ATO Başkanı Gürsel Baran, yazılı bir açıklama yaparak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından açıklanan ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından değerlendirilen Orta Vadeli Program hakkında görüşlerini açıkladı.
"PROGRAM HAZIRLIĞI SIRASINDA GÖRÜŞLERİMİZİ AKTARDIK"
Orta Vadeli Program hazırlıklarının ekonomi kökenli bir isim olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından koordine edildiğini hatırlatan Baran, "Sayın Yılmaz koordinasyonunda, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve ilgili tüm Bakanlarımızın katkılarıyla hazırlanan Orta Vadeli Program, üç yıllık hedef verilerin açıklandığı bir programdan ziyade, Türkiye'nin ikinci yüzyılına girdiğimiz süreçte bir ekonomi perspektifi ortaya koymuştur. Bu program hazırlanırken Sayın Yılmaz ve ilgili tüm Bakanlarımızla defalarca bir araya gelerek iş dünyamızın, üyelerimizin sorunlarını, reel sektörün tam randımanlı çalışmasının önündeki engelleri ve çözüm önerilerimizi aktardık. Orta Vadeli Program hazırlanırken bizlerin görüşlerinin alınması, tüm kesimlerin kucaklanması çok kıymetli. Bu bakış açısı programın uygulamasındaki başarısına katkı sağlayacaktır" dedi.
Baran, Türkiye'nin pandemi, küresel riskler ve ardından gerçekleşen deprem felaketi nedeniyle zor bir süreç geçirmesine rağmen ekonomide büyüme, üretim, ihracat ve istihdamdan taviz vermediğini söyledi. Üç yıllık yol haritasını ortaya koyan Orta Vadeli Program'ın ayakları yere basan bir politika metni olduğunu belirten Baran, "Bugün ekonomimizin en önemli sorunu enflasyon. Enflasyonla mücadelede başarılı olmadan ekonomimizin tam randımanlı çalışması mümkün değil. Bu nedenle enflasyonda tek haneli rakamlara düşmeyi hedefleyen, yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı önceliklendiren bir plan, geleceğe daha umutla bakmamıza zemin hazırladı" dedi.
"YAPISAL DÖNÜŞÜM OLMAZSA OLMAZIMIZ"
Baran, ilk defa bir Orta Vadeli Program kapsamında yapısal reformların yer aldığına dikkat çekerek, "Türkiye gerçekten büyük ve güçlü bir ülke. Ekonomisini daha da geliştirip ilerleterek küresel ekonomideki en büyük ülkeler arasında yer alması mümkün. Bunun önündeki en büyük engelimiz yapısal boyuttaki sorunlarımız. Bu program içerisinde yapısal dönüşümün ele alınması çok önemli. İş dünyası olarak beklentilerimizin başında yapısal dönüşüm geliyordu. Reel sektörümüzün adımlarını ağırlaştıran konuların masaya yatırılıp bir daha dönüp bakmaya ihtiyaç duyulmayacak şekilde düzenlenmesi Türkiye ekonomisinin önünü açacaktır" diye konuştu.
Avrupa Yeşil Mutabakat sürecini hatırlatan Baran, emisyon ticaret sisteminin uluslararası standartlar ve AB müktesebatı ile uyumlu geliştirilmesi yönünde çalışmaların hızlandırılmasının Türkiye'nin ihracatını artırarak devam etmesi açısından kritik önem taşıdığını kaydetti.
"İŞ DÜNYASI OLARAK DESTEK VERECEĞİZ"
Orta Vadeli Program'ın Türkiye'nin rekabet gücünü ve verimliliğini artırmayı hedeflediğini kaydeden Baran, uygulama aşamalarının da önemli olduğunu belirterek "Ekonomimizin gerek iç gerekse küresel ekonomiden kaynaklanan zorluklarını biliyoruz. Fırsatlarımızı da görüyoruz. Orta Vadeli Program hedeflerinin ekonomimizi fırsatlara taşıyacağına inanıyoruz. Programın hayata geçmesini bekliyoruz, uygulamasının takipçisi de olacağız. Bu süreçte iş dünyası olarak elimizden gelen desteği verip, üzerimize düşen her türlü sorumluluğu üstleneceğiz" diye konuştu.