Avrupa Merkez Bankası bu hafta faiz kararı için toplanacak. Yüzde -0.5'lik rekor düşük seviyede faiz oranı ve 40 yılın en yüksek enflasyonunun yaşandığı Avrupa'da durgunluk pusuda bekliyor. Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) ikilemi de faiz artırımı ve büyüme arasında. Faiz artışının eylül ayına kalabileceği belirtiliyor. Reuters'ın 1-6 Nisan'da yaptığı bir ankete katılanların büyük bir çoğunluğu, faizin bu yıl rekor düşük seviyeden yükseleceğini tahmin ediyor.
Hem de bu artışın eski tahminlere göre daha hızlı olacağı görüşü ağırlık kazanıyor. 53 katılımcıdan 41'i faiz artırımının başlamasını beklerken, 31'i dördüncü çeyrekte bu adımın atılmasını bekliyor. 10 kişi ise ilk toplantıda yapılacağı görüşünde. Euro Bölgesi'nde bu çeyrek için ekonomik büyüme tahminleri bir ay önce beklenenin yarısından daha düşüğüne, sadece yüzde 0.4'e düşmüş durumda. Euro Bölgesi ekonomisinin bu yıl yüzde 2.9 büyümesi bekleniyor. Avrupa'nın en büyük ekonomisi olan Almanya'da da 2022 için büyüme tahminleri yüzde 2.2'ye düşürüldü.
Almanya Merkez Bankası Başkanı Joachim Nagel, "Yükselen enflasyon hepimizi endişelendiriyor. Tasarruf sahiplerinin yakında tekrar yüksek faiz oranlarını bekleyebileceklerini söyleyebilirim" dedi. ECB Yönetim Kurulu Üyesi Fabio Panetta ise Euro Bölgesi fiyat baskılarının çoğunun enerji piyasalarından ve merkez bankasının kontrolü dışındaki diğer faktörlerden geldiğini, bu nedenle "enflasyonu düşürmek için iç talebi büyük ölçüde bastırmak zorunda kalacaklarını" söyledi.
İngiltere'de analistler büyümenin şubat ayında sanayi üretimindeki düşüşün etkisiyle sadece yüzde 0.1 olacağına inanıyor. Mart ayında da düşüşün sürmesi ve ilk çeyrekte ancak yüzde 1'lik bir büyümenin gerçekleşeceğine inanılıyor.
Ukrayna'daki savaşın ekonomi üzerinde baskı oluşturması nedeniyle İtalya'da, bakanlık Euro Bölgesi'nin üçüncü en büyük ekonomisinde geçen eylül ayındaki yüzde 4.7'lik tahmini yüzde 3.1'e çekti. Hükümet, 2023 için GSYİH büyümesinin önceki hedef olan yüzde 2.8'den yüzde 2.4'e düşürdü. Ekonominin ilk çeyrekte muhtemelen yüzde 0.5 daraldığı belirtiliyor.
HOLLANDA'DA REKOR
Hollanda Ekonomi Bakanlığı'na bağlı bağımsız bir araştırma kuruluşu olan Hollanda Ekonomi Politikası Analizi Bürosu'nun (CPB) tahminine göre, bu yıl Hollanda'da enflasyonun yüzde 5.2'ye ulaşması ve 2021'deki yüzde 2.7'lik rekoru neredeyse ikiye katlaması bekleniyor. İspanya merkez bankası, enflasyonun etkisiyle bu yıl ve gelecek yıl için ekonomik büyüme tahminini düşürdü ve toparlanma hızının ilk çeyrekte halihazırda yavaşladığını da açıkladı.
YÜZDE 0.6 ARTIŞ FİYATLANIYOR
ECB'NIN geçen ayki toplantısından bu yana, yıllık enflasyon yüzde 7.5'e yani rekora ulaştı. Mart ayı rakamının, şahinlerin merkez bankasına yaklaşık sekiz yıllık tahvil alımlarına ve negatif faiz oranlarına son verme çağrılarını güçlendirmesi muhtemel. Yatırımcılar, bu yılın sonundan önce ECB'nin yüzde 0.6 faiz artırımlarını fiyatlıyor.
LAGARDE KARANTİNADA
ECB Başkanı Christine Lagarde geçtiğimiz hafta Kovid-19 testinin pozitif çıktığını oldukça hafif semptomları olduğunu ve tamamen iyileşene kadar Frankfurt'ta evden çalışacağını açıklamıştı. Lagarde'ın bu hafta testi yine pozitif çıkarsa, yönetim kurulu toplantısına ve basın toplantısına video konferans aracılığıyla katılacak.
DB: UKRAYNA % 45.1, RUSYA % 11.2 DARALACAK
Dünya Bankası, Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaşın etkileriyle Ukrayna ekonomisinin bu yıl yüzde 45.1, Rusya ekonomisinin ise savaş ve yaptırımların etkisiyle yüzde 11.2 küçüleceğinin tahmin edildiğini bildirdi. Avrupa ve Orta Asya (ECA) Bölgesi'ne yönelik hazırlanan rapora göre, bölge ekonomisine ilişkin büyüme beklentisi 2022 için 7.1 puan azaltılarak yüzde eksi 4.1'e ve 2023 için 0.4 puan düşürülerek yüzde 2.5'e çekildi. Banka, raporun ocak ayı sayısında Türkiye için duyurduğu büyüme beklentilerini de revize etti. Buna göre, Türkiye ekonomisinin büyüme beklentisi 2022 için yüzde 2'den yüzde 1.4'e düşürülürken, 2023 için yüzde 3'ten yüzde 3.2'ye yükseltildi. Raporda, "Her iki ülkede de insan yaşamı üzerinde yıkıcı bir etki yaratan ve ekonomik yıkıma yol açan savaş, ECA Bölgesi'nde ve dünyanın geri kalan bölgelerinde de önemli ekonomik kayıplara yol açacaktır" denildi