Kocaeli'de Bilişim Vadisi'nde düzenlenen "Dünya Standartlar Günü Uluslararası Genç Profesyoneller Çalıştayı"na katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, standartların, küresel düzeyde işbirliği, kalite güvencesi ve uyumun temel taşları, ticaret ve endüstrinin vazgeçilmezi, ayrıca insan hayatının her alanında daha güvenli bir geleceğin teminatı olduğunu söyledi.
Kacır, her yıl 14 Ekim'de kutlanan Dünya Standartlar Günü'nün, standartların öneminin anlaşılmasında, standardizasyon bilincinin ülkede ve küresel düzeyde artmasında önemli rol oynadığını vurgulayarak, "Bu sene düzenlediğimiz Dünya Standartlar Günü programımızın odağında 'Türkiye Yüzyılı'nın mimarları gençlerimiz yer alıyor." dedi.
Çalıştayla gençlerin uluslararası standardizasyon kuruluşlarını tanımasını ve bu kuruluşların çalışmalarına katılımını teşvik edeceklerini aktaran Kacır, gençleri standardizasyon süreçlerinde daha aktif olmaları yolunda cesaretlendireceklerini kaydetti.
Kacır, ayrıca bugünün TSE ve kendileri açısından ayrı bir önemi olduğuna değinerek, şöyle konuştu:
"1969'da dönemin Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) ve TSE Başkanı Merhum Faruk Sünter'in teklifi üzerine ISO Konseyi, 14 Ekim'i Dünya Standartlar Günü olarak onaylıyor. O tarihten itibaren 14 Ekim, tüm dünyada Dünya Standartlar Günü. Merhum Faruk Sünter Bey'i rahmetle ve saygıyla anıyorum. Bu vesileyle yoğun emek ve çabalarıyla TSE'yi bugünlere taşıyarak, ülkemizde standardizasyon altyapısının ve kültürünün gelişmesinde katkı sunan tüm yol arkadaşlarımıza, TSE çalışanlarına ve yöneticilerine de teşekkür ediyorum."
Bakan Kacır, bölgesel savaşların, ticarette korumacı uygulamaların, ekonomide enflasyonist baskıların küresel çapta derinden hissedildiği bir dönemden geçildiğine dikkati çekerek, tüm bu olumsuzluklara rağmen Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, güven ve istikrar zemininde hedeflerine ilerlediğini, büyümesini sürdürdüğünü söyledi.
Son 12 çeyrektir kesintisiz büyüyen, geçen 1 yılda 254 milyar dolarlık ihracata ulaşan bir Türkiye'den bahsettiklerini anlatan Kacır, bu seviyelere gelinmesindeki en önemli unsurun, Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu doğrultusunda, yüksek katma değerli, dünyayla rekabet edebilen ürünleri yerli ve milli üretebilme kabiliyetleri olduğunu ifade etti.
Global ticaret düzeninde ihracatta başarılı olmak için ürün ve hizmetlerde standardizasyonu sağlamanın önemini vurgulayan Kacır, dolayısıyla TSE'nin küresel ticarette söz sahibi olmalarında oldukça büyük rol oynadığını belirtti.
"ULUSLARARASI TEKNOLOJİ STANDARTLARININ OLUŞTURULMASINDA DAHA ETKİN ROL OYNAYAN TÜRKİYE VAR"
TSE'nin, geliştirdiği standartlarla sanayicilerin ve iş dünyasının yanında yer aldığını, belgelendirme, muayene, gözetim, test, laboratuvar ve eğitim hizmetlerini yerine getirdiğini kaydeden Kacır, "TSE ne kadar güçlü olursa özellikle gelişmiş ülke pazarlarındaki sanayicilerimiz de o kadar güçlüdür. Bu sebeple TSE'nin faaliyetlerine her zamankinden çok daha fazla önem veriyoruz." dedi.
Türkiye ve uluslararası arenada TSE'nin yaptığı hizmetlerden bahseden Kacır, yalnızca geçen yıl, muayene gözetim alanında 210 binden fazla belge ve rapor, 75 bine yakın deney raporu ve 25 bine yaklaşan kalibrasyon sertifikasının TSE tarafından düzenlendiğini bildirdi.
İthalat denetimleri kapsamında, yaklaşık 150 bin ürün denetimi gerçekleştirdiğini aktaran Kacır, bu yılın başında Türkiye'nin milli gururu Togg'un yollara çıkmasında da TSE'nin çok önemli görev üstlendiğini, Togg'a tam araç ulusal tip onay belgesinin TSE tarafından verildiğini kaydetti.
Kacır, Türkiye'nin elektrikli araç şarj ekosistemini güçlendirecek ulusal standartların TSE tarafından hazırladığına ve yayımladığına işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:
"TSE öncülüğünde ülkemizin küresel pazardaki rekabetçiliğini artırmak için uluslararası standardizasyon çalışmalarında da etkin rol üstlendik. Sanayicilerimiz, ihracatçılarımız ve ilgili paydaşlarımız ayna komiteler ile standartları sadece uygulayan değil, aynı zamanda standartları belirleyen konumda. Mevcut durumda 145 ayna komitemiz ve bu komitelere üye 2 bin 374 uzmanımız bulunuyor. Yenilikçi teknolojilerde standardizasyon geliştirme çalışmalarını odak alanımız haline getirdik. Son 2 yılda yapay zeka, blok zincir, veri güvenliği başta olmak üzere yenilikçi teknoloji sahalarında ayna komitelerimizi kurduk. Artık uluslararası teknoloji standartlarının oluşturulmasında daha etkin bir rol oynayan Türkiye var."
"TSE HEM BÖLGEMİZDEKİ ÜLKELERE HEM DE İSLAM DÜNYASINA LİDERLİK EDİYOR"
Özellikle koronavirüs salgınıyla hız kazanan dijital ve yeşil dönüşüm süreçlerinin, kuşkusuz iş modellerinde de büyük değişimleri beraberinde getirdiğini vurgulayan Kacır, TSE'nin, "ikiz dönüşüm" olarak adlandırılan bu dönüşümle, işletmelerin ihtiyaç duyduğu test, belgelendirme ve sertifikasyon hizmetlerini sunmaya devam ettiğini aktardı.
Kacır, TSE'nin, veri merkezlerinin tasarım, yapım ve işletme aşamalarında ve siber güvenlikte belgelendirme faaliyetlerine başladığını dile getirerek, "Yapay zeka ve nesnelerin interneti gibi yenilikçi teknolojilerde belgelendirme ve otonom araçlar ile hidrojen yakıtlı araçlar için test ve sertifikasyon altyapısı kurma çalışmalarını TSE sürdürüyor. Yeşil dönüşümde önemli bir adım olan Yeşil OSB Sertifikasyon Sistemi de TSE tarafından hayata geçirildi. Bu faaliyetlerin yanında sera gazı emisyonlarının hesaplanması, karbon ayak izi, su ayak izi, yaşam döngüsü analizi, sektör bazlı karbondioksit yakalama teknolojileri gibi faaliyetlerle TSE yeşil dönüşüm standartlarını da yayımladı." dedi.
Türkiye'nin enerji açığının kapatılmasında önemli bir adım olan nükleer enerjide de TSE'nin önemli görevler üstlendiğini anlatan Kacır, şunları kaydetti:
"Nükleer Düzenleme Kurumuna (NDK) kritik ekipmanların imalatı ile saha ve montaj faaliyetleri süreçlerinde teknik destek kuruluşu olarak hizmet verdi. Buradaki kazanımlarıyla Akkuyu Projesi'nde yapı denetim işleri yürütüldü. Önümüzdeki dönemde TSE, nükleer enerji alanında yeni pazarlara giriş yapacak ve daha etkin rol üstlenecek. 70 yıllık birikim ve tecrübesiyle TSE, hem bölgemizdeki ülkelere hem de İslam dünyasına standardizasyon ve uygunluk değerlendirme alanlarında hizmet sağlıyor, liderlik ediyor. İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) standartları kapsamında, helal gıda, helal kozmetik ürünleri, helal turizm gibi başlıklarda helal belgelendirme hizmetleri sunuyor. Yurt dışına ihracatta teknik engellerin önüne geçmek, ihracatçılarımızın zaman ve maliyet kaybını minimum seviyeye indirmek adına, başta Körfez ülkeleri olmak üzere ihracatımızın güçlü olduğu ülkelerde farklı alanlarda TSE, test ve belgelendirme faaliyetleri yürütüyor. Böylesine kritik görevler yürüten, görev ve sorumluluğu geniş bir yelpazede bulunan enstitümüzün gelecekte çok daha başarılı çalışmalar yürüteceğinden, bizlerin de enstitümüzün her zaman yanında olacağımızdan hiç şüpheniz olmasın."
Bakan Kacır, Türkiye'nin 11 il, 17 farklı merkezinde kurulu 23 deney, 3 kalibrasyon ve 184 ihtisas laboratuvarıyla TSE'nin, ülkenin en büyük test ve kalite hizmet ağına sahip olduğunu belirterek, "Önümüzdeki dönemde hizmete açacağımız TSE Kalite Kampüsü'müzle TSE'nin gücüne güç katacağız. Burada donatılacak son teknoloji laboratuvarlarımızda, sanayicilerimizin ihtiyaç duyduğu testlerin hepsi ülkemizde yapılabilecek. Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuza çok büyük katkılar sunacak olan TSE Kalite Kampüsü'müz, teknolojik bilginin ülkemize transferi, stratejik sermayenin yurt içinde kalması, ekonomimizin sürdürülebilir biçimde güçlenmesi ve insan kaynağının yetkinleştirilmesine yönelik ülkemize önemli kazanımlar getirecek." ifadelerini kullandı.
Böylece TSE'nin, dünyada alanında en yetkin kuruluşlarından biri haline geleceğine işaret eden Kacır, "Buradan bir müjdeyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Avrupa standart kuruluşlarının en üst teknik yönetimi olan ve aynı zamanda üyesi olduğumuz CEN/CENELEC teknik kurullarının toplantılarına Mayıs 2024'te İstanbul'da ev sahipliği yapacağız." diye konuştu.