3. Çin-Türkiye Değişim Forumu, Çin'in başkenti Pekin'de gerçekleştirildi. Bünyesinde China Today dergisini barındıran Çin Uluslararası İletişim Grubu (CICG) ile derginin Türkçe versiyonu China Today Türkiye'nin yayıncısı Turkuvaz Medya iş birliğiyle hayata geçirilen forum kapsamında, biri fiziki diğeri çevrimiçi olmak üzere iki etkinlik düzenlendi. Çevrimiçi düzenlenen forumun açılışında konuşan T.C. Ticaret Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, iki ülke arasındaki ticari ilişkiler hakkında bilgi verdi. Tuzcu, "Cumhurbaşkanlarımızın Türk-Çin münasebetlerini daha ileriye taşıma yönündeki ortak iradelerinin sonucu olarak ülkelerimiz arasındaki iş birliği günden güne gelişmektedir. Cumhurbaşkanlarımız bu kararlılıklarını son olarak geçtiğimiz günlerde Özbekistan'da düzenlenen Şangay İşbirliği Örgütü marjındaki görüşmelerinde bir kez daha ortaya koymuşlardır. Geçen sene, diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 50'nci yılını kutladık. Bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da Türk-Çin ilişkilerini daha ileriye taşıma doğrultusundaki kararlılığımızı sürdüreceğiz. Bu doğrultuda, ilişkilerimizi 'Stratejik İşbirliği'nden 'Kapsamlı Stratejik Ortaklık' seviyesine yükseltme iradesini destekliyoruz" dedi.
20 YILDA 36 KAT ARTTI
Çin'in günümüzde dünya ticaretinin yüzde 15'inden fazlasını tek başına gerçekleştirdiğini hatırlatan Tuzcu, "Çin geçtiğimiz yıl yaklaşık 3.3 trilyon dolar ihracat gerçekleştirmiş ve 676 milyar dolarlık rekor dış ticaret fazlası vermiştir. Bununla birlikte Çin'de yatırım fırsatları artıyor. 1.4 milyar nüfusu, 400 milyonu geçen orta sınıfı ile günden güne daha çok artan iç talebi ile Çin, yabancı yatırımlar için de bir üretim üssü haline geldi. Çin ile ikili ticaretimiz son yıllarda ciddi bir ivme kazandı. 2001 yılında 1 milyar dolar seviyesinde olan ikili ticaret hacmimiz 2021 yılında 36 milyar dolara ulaştı. Böylece Çin ülkemizin ikinci büyük ticaret ortağı oldu" diye konuştu.
İHRACATIMIZI ARTIRACAĞIZ
İki ülke arasındaki ticaret açığının yüzde 42'lik artışla tarihi rekora imza atarak 28.6 milyar dolara ulaştığına dikkat çeken Tuzcu, konuşmasını şöyle noktaladı: "Çin, 2021 yılında dünyadan 2.7 trilyon dolar değerinde ithalat yaptı. Bu veriler, ülkemizin Çin'in dünyadan ithalatında yüzde 0.14'lük bir paya sahip olduğunu gösteriyor. Temelde yüzde 1'in bile çok altında olan bu pay, dünyaya ihracatımızda rekor kırdığımız bugünlerde daha da yüksek olmalıydı. Bu noktada Uzak Ülkeler Stratejimiz kapsamında yer verdiğimiz eylemler, Çin'deki müşterilerle bir araya gelinecek ihtisas fuarları, Çin'in bu yıl 5'incisini düzenlediği Uluslararası İthalat fuarı başta olmak üzere tüm araçları etkin biçimde kullanmamız gerektiğini değerlendiriyorum."
EKONOMİK VE TİCARİ İLİŞKİLER GELİŞMELİİLİŞKİLER
Çin
Uluslararası İletişim Grubu (CICG) Başkanı Du Zhanyuan, açılışta yaptığı konuşmada Çin ve Türkiye'nin ilişkilerini ileri bir seviyeye taşıma potansiyelinin yüksek olduğunu belirtti. Bu ilişkileri daha da geliştirmeye yönelik önerilerini sıralayan Zhanyuan, ilk olarak karşılıklı siyasi güvenin artırılarak ekonomik-ticari iş birliğinin temelini sağlamlaştırılması gerektiğine işaret etti. Zhanyuan, "Geniş fikir birliği ile pragmatik eylemlerle, iki taraf arasındaki sağlıklı ve istikrarlı ilişki desteklenmeli. Uzun vadeli karşılıklı fayda ve iki tarafın da kazançlı çıktığı sonuçları elde etmeliyiz" dedi. Çin'in ortaklaşa inşa ettiği "Kuşak ve Yol" girişiminin, Türkiye'nin "Orta Koridor" planıyla yakından bağlantılı olduğunu belirten Zhanyuan, konuyla ilgili şu bilgiyi verdi: "Taraflar, mevcut iş birliği çerçevesinde kendi avantajlarından tam anlamıyla yararlanmalı. Bilimsel ve teknolojik yenilik, yeşil ekonomi, halk sağlığı, altyapı ve diğer alanlarda iş birliğini daha da güçlendirmeli. Çin, bu yıl Kasım ayında 5. CIIE'ye ev sahipliği yapacak. Fuara Türk firmalarının aktif katılımını, daha fazla Türk ürününün ve kaliteli hizmetin Çinli tüketicilere ulaşmasını bekliyoruz. İki ülke de çok taraflı ekonomik iş birliğini aktif olarak genişletmeli. Tek taraflılığa, korumacılığa, ticaret engellerine, yaptırımların kötüye kullanılmasına karşı çıkılmalı. Dünya ekonomisinin toparlanmasına ve gelişmesine birlikte katkıda bulunmalıyız." Zhanyuan, son önerisini ise şöyle özetledi: "İnsanlar ve kültürler arasındaki alışverişleri derinleştirmeliyiz. Son yıllarda kültür, eğitim, turizm, spor ve medya alanlarında Çin ile Türkiye arasındaki alışveriş ivme kazandı. İki ülkedeki her kesimden kurum ve düşünce kuruluşları taraflar arasında kültür, toplum ve ekonomi gibi çeşitli alanlarda alışveriş teşvik edilmeli. Özellikle, iki ülkenin medya ve düşünce kuruluşları iş birliği planlayıp raporlar hazırlamalı. Çeşitli alanlarda Çin-Türkiye iş birliği için öneri ve kamuoyu desteği sağlanmalı."
ÇİNLİ TURİST SAYISINDA 2019'U YAKALAYABİLİRİZ
Kültür ve Turizm Bakanı Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, 2018 yılının 'Çin'de Türkiye Turizm Yılı' olarak kutlandığını hatırlattı. Yavuz, "2018 yılı boyunca Türkiye'ye doğrudan uçuşların olduğu Pekin, Şanghay ve Guanzhou gibi kentlerde Türkiye olarak sahip olduğumuz tarihi, kültürel ve turistik zenginliklerimiz Çin halkına anlatıldı. Yıl boyunca Çin'de, Türk mutfağının tanıtımı, uluslararası turizm fuarlarına katılım, arkeoloji seminerleri, film ve sinematografik yapımların tanıtımı, sahne sanatları, konserler ve sergiler gibi onlarca etkinliğe imza attık" dedi. 2018'de Türkiye'ye 394 bin Çinli turistin geldiğini anlatan Yavuz, "Bu rakam 2019'da yüzde 8.1'lik artışla 426 bin ziyaretçiye ulaşmıştı. Bu yılın ilk 7 ayında ise Çin'den gelen turist sayısı 43 bin 858 olarak gerçekleşti. Aynı şekilde pandemi öncesi dönemde ülkemizden Çin Halk Cumhuriyetini ziyaret eden vatandaşlarımızın sayısı 80 bine yaklaştı. Pandemi sonrası turizm hareketliliğinin göz önüne aldığımızda kısa zamanda rakamların 2019 seviyelerine ulaşması ve aşması için önümüzde bir engel görünmüyor" diye konuştu.
ÜSTÜMÜZE DÜŞENİ YAPTIK, YAPIYORUZ
TURKUVAZ Dergi Grubu İcra Kurulu Üyesi Yasemin Gebeş, açılışta yaptığı konuşmada iki ülke toplumunun birbirini yakından tanıması açısından medyaya büyük görevler düştüğünü vurguladı. Gebeş, "Turkuvaz Medya olarak, bundan 10 yıl önce 'Çin'i anlamak istiyorsanız China Today ile başlayın' anlayışından hareketle CICG ile önemli bir iş birliğine imza attık. Medyanın ilişkilerin ilerletilmesindeki rolüne olan inancımızla, CICG bünyesindeki China Today'in Türkçe versiyonunu hazırlayıp Türkiye'de dağıtarak bu konuda üstümüze düşeni yapıyoruz" dedi. Gebeş, dergi hakkında ise şu bilgiyi verdi: "Dergi günümüzde 100'ü aşkın ülkede Türkçenin yanı sıra, İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Portekizce, Arapça ve Çince dillerinde yayınlanıyor. China Today Türkiye'nin yayın hayatına başlamasıyla birlikte Türk okurlar, Çin'i artık Batı kaynaklı olarak ikinci elden değil, ilk ağızdan öğreniyor. Çin'i Çin üzerinden anlatan dergimiz, siyasiler, iş insanları ve girişimciler için önemli bir referans kaynağı haline geldi."
TÜRK KÜLTÜR VE DILININ TANITILMASI ÖNCELIKLİ HEDEFİMİZ
Dışişleri
Bakanlığı Asya-Pasifik Genel Direktörü ve Büyükelçi Esra Cankorur, Çin ile 2010'dan bu yana iş birliği alanlarını çeşitlendirerek ortak projelere imza attıklarını söyledi. Cankorur, "Hükümetler arası iş birliği komitesi, karma ekonomik komisyonu, dışişleri bakanları, istişare mekanizması gibi diyalog mekanizmaları vasıtasıyla iki ülkenin iş birliği potansiyelinden daha fazla istifade edebiliriz" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'nin geçtiğimiz hafta Şangay İşbirliği Teşkilatı Zirvesi'nde bir görüşme gerçekleştirdiklerini hatırlatan Cankorur, şöyle devam etti: "Dışişleri bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu'nun Çinli mevkidaşı Wang Yi ile karşılıklı ziyaretleri ve temasları bölgesel ve küresel meselelerde diyalogun artmasına yardımcı oluyor. Çin'de Türk kültür ve dilinin tanıtılması önceliklerimiz arasında. Bu çerçevede geçen yıl mayıs ayında Pekin'de Yunus Emre Türk Kültür Merkezi'nin açtık. Çin'de dördüncü başkonsolosluğumuz olacak. Bunlar Türk ve Çin toplumları arasındaki temasları artıracak, birbirimizi daha iyi tanımamızı sağlayacak adımlardır."
AÇIK BİR DÜNYA EKONOMİSİNİ SAVUNUYORUZ
Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı Cheng Weihua, Türk ve Çin hükümetlerinin ikili ilişkileri derinleştirmek için güçlü siyasi iradeye sahip olduğuna dikkat çekti. "İki taraf da birbirine karşı dostane duygular besliyor. Taraflar arasında güçlü ekonomik ve ticari iş birliği potansiyeli bulunuyor. Türkiye ve Çin daha fazla siyasi güven temeli oluşturmalı. Birbirlerinin temel çıkarlarına ve endişelerine saygı duymalı" diyen Weihua, şöyle devam etti: "Farklılıkları ve hassas konuları düzgün bir şekilde ele almalıyız. Kuşak ve Yol girişiminin Orta Koridor ile uyumunu daha da ilerletmeliyiz. Buradaki temel strateji, Türkiye'nin Avrupa ile bağlantısını tam anlamıyla sağlamaktır. Bazı ülkeler ekonomiler arasında duvarlar inşa etmek istiyor. Çok taraflılıktan yana olan Çin ve Türkiye ise açık bir dünya ekonomisini savunuyor. Küresel sanayi zincirinin istikrarını koruyup, devamlığını sağlamalıyız. Çin negatif listeyi genişleterek, yabancı yatırımı teşvik ediyor. Kasımda Şanghay'da gerçekleşecek olan CIIE Fuarı dünyaya bir fırsat sunuyor. Türkiye Çin'e kiraz, Antep fıstığı, süt ürünleri, deniz ürünleri ve kanatlı hayvan eti gibi kaliteli ürünleri ihraç ediyor. Bunlar beğeniyle karşılandı. İşbirliğimiz yüksek teknolojili dijital ekonomi, yeni enerji gibi alanlarda da genişliyor. İki ülke arasındaki ekonomik ve ticari iş birliği için yeni büyüme noktaları yaratmalıyız."