olanSuriye hava sahası ve sınır kapılarının ticarete açılmasının Türkiye açısından yeni bir dönemin başlangıcı olması bekleniyor. Suriye'deki çatışmalar nedeniyle kapalı olan Şam ve Halep havaalanlarının, Türkiye'nin lojistik ağlarına yeni uçuş rotaları olarak entegre edilebileceği belirtiliyor. Uzmanlar, Gaziantep ve Adana havaalanlarından Şam ve Halep'e düzenlenecek uçuşların hem yolcu hem de kargo taşımacılığında büyük bir hacim yaratabileceğini vurguluyor.
İsminin açıklanmasını istemeyen Türk Hava Yolları eski yöneticisi, "Suriye hava sahasının yeniden açılması, Avrupa-Asya arasında kısa mesafe uçuşları için büyük fırsatlar sunabilir. Türkiye, transit uçuşlar için ideal bir konuma sahip. Ayrıca Şam ve Halep'in Türkiye'nin kargo uçuş ağına eklenmesi, dış ticaret hacmini de artırabilir" ifadelerini kullandı. Havacılık uzmanları ise "Suriye hava sahasının açılmasıyla birlikte THY'nin uçuş mesafeleri kısalması yakıt tasarrufu ve zaman avantajı anlamına geliyor. Ayrıca Şam ve Halep gibi önemli noktalara doğrudan uçuşlar başlatılarak bölgesel taşımacılık hızlanabilir" dedi.
YENİ TİCARET KAPILARI
Öte yandan Suriye hava sahasının açılması ve İstanbul üzerinden yapılan uçuşların daha ekonomik ve hızlı hale gelmesinin THY'nin rekabet gücünü artırması bekleniyor. Suriye'nin yeniden inşa sürecine girmesiyle, kara yolu taşımacılığında yeni sınır kapılarının açılmasını gündeme getirdi. Uzmanlara göre, özellikle Hatay-Cilvegözü ve Şanlıurfa-Akçakale sınır kapıları, ticaretin ana geçiş noktaları haline gelebilir. Lojistik sektörü temsilcileri, bu kapıların Türkiye'den Suriye üzerinden Lübnan, Ürdün ve Suudi Arabistan'a olan ticaret rotalarını kısaltacağını belirtiyor. Gaziantepli lojistik firması sahibi Ahmet Karataş, "Suriye'deki yeni düzen, Türkiye'nin lojistik üs konumunu güçlendirebilir. Yeniden inşa projelerinde Türk firmalarının rol alması ve transit taşımacılığın hızlanması bekleniyor. Bu süreçte Suriye'yi bir koridor olarak kullanarak Körfez ülkelerine erişimimizi daha kısa sürede sağlayabiliriz" dedi.
HATAY'IN ÖNEMİ ARTACAK
Suriye'deki yeni dönem, Türkiye için hem lojistik hem de ticaret açısından büyük fırsatlar barındırıyor. Yeni sınır kapıları, havaalanları ve ticaret rotaları sayesinde Türkiye'nin Ortadoğu ve Afrika ile entegrasyonu daha da güçlenecek. Bu süreçte, uluslararası iş birlikleri ve diplomatik temasların da etkili bir şekilde yürütülmesi gerektiği vurgulanıyor. Özellikle Hatay ve Mersin stratejik önemi daha da artacak.