Türkiye'nin en hızlı metrosu unvanını taşıyan hattın Gayrettepe bağlantı noktasını ziyaret eden Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, yerinde incelemelerde bulanarak, bilgi aktardı.
Akıllı tünel konsepti ile dünya metrolarında bir ilk olan hattın Gayrettepe istasyonu, eşsiz mimarisi ve tasarımı ile de göz doldurdu. Türkiye'nin ve dünyanın pek çok noktasında anıt, müze, tema park ve şehir mimarisi gibi konsept projeler tasarlayan ve hayata geçiren Outdoor Factory'nin imzasıyla hayat bulan tasarım ve uygulamalarla adeta bir tarih müzesine dönüşen metro hattında, ana tasarım unsuru İstanbul ve Türkiye tarihinin simgeleri oldu.
Türkiye'nin dünyaya örnek ulaşım projeleri, İstanbul'un eşsiz boğaz silüeti, simge yapılarının yanı sıra Türk kültürü, dönemin önemli tarihi yapıları gibi birçok elementin yer aldığı tasarımlarda, yolculara şehri adeta yer altında yaşama imkânı sunan metro hattında minimalist ve modern bir tasarım kurgulandı.
Tasarım hikayesi 72 metre ile Türkiye'nin en derin metro istasyonu olan Gayrettepe istasyonu, sanatsal boyamalar, rölyefler, peron alanında yönlendirmeler, tavan üniteleri, dijital içerik üretim, 3d mapping, interaktif ekranlar ve uygulamalarla yerin altında adeta bir İstanbul ve Türkiye mozaiklerinin sergilendiği bir müze haline getirildi.
Pîrî Reis haritasından yola çıkarak tarh boyunca Türk kültürünün coğrafyamızdaki simgeselleşmiş öğeleriyle dünya üzerine katkılarını bir enstalasyon ile anlatan bölümde Türk tarihi ve mimarisinin özeti hayata geçirildi. Bir merkez noktası olan Gayrettepe istasyonunda bu simgeler dünyanın tarih boyunca önemli merkezlerinden biri olan İstanbul da tasarımda merkez olarak konumlandı. Mermer üzerine uygulanan kabartma, kazıma ve boyama teknikleri ile işlenen temalar mimari olarak da benzerlerinden açık ara ayrışmakta.
Binlerce fotoğrafın seçilip birleştirilerek dünyanın incisi İstanbul boğazının eşsiz silüetinin mimari ve interaktif dijital konseptler kullanılarak uygulanan tasarımda yolcular adeta İstanbul boğazında şehri bir vapurda geziyor hissini tecrübe edecekler.
İstanbul'un tarihi ve mimari dokusunu deneyimsel tasarımla buluştururken deniz, vapur ve martı sesleri ile işitsel duyulara da vurgu yapmakta.
Peron katında yolcuları deniz dalgalarının karşılıyor. Mimari tasarımında treni bekleyen yolcular duvar ve tavanda oluşturulan dalga tasarımıyla deniz hissi uyandıran mavi aydınlatmasıyla sanki bir metro bekleme alanı değil, boğaz kenarında denizi hissettikleri bir buluşma noktası. Dijitallerle güçlendirilen ve her trenin gelişiyle eş zamanlı vapurun iskeleye yanaşması dijital enstalasyonu yolculara da farklı bir deneyim yaşatıyor.
METRO İSTASYONU DENEYİMSEL BİR MÜZEYE DÖNÜŞTÜ
Gayrettepe istasyonunun İstanbul'un merkezinde ve kilit bir bağlantı noktası olduğuna dikkat çeken Outdoor Factory Yönetim Kurulu Başkanı Toygar Yedigöz, "Dünyaya örnek ve hatta ödüllü bir proje olacağına inandığımız Gayrettepe metro projemiz mimarisi ve dijital içerik ve uygulamalarıyla yolculara giriş katından perona kadar dolu dolu bir yolculuk vadediyor. Yine kente aidiyet duygusunu aşılayan bir projeye daha imza atıldı. Her gün bu hatta yolculuk yapan binlerce kişi, kültürümüze ve değerlerimize bir kez daha yakından şahitlik edecek. Metro alanlarına kimlik kazandırma çalışmalarımız hızla devam ediyor" diye konuştu.