Avrupa'nın en büyük savunma, havacılık ve uzay kümelenmesi SAHA İstanbul'un 5. Olağan Genel Kurulu, İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.
Genel kurulun açılışında konuşan Mehmet Fatih Kacır, Milli Teknoloji Hamlesi'nin, Türkiye'nin tam bağımsızlık yolculuğunun adı olduğunu kaydederek, bu yolda öncelikle savunma sanayisinde büyük adımlar atıldığını söyledi.
Bu yolculuğun savunma sanayisinden başlamasının Türkiye için bir zorunluluk olduğunu kaydeden Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:
"30 yılı aşan terörle mücadele evlatlarımızın ve vatanımızın korunması için mutlak bir zorunluluktu. Terörle mücadelede bizimle müttefik olması gerekenlerin maalesef çoğu zaman karşımızdaki terör örgütlerine destek verdiğinin farkında olarak kendi imkanlarımızla geliştireceğimiz savunma sanayisi ürünleri ve sistemlerimizle ancak bu mücadelede başarılı olacağımız inancıyla son 20 yılda savunma sanayisinde çok büyük başarılara imza attık.
Önümüzdeki yıllarda şimdiden ayak seslerini duymaya başladığımız şekilde bu başarı sanayinin ve teknolojinin tüm alanlarına hızla yaygınlaşacak ve Milli Teknoloji Hamlesi Türkiye'nin tam bağımsızlığını perçinleyecek ve yüksek katma değerli ürünleri rekabetçi bir şekilde dünyaya ihraç etmemizi imkan sağlayacak yepyeni projelerin ortaya çıkmasına imkan sağlayacak."
"SAVUNMA SANAYİSİNDE BU YILIN İHRACAT HEDEFİ 6 MİLYAR DOLAR"
Bakan Yardımcısı Kacır, son 20 yılda elde edilen başarıları dünyanın çoğunlukla gıptayla ve bazen de kıskançlıkla takip ettiğini belirterek, şu bilgileri verdi:
"2002'de 250 milyon dolar seviyesinde olan ihracatımızı geçen yıl 4,5 milyar dolar seviyesine çıkarmayı başardık. Bu yıl bu rakam yine sizlerin alın ve akıl teriyle, başarılı projeleriyle 6 milyar doların üzerine çıkıyor olacak. Savunma ve havacılık ciromuz bugün 12 milyar dolar. Ancak bu rakam 20 yıl önce sadece 1 milyar dolardı.
Sektörün proje sayısı 66 iken bugün 800'ün üzerinde pek çoğu SAHA üyesi olan girişimcilerimizin katkılarıyla hayata geçiriyoruz. Sektörde toplam sözleşme bedeli 5,5 milyar dolardan 60 milyar doların üzerine çıktı. Sektörde sadece 56 firma varken bugün 2 bine yakın firmanın savunma sanayimize güç veriyor."
Kacır, bu başarıyı elde ederken izledikleri yoldan bahsederek, onların politikalarını kopyalayıp yerine kendi milli ve özgün yol haritalarını ortaya koyduklarını söyledi.
"GELDİĞİMİZ NOKTA TÜRK MÜTEŞEBBİSLERİNİN ESERİDİR"
Türkiye'de geçmişte havacılık alanında girişimde bulunmak isteyenlerin önüne konulan engellere değinen Kacır, "O noktalardan bugün alanında dünyanın bir numarası hava araçları, milli ve özgür helikopterleri üretebilen bir ülke olma konumuna geldik. Bu, Türk müteşebbislerinin eseridir. Elbette önümüzdeki dönemde bu başarıyı taçlandıracak yeni projelere de hep birlikte imza atacağız." diye konuştu.
Sadece savunma sanayisinde değil birçok alanda yeni projeler hayata geçirmeye gayret ettiklerini dile getiren Kacır, mühendislikte sağlanan başarılardan, Atak helikopteri, Altay tankı ve Togg gibi önemli projelerden bahsetti.
Kacır, dünya ile savunma sanayisinde nasıl rekabet edeceklerini çok iyi öğrendiklerini kaydederek, bundan sonrası için de benzer yol haritasını hayata geçirmeye gayret ettiklerini söyledi.
Milli Uzay Programı'ndan bahseden Kacır, bu alandaki fırsat penceresinin peşinde koşmaları gerektiğini, uydu teknolojilerinde yerlileşme ve millileşme kabiliyetlerini artırdıklarını, bugün artık ilk yerli ve milli haberleşme uydusu Türksat 6A'yı kendi alın terleri ile üretebilecek noktaya geldiklerini anlattı.
TEKNOFEST'e dair görüşlerini paylaşan Kacır, son festivalde 2,5 milyon civarındaki ziyaretçiyle rekor kırdıklarını bildirdi.
"SAVUNMA SANAYİSİ TÜM DÜNYADA SİVİL TEKNOLOJİLERİN İTİCİ GÜCÜ, ADETA MOTORUDUR"
SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar da 8 yıl önce SAHA İstanbul için yola çıkarken hedeflerinin, savunma sanayisine özel sektörün dinamizminin getirilmesi, milliliğin artırılması, Türkiye'nin kritik teknolojilere kavuşturulması, maliyet etkin ve sürdürülebilir bir savunma sanayisi ekosistemi oluşturabilmek olduğunu söyledi.
26'sı üniversite olmak üzere 938 üyeleriyle Avrupa'nın en büyüğü haline gelerek Türkiye'ye güçlü bir destek vermek için çalıştıklarını belirten Bayraktar, "Başlangıçtaki hedeflerimize adım adım ulaşarak etkin bir sanayi ve akademi iş birliğiyle çalıştığımız sektörlerde sürdürülebilir bir ekosistem inşa etmeye ve katma değerli girişimlerin yolunu açmayı sürdürüyoruz." diye konuştu.
Bayraktar, bugüne kadar pandemi döneminde üretilen yoğun bakım solunum cihazından savunma sanayisinde milli olarak yürütülen projelere, alt sistem, kritik bileşen ve platform bazında önemli katkılar sağladıklarını aktararak, şunları kaydetti:
"Savunma sanayisi tüm dünyada sivil teknolojilerin itici gücü, adeta motorudur. Bugün hayatımızı kolaylaştıran internet, cep telefonu gibi birçok teknoloji bu alandaki çalışmalar sayesinde hayata geçmiştir. Daha önemlisi savunma sanayisi, ülkelerin bağımsızlığını kuvvetlendirecek en önemli unsurdur. 2000'li yılların başında siyasi iradenin çizdiği millileşme vizyonuyla birlikte ülkemize yüksek teknolojiye sahip çok kıymetli teknolojiler ve platformlar kazandırdık.
Yüksek teknolojiyi tüketen ülke pozisyonundan geliştiren ülke konumuna geçerek bugün dünya çapında dikkat çeken insansız hava araçları, savaş gemileri, jet motorlu uçaklar, önemli kabiliyetlere sahip kara araçlarının envantere kazandırılmasına katkı sağladık. Yakaladığımız bu ivmenin kaybedilmemesi, Cumhuriyetin ilk yıllarındaki Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş, Şakir Zümre, Nuri Killigil gibi girişimcilerin yaşadıklarının tekrar etmemesi, Devrim arabalarının unutmak istediğimiz akıbetinin bir daha bu topraklarda yaşanmaması için hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız.
İnsanımızın, her alandaki meslek erbabımızın ve geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin geçmişte bizlerin de yaşadığı zorlu süreçlerle karşılaşmamaları için çabalamaya devam etmeliyiz. Her alanda paradigma değişimine odaklanmalı, imkansız denileni yapmayı, güçlü bir Türkiye'yi gelecek yüzyıla taşıyacak kadroları dışarıda aramayı bırakmalı ve daha da önemlisi gençlerimizin gücüne güvenmeliyiz."
"YÖNÜMÜZÜ İLERİYE ÇEVİRDİK, GÖZÜMÜZÜ YÜKSEKLERE DİKTİK"
Bahsettiği tüm bu durumları yaşayarak tecrübe ettiklerine dikkati çeken Bayraktar, "Bundan 20 yıl önce terörle mücadele bölgesinde, Gabar dağlarında ülkemizin ilk milli güdüm sistemi olan Bayraktar Mini İHA'yı geliştirirken ve onu oralarda uçururken kendi Mehmetçiğimiz 'bunu Türkler mi yaptı?' diye bize soruyordu. Bugün ise dünyanın en gelişmiş insansız savaş uçağı Bayraktar Kızılelma, TEKNOFEST 2023'te İstanbul semalarında havacılık tarihinde ilk olacak formasyon uçuşları gerçekleştiriyor. Atatürk Havalimanı'nda tüyleri diken diken izleyen milyonlarca vatandaşımızdan biri dahi artık 'bunu Türkler mi yaptı?' diye sormuyor." dedi.
Bayraktar, toplum olarak yüksek teknoloji geliştirme konusunda özgüven kazanıldığını belirterek, şu değerlendirmede bulundu:
"Aynı şekilde insansız savaş uçağı çalışmalarımıza başladığımızda maalesef ülkemizde yerli yersiz alaylar ile karşılaşırken, dünyada ise bunun tam tersi bir durum yaşandı. Savunma ve havacılık alanının önemli otoriteleri, geliştirmeye başladığımız projeyi küçümsemekten ziyade hangi kabiliyetlere sahip olabileceğini, Bayraktar TB2 SİHA'larımızın başardığı gibi muharebe konseptlerinde hangi doktrinler değişikleri gerçekleştirebileceğini tartıştı.
Konunun uzmanları da artık bu topraklardan yüksek teknolojide de en iyisinin çıkacağına ikna oldu. Birçok ülkenin karar vericileri Türkiye modelini örnek vaka olarak incelediklerini bize açıkça ifade ediyor. Bu noktadan geriye gitmek ülkemiz için olasılık dahilinde bile olamaz. Biz yönümüzü ileriye çevirdik, gözümüzü yükseklere diktik. Ömrümüz vefa ettikçe, güçlü ve müreffeh Türkiye için de çalışmaya devam edeceğiz."
Haluk Bayraktar, savunma sanayisine ilişkin yaptığı sunumla konuşmasını tamamladı.
"BU KÜMELENMENİN SANAYİMİZİN DİĞER ALANLARINDA ÖNEMLİ YANSIMALARI OLACAK"
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede ise SAHA İstanbul'un hayata geçirildiği döneme ait hatıralarını anlattı.
Kümelenme ihtiyacı olduğu konusunda uzun görüşmeler yaptıklarını anımsatan Büyükdede, İtalya'da seramik makineleri üretenlerin kümelendiğini gördüklerinde bu oluşumların gücünü fark ettiklerini söyledi.
Büyükdede, SAHA İstanbul'un kuruluş sürecine işaret ederek, o gün 27 kişiyle başlayan bu serüvenin artık alanında Avrupa'nın en büyüğü haline geldiğini vurguladı.
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez de savunma, havacılık ve uzay kümelenmesi olan SAHA İstanbul'un Türkiye'nin tüm sanayisine sirayet etmesini temenni ettiğini belirterek, "Sanayimizin diğer alanlarında da bu kümelenme, iş birliğinin önemli yansımaları olacak. Bunun sivil alanlara yansımalarını görüyoruz, çok daha fazla sirayet etmesini beklediğimi ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
"ÜYE SAYISININ 1000'E YAKLAŞMASININ GURURUNU YAŞIYORUZ"
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Muhsin Dere ise 27 kurucu ile kurulan SAHA İstanbul'un üye sayısının 1000'e yaklaşmasının gururunu yaşadıklarını belirterek, bu kümelenmenin neden önemli olduğuna ilişkin örnekler verdi.
SAHA İstanbul'un savunma sanayisine heyecan getirdiğini dile getiren Dere, "Ülkemizin savunma sanayisinin hak ettiği konuma ulaştırılmasında SAHA İstanbul üzerine düşen görevi bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yerine getirecektir." diye konuştu.
Dere, savunma sanayisinde son 20 yılda yaşanan ilerlemelerden bahsederek, aynı hamleleri yapmaya, yerlilik oranını artırmaya, yeni projeler eimza atmaya devam edeceklerini anlattı.
Türkiye'nin savunma sanayisindeki projelerine ve insansız hava araçlarına ilişkin bilgiler veren Deren, "Artık bu ürünlerimizi sadece üretip kullanmıyor, bunların ihracatında da yerimizi almış bulunuyoruz." ifadesini kullandı.
Milli Savunma Bakanlığı olarak kendilerinin de savunma sanayisinin kamu kesiminde önemli işlere imza atmak ve faaliyet göstermek zorunda olduklarını vurgulayan Dere, bu alanda hayata geçirdikleri projelerden bahsetti.
Toplantıya, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Haluk Görgün, Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci, MKE Genel Müdürü İlhami Keleş, STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ Genel Müdürü Özgür Güleryüz, Pavotek Yönetim Kurulu Başkanı Alper Özbilen, İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu, SAHA İstanbul'un yönetim kurulu üyeleri, yönetim kurulu başkan yardımcıları ve üye firmaların temsilcileri katıldı.
Açılış konuşmalarının ardından genel kurula geçildi.