Son dakika haberi... Platin Dergisi tarafından düzenlenen ve Türkiye'ye değer katan markaların ödüllendirildiği 6. Platin Global 100 Ödülleri Töreni'nde konuşan Yılmaz, Türkiye markasına katkılar sağlayan ve global arenada varlık gösteren öncü girişimcilerin yanında olduklarını, bu yılın teması olan "sürdürülebilirlik" alanında başarı hikayeleriyle ödüle layık görülen firmalarla iftihar ettiklerini söyledi.
Sürdürülebilir yaklaşımı benimseyen markaları, çalışanlarını, ihracat yapan özel sektörü ve tüm paydaşları alkışladıklarını ifade eden Yılmaz, "Özellikle, tasarlayan, üreten, istihdam oluşturan, ilerleme ve ilerletme derdinde olan herkesi en güçlü şekilde destekleyen Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımızı iletiyoruz. Bu eş güdüm ve azimle Türkiye ekonomisi, yüksek oranlı büyüme performansını kesintisiz 13 çeyrektir sürdürmüştür." ifadelerini kullandı.
İşsizlik oranının son 11 yılın en düşük seviyesine gerilediğini hatırlatan Yılmaz, yüzde 8,5 işsizlik oranıyla OVP yıl sonu hedefi olan yüzde 10,1'in oldukça ilerisinde olduklarını ve yıl sonunda da işsizlik oranında tek haneli rakamları devam ettireceklerini dile getirdi.
Kasım ayında ihracatın bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,2 arttığını, 2023 yılı ocak-kasım döneminde ise yaklaşık 233 milyar dolar seviyesine ulaştığını bildiren Yılmaz, dünyadaki daralma ve olumsuzluklara karşın yıl sonu hedefleri olan 255 milyar dolara rahatlıkla ulaşacaklarını vurguladı.
Türkiye'nin kredi not görünümünün pozitif yönde değiştiğini aktaran Yılmaz, "Mayıs ayında yüzde 700'ler civarında olan risk pirimi 350'nin altına gelmiş durumda. Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) 2,5 yılın en düşük seviyesine inmiş durumda. Diğer taraftan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının giderek Türkiye'ye hak ettiği notları verme yoluna girdiklerini görüyoruz. Henüz arzu ettiğimiz noktada değiliz ama aşama aşama çok daha iyi noktalara gelinecektir." diye konuştu.
Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejisi doğrultusunda, ithalata bağımlılığı azaltma ve cari işlemler açığını kalıcı olarak düşürme yolunda çalışmalarına devam ettiklerini belirten Yılmaz, bu kapsamda yüksek teknoloji ürünlerinin üretimine yönelik yatırımları, ihracatçıların finansmana erişimini ve hizmet ihracatını güçlü bir şekilde desteklediklerini dile getirdi.
İlgili tüm kuruluşların desteğiyle Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi Programı'nı yeniden yapılandırarak hayata geçirdiklerini anlatan Yılmaz, şöyle konuştu:
"Yeni finansal ortamda ülkemizin kalkınmasını sürükleyecek, katma değeri yükseltecek, teknoloji seviyemizi artıracak yatırımlara uzun vadeli ve uygun koşullu finansman sağlamak, temel gayemiz bu. Bu çerçevede de yeni programımızda en az 1 milyar lira tutarında olan yatırımlara, aracı bankalar kanalıyla 10 yıla varan vadelerle kredi sağlamayı öngörüyoruz. Üç yıl boyunca program kapsamında toplam 300 milyar lira kaynak ayrılmış durumda. Bütçede alanımız oluştukça bu programı bütçemizden de destekleme perspektifimiz var. Yüksek teknoloji içeriği olan, stratejik önemi olan, diğer taraftan Türkiye'ye finansman getiren projelere yüzde 15 ile 30 arasında değişen 10 yıla kadar vadeli finansman sağlanmış olacak. Yenilenmiş haliyle YTAK Programımıza başvurular 20 Aralık'ta başlayacak. Ayrıca, Eximbank'ın sermayesini 10 katı artırarak 3 milyar liraya yükseltmiş bulunuyoruz."
Yılmaz, dün Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu toplantısını gerçekleştirerek OVP ile uyumlu 3 yıllık eylem planını somutlaştırdıklarını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Lojistik Altyapı ve Demir Yolu-Liman Bağlantılarının Güçlendirilmesi, İklim Değişikliği Mevzuatı, Emisyon Ticaret Sistemi, Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizmasına Uyum, Sanayide Yerli Üretim ve Ürün Bazlı Teknolojik Dönüşüm ve Vergilemede Adalet ve Etkinlik gibi konularda eylemleri plana ekleyerek yol haritamızın alt kırılımlarını da uyumlu hale getirdik. Her zaman altını çiziyoruz, önceliğimiz ülkemizde yatırımcılar için güven ortamını sağlamak, finansal istikrarını pekiştirmek, sürdürülebilir büyüme ve istihdam artışını sağlamaktır."
"ENFLASYONDAKİ GERİLEME HIZ KAZANACAK"
Enflasyonla mücadelede de kararlı adımlarının sonuçlarını görmeye başladıklarını söyleyen Yılmaz, açıklanan güncel verilerin son aylarda bir düşüş eğiliminin başladığını gösterdiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, şunları aktardı:
"2022 yılında açıklanan aylık enflasyon oranlarının ortalaması yüzde 4,26 düzeyindeyken, son üç ayda açıklanan aylık enflasyon oranları ortalaması yüzde 3,82 düzeyindedir. Bu oranın önümüzdeki aylarda enflasyon oranlarının açıklanmasıyla daha da düşeceğini öngörüyoruz. Dezenflasyon politikalarımızla 2024 yılının ikinci yarısında yıllık bazda belirgin düşüş sağlayacağız. Enflasyondaki gerileme hız kazanacak, öngörülebilirlik artacak ve enflasyon, yeniden tek haneye çekilecektir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü liderliğinde, politika belgelerimizle ekonomideki belirsizliği azalttık, öngörülebilirliği de giderek artırmaya devam edeceğiz."
Sürdürülebilir ekonominin temel özelliklerinin; çevresel duyarlılık, toplumsal adalet, ekonomik verimlilik ve uzun vadeli planlama olduğuna işaret eden Yılmaz, artık doğayla işbirliği içeren üretim ve tüketim modellerinin gün geçtikçe acil bir ihtiyaç olarak öne çıktığını kaydetti.
Türkiye'nin sürdürülebilirlik için attığı adım ve yaptığı planlamalara da değinen Yılmaz, şöyle konuştu:
"Ülkemizin düşük karbonlu üretime yönelik yol haritalarının tamamlanarak, ilgili sektörlerde emisyonların azaltılmasını sağlayacak teşvik mekanizmalarının hayata geçirilmesi, emisyon ticaret sistemimizin yürürlüğe konulması, katma değerli ihracatımızda artış sağlayacak teknolojilere yönelik AR-GE çalışmalarının hızlandırılması ve temiz enerji yatırımlarına hızla devam edilmesine odaklanmış durumdayız. 12. Kalkınma Planımız ve programlar bu çerçeveyi gözeterek hazırlanmıştır. Bu süreçte fırsatları öne çıkarıyor; yeni iş modelleri ve istihdam olanakları yaratabilecek; ülkemizde üretim altyapısının inovasyon ve dijitalleşme yönünde gelişmesine imkan tanıyacak tarafları önceliklendiriyoruz."
Yaşanan dönüşümün rekabetçiliği koruyacak ve uluslararası alanda Türkiye'nin yerini kuvvetlendirecek şekilde meyvelerini vermesi için kamu ve özel sektörün güçlü işbirliğinin önemine işaret eden Yılmaz, örnek olarak ödül alan firmaların sayılarının artması için her zaman yanlarında olacaklarını kaydetti.
Yılmaz'ın konuşmasının ardından sürdürülebilirlik alanında ödül alan firma yöneticilerine ödülleri verildi.
Ziraat Bankası'nın ana sponsor olduğu Platin Global 100 Ödülleri Töreni'ne, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu, eski AB Bakanı ve BM 75'inci Genel Kurulu Başkanı Volkan Bozkır, ödül alan iş insanları ve davetliler katıldı.